"Dalgalı kur"a ayar gerekli

Saime BAŞÇI - Volkan ÖZSOY

İSTANBUL - 'Değerli TL' birçok sektörün yanı sıra en çok ihracatçıları ve turizmcileri etkilediği için en çok itiraz da bu kesimden geliyor. Fakat son zamanlarda sanayiciler de bu konuya dikkat çekmeye başladı.

Son olarak Eczacıbaşı Holding Başkanı Bülent Eczacıbaşı, geçen hafta Eskişehir'de yapıyan seramik konulu toplantıda 'değerli TL'nin olumsuz sonuçlarına dikkat çekti. Bu konuşma, konuyu bir kez daha ekonomi gündeminin önemli tartışmaları arasına taşıdı. Eczacıbaşı, dalgalı kur rejiminden vazgeçilmesini önermedi ancak, dalgalı kurun olumsuz sonuçlarına önlem almak gerektiğini söyledi. Ekonomi çevrelerindeki genel görüş de böyle: Dalgalı kura devam ancak TL'nin, Türkiye'nin rekabet gücünü ciddi şekilde sakatlayacak kadar değerlenmesini önleyecek ilave tedbirler alınması... Sisteme bir ayar isteniyor. Konu hükümetin de gündemine giriyor. Dış ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, konuyu Ekonomi Koordinasyon Kurulu'na götüreceğini açıkladı. Çağlayan toplantıya bir sistem önerisiyle gidiyor. Ancak bunun tam olarak ne olduğu şimdilik açıklanmıyor.

Sıcak para ters çalışıyor

Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan

Türkiye 'sabit kur' uygulamasını daha önce yaşadı. Bu uygulama ilk başladığında bir süre işler iyi gitmişti ama daha sonra bunun ne derece sıkıntılı bir uygulama olduğu görüldü. 'Dalgalı kur' ise, öncelikle fiyatın oluşması açısından doğru bir sistem. Burada farklı bir kur uygulaması yerine, aynı sistemde ihracatçıyı sıkıntıya sokmayacak bir takım uygulamalar getirilmeli. Bunların başında da 'sıcak para'nın engellenmesi geliyor. Türkiye'nin, yatırım ve üretim sağlayan uzun vadeli fona ihtiyacı var. Çok sık girip çıkan bu paralar bir süre sonra ekonominin ters çalışmasına neden olup, ihracatçının aleyhine bir durum oluşturuyor.

TL değer kazanmamalı

Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu

İş adamları olarak ticari yönden bakıyoruz. TL değerlenirse bu bizi etkiler. Türkiye açısından iyi bir durum değil, çünkü ihracatın etkilenmesi demek istihdamın azalması demek. Türkiye'nin önündeki en önemli sorunlardan bir tanesi de işsizliktir. Bu nedenle TL'nin değer kazanmaması gerekir. Yetkililerin de buna göre tedbir alması gerekir. Bizim sektörümüzde Avrupa pazarlarının daralacağını öngörmüyoruz. Kimya sanayi ve ağır sanayide Avrupa'da küçülme olabilir ama tekstilde, ağır sanayide, daralma olacağını zannetmiyorum. Bu sene grubun ihracatı 2 milyar 800 milyon dolar, inşallah bunu gerçekleştireceğiz. Bunun yüzde 70'i Avrupa'dır ve aynı kalır diye düşünüyoruz.

En iyisi dalgalı kur

Boydak Holding Yönetim Kurulu Başkanvekili ve Kayseri Sanayi Odası Başkanı Mustafa Boydak

Dalgalı kur konusunda yapısal değişiklik beklemiyoruz. 2001'de krizinde bizim özellikle krize girmemizdeki nedenlerden biri sabit kurdu. Türkiye dalgalı kurun çok faydasını gördü, görmeye de devam ediyor. İhracatta artış hızının yavaşlaması kurla ilgili değil. Kur işin bir parçası. Bir defa parite riskine dikkat etmek gerekiyor. Euro bölgesine yoğun ihracatı olan Türkiye'nin parite kaybından ihracatı düşmüş oluyor. Yüzde 10-12 civarında bu bölgeye yaptığımız ihracat düşüyor. İkincisi, ihracatçımızın kendini artık geleceğe yönelik risklerden koruması için sigortalaması gerekiyor. Artık bu mekanizma Türkiye'de hayata geçmiş durumda ve firmalarımızın ciddi bir kısmı bunları kullanıyor. Türkiye'ye sıcak para geliyor, kura baskı yapıyor ama tersi durumlar da oluyor. Dolayısıyla dalgalı kur sistemi halihazırda iyi bir sistem, devam etmesi gerekiyor. Bir günde kurun yüzde 5-7 civarında arttığı günler de oluyor. Kısa vadede kayıplara veya karlara bakmamamız gerekiyor. Orta ve uzun vadeli kazanımlara bakmalı.