"Demokratikleşme paketini kabul etmiyoruz"
CHP Grup Başkanvekili Hamzaçebi, "Demokratikleşme paketini birkaç olumlu düzenleme dışında kabul etmiyoruz" dedi
ANKARA - CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, TBMM'ye bugün sunulan yeni Demokratikleşme Paketi'ne ilişkin, "Bu paketi birkaç olumlu düzenlemesi dışında kesinlikle kabul etmiyoruz. Ama öyle anlaşılıyor ki hükümet, '10 yıllık tutukluluk süresini kaldırıyorum, Özel Yetkili Mahkemeleri kaldırıyorum' şemsiyesinin altına dünya kadar kirli çamaşırını saklamıştır" dedi.
Hamzaçebi, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, "Ağır Ceza Mahkemelerinin Kaldırılmasına ve Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni değerlendirdi.
Paketin içeriğinin acil olarak basın toplantısı yapma zorunluluğu doğurduğunu ifade eden Hamzaçebi, pakette demokratikleşme başlığı altında ve bir hukuk devletinde olmaması gereken, hukuk devletini ortadan kaldıran düzenlemeler bulunduğunu belirtti.
"10 yıla ilişkin tutukluluk süresini kaldıran ambalajın altında, hukuk devletine büyük bir saldırı gerçekleştirilmektedir" diyen Hamzaçebi, İstanbul merkezli soruşturma kapsamında yürütülen işlemlerin kapatılmasının amaçlandığını söyledi.
Suçsuzluğuna inanan herkesin yargıda aklanmak isteyeceğini vurgulayan Hamzaçebi, "Hükümet ucu kendisine, bakanlara, yakınlarına dokunan rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasında yargıda aklanmayı değil, parlamentoda o soruşturmaları, soruşturmalara konu olan kişileri aklamayı seçti. Bu bir aklanma paketi değil, aklama paketidir. Rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasını, orada soruşturulan kişileri, bakanları, yakınlarını, hükümetin bazı mensuplarını aklama paketidir" diye konuştu.
Hamzaçebi, şöyle devam etti:
"Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. maddesinde yer alan terör mücadele mahkemelerinin kaldırıldığını görüyoruz, Yine Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırıldığını görüyoruz. Şüphesiz bunlar olumlu adımlar, ancak tutukluluk süresine ilişkin olarak hiçbir düzenleme yer almamaktadır. Yapılan sadece Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. maddesinde yer alan Ceza Muhakemesi Kanunu'nda varolan tutukluluk süresi, bu madde kapsamına giren mahkemelerde yargılanan kişiler, onların işlediği suçlar nedeniyle iki kat olarak uygulanır şeklindeki hükmün kaldırılmasıdır. Yani 10 yıla 5 yıllık tutukluluk süresinin 10 yıl olarak uygulanacağına ilişkin düzenleme, Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. maddesinde yer aldığı için o madde kaldırılırken, o mahkemeler kaldırılırken o madde de kalkmış olmaktadır. Ceza Muhakemesi Kanunu'ndaki 5 yıllık tutukluluk süresine hiçbir şekilde dokunulmamaktadır. Anayasa Mahkemesi Balbay ve Haberal kararında onların 5 yıla yaklaşan tutukluluk süresi nedeniyle Anayasa'nın 19. maddesinin ihlal edildiğine karar vermişti. Bu açık. Anayasa Mahkemesi 5 yıla yaklaşan tutukluluk süresini, bir insan hakkı ihlali olarak görmektedir. Anayasa Mahkemesi kararının bu şekilde olduğu bir ülkede, '10 yıllık tutukluluk süresini kaldırıyorum' demek demokratik bir adım değildir."
Yeniden yargılama konusu
Hükümetin hareket noktasının demokratik nedenler değil, İstanbul merkezi soruşturmayı kapatmak olduğunu iddia eden Hamzaçebi, "10 yıllık tutukluluk süresinin kaldırılmasının, Balyoz hükümlülerine, Ergenekon davası hükümlülerine hiçbir olumlu katkısı olmayacaktır. Vicdanları sızlatan Ergenekon ve Balyoz kararlarından mağdur olan yüzlerce aydınımızın, bilimadamımızın, gazetecinin, askerin mağduriyeti devam edecektir. Onların duygularıyla Sayın Başbakan oynamış, 'Özel Yetkili Mahkemeleri kaldıracağız. Yeniden yargılamanın önünü açacağız' diyerek vicdanları sızlatan o kararlar için büyük bir beklentiye yol açmış ama bu teklifte o düzenlemelere yer vermemiştir. Yeniden yargılama konusunda bu teklifte hiçbir hüküm yer almamaktadır" diye konuştu.
Hamzaçebi, daha önce adli kolluk yönetmeliği ile yapılmak istenen değişikliğin bir kısmının teklif ile yapılmak istendiğini kaydederek, en üst dereceli kolluk amirleri hakkında inceleme ve soruşturma izninin Adalet Bakanı tarafından verilmesini eleştirdi.
Teklif ile iletişim tespiti, teknik araçlarla izleme, mal varlığı, hak ve alacaklara tedbir, el koyma, gizli soruşturmacı görevlendirilmesi gibi konularda mahkemelerin kararlarını oy birliği ile almasının getirildiğini, bunun kabul edilemez olduğunu savunan Hamzaçebi, "Bir kişi adam öldürmek suçundan yargılanıyorsa onun hakkında müebbet hapis cezasını oy çokluğu ile veren mahkeme, tedbir, el koyma, iletişimin tesbiti kararını oy birliği ile verecektir. Böylesi derin bir çelişkiyi içinde barındıran bir teklif. Ama ana hedef burada rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasını kapatmak olduğu için hükümet bu düzenlemeyi buraya koymaktan çekinmemiştir" değerlendirmesinde bulundu.
Mahkemelerin el koyma kararı verebilmesi için MASAK, BDDK, SPK gibi kurumların olumlu görüşünün arandığını da aktaran Hamzaçebi, bunun mahkemenin el koyma kararını yürütmenin kontrolüne vermek anlamına geldiğini ifade etti.
Hamzaçebi, teklifin yasalaşması halinde, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 128. maddesine göre verilmiş tedbir kararları hakkında, kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren 30 gün içinde yeni hükümler uyarınca karar alınmasının zorunlu hale geleceğine de işaret ederek, "Birinci rüşvet soruşturmasında mahkemenin vermiş olduğu tedbir kararları, bu kanunun yürürlüğünden sonra yeniden oy birliği ile karar verecek olan mahkemelere götürülecektir" dedi. Hamzaçebi, 30 günlük süre içinde tedbir kararı yenilenmez ise mal varlığındaki tedbirlerin kalkacağına dikkati çekerek, "Birinci rüşvet soruşturmasında kimlerin mallarına tedbir konulduğu gayet iyi bilinmektedir. Kabulü mümkün değil" dedi.
"Hükümetin Anayasa Mahkemesi'ne bel bağladığını düşünüyoruz"
Hamzaçebi, "Bu paketi birkaç olumlu düzenlemesi dışında kesinlikle kabul etmiyoruz. Ama öyle anlaşılıyor ki hükümet, '10 yıllık tutukluluk süresini kaldırıyorum, Özel Yetkili Mahkemeleri kaldırıyorum' şemsiyesinin altına dünya kadar kirli çamaşırını saklamıştır" dedi.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Hamzaçebi, Özel Yetkili Mahkemeler'in kaldırılması maddesi ile Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. maddesinin kaldırılmasını desteklediklerini, ancak sözünü ettiği diğer maddelere destek vermelerinin mümkün olmadığını bildirdi.
Yeniden yargılamayla ilgili pakette hiçbir şey olmadığına vurgu yapan ve CHP'nin teklifindeki bu maddeye ilişkin ayrıntıları hatırlatan Hamzaçebi, "Hükümet yeniden yargılamayı unutmuştur. Öyle anlaşılıyor ki hükümet bu konuda herhangi bir düzenleme yapmayacak. Bu konuda Anayasa Mahkemesi'ne bel bağladığını düşünüyoruz" diye konuştu.