"Hükümet ahlaken iflas etmiştir"

ANKARA - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Merkez Yönetim Kurulu toplantısı öncesinde, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Bahçeli'nin gündeminde 17 Aralık'ta başlayan yolsuzluk ve rüşvet operasyonu vardı. 

Ülkenin buhranlı bir dönemden geçtiğini söyleyen Bahçeli, "Tüyler ürperten yolsuzluk haberleri 2013 yılına damga vurmuştur" dedi ve sözlerini şu şekilde sürdürdü;

"Yolsuzluk ahtapot gibi ülkemizi sarmıştır"

''2013'ün bitmesine 2 hafta kala başlatılan yolsuzluk ve rüşvet operasyonu son yılların en büyük vurgunu. 61. Hükümet ahlaken iflas etmiştir, güvenliğini kaybetmiştir. Devlet içler acısı bir durumdadır. AKP hükümeti şaşkın titrek ve çaresizdir. Yolsuzluk ahtapot gibi ülkemizi sarmıştır. Artık her şeyin tadı tuzu kaçmıştır. Gelişmeler çok tehlikeli, itina ile takip ediyoruz. Ortadaki bu dehşet iddia ve suçlamaların sonuna kadar gidilmesi kaçınılmaz bir gerekliliktir. Güneşi balçıkla sıvamak mümkün değildir. Soruşturma objektif olarak yapılmalıdır."

"Hukuk şeffaf olduğu sürece Türkiye kazanır" diyen Bahçeli, "AKP hükümeti rüşvet kirine tepeden tırnağa bulaşmıştır. Siyaseti kuşatan çok katmanlı bir rüşvet ağı var. Acaba siyasete girip de bu kadar zenginleşen alın teri dökmeden köşeyi dönen kaç başbakan Türk siyasetine mal olmuştur? AKP hükümetinin yolsuzluk konusundaki sicili çok kabarıktır. 11 yıldır hakkında yolsuzluk çıkmayan çok az bakan olmuştur'' dedi.

Bahçeli, "Bir bakan çocuğunun evinde kasalar ve para sayma makinesi çıkmıştır. En değerli maden bile bu kadar değerli değildir.  Başbakan dün siz o kutun içinde ne olduğunu nereden biliyorsunuz diye eleştirilere cevap vermeye çalışmıştır. Dünyanın neresinde olursa olsun sabit ücretli bir kamu çalışanın evinden 5 milyon dolar çıkması olaydır" diyerek sözlerine devam etti.

"Erdoğan, polisleri görevden alarak emniyet müdürlerini küçük düşürmüştür" 

Bahçeli, "Halkbankası’na ABD kaynaklı bir operasyon varsa Başbakan bu ülkeye gidince ne yapmış, Obama’yı görünce neden susmuş, harcırah alarak etrafından gezdirmekten başka ne yapmıştır. Türk polisi 17 Aralık’tan beri hükümetin tacizi altındadır.  Başbakan Erdoğan görevden aldığı polisleri nereden tanımaktadır. Daha önceden bu polisler ilgili bilgi ve belge mi vardır. Görevden almalarda neye dayanılmış hangi kıstaslara dayanılmıştır.  Yürüyen soruşturmanın ucu kendine dokununca kıyamet koparan Erdoğan, polisleri görevden alarak emniyet müdürlerini küçük düşürmüştür" diyerek polislerin görevden alınmasına sert tepki gösterdi.

Türk polisinin savcılardan aldığı emri yerine getirdiğinin altını çizen Devlet Bahçeli, sözlerine şu şekilde devam etti; 

"Adli Kolluk Yönetmeliği’ndeki değişiklik AKP hükümetinin korktuğunu göstermektedir. Başbakan Erdoğan neden çekinmektedir.  Babamın oğlu olsa üzerine gideriz diyen birinin özgüven sorunu yaşaması gayet manidardır.

Başbakan Erdoğan yolsuzluk operasyonunu kirli bir tuzak olarak görmekten devlet içinde devlet ya da paralel  bir devletten bahsetmektedir . Bugünkü mesele öncelikle yolsuzluktur. Başbakan ve hükümeti hukuku lekelemekten kaçınmalıdır. Başbakan ısrarla ismi belli olmayan örgüte atıf yapmaktadır. Bu örgüt yeni mi türemiştir. Başı kimdir, nerelere sızmıştır. Başbakan bunca zaman uyumuş mudur, uyuşmuş mudur? Bu örgüt devleti ele geçirmiş midir, bu örgüt ile ilgili ne zaman harekete geçeceksin.  Türk ordusuna kumpas kurmakla suçladıklarınız kimlerdir. Ergenekon, Sarıkız, Yakamoz, Kafes,  Balyoz gibi davalar Türk askerini tasfiye etmek için mi yapılmıştır?"