"Çıkın açıklayın"

Başbakan Davutoğlu, "Kapalı kapılar ardından Türk demokrasisine karşı bu paralel çeteyle ne planladınız? Çıkın açıklayın" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Atatürk Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Tekirdağ İl Kongresi'ne katıldı.

Davutoğlu, tarihten bugüne büyük davanın yürüyüşü içinde, Tekirdağ'a çok önem verdiklerini belirterek, "Tekirdağ, bizim Anadolu'dan Avrupa'ya geçişimizin, Rumeli'ye adım atışımızın diyarı. Tekirdağ, fethiyle İstanbul'un fethini müjdeleyen mübarek diyar. Atina Fatihi Ömer Gazi'nin diyarı. Tekirdağ, Rumeli'ye doğru yürürken Evladı-ı Fatihan, Anadolu'dan gelen medeniyetimizin durak kıldığı şehir. Evliya Çelebi'nin, 'Anadolu Yörükleri'nin ilk yerleştiği yer' dediği Tekirdağ. Tekirdağ bizim batıya doğru, Avrupa'ya doğru ilham vererek yürümemizi sağlayan şehir" diye konuştu. 

Tekirdağ'ın, Balkanlar'da, Evlad-ı Fatihan'ın zorlukla karşılaştığında dönüp sığındığı şehir olduğunu aktaran Davutoğlu, "Hem ensar hem muhacir olmuş, kahraman şehir Tekirdağ" ifadelerini kullandı. 

Davutoğlu, "Avrupa, Rumeli" denilince akıllarına Tekirdağ'ın, aydınlık yüzlü, çalışkan insanlar denilince de Tekirdağlıların geldiğini anlatarak, şöyle devam etti:

"Onun için AK Parti davası her zaman her yerde olduğu gibi en kolay Tekirdağlılara anlatılır. Tekirdağ, Türkiye'de demokrasinin önemli bir merkezidir. Ekonomik kalkınmanın odak şehridir. Uluslararası itibarının da en iyi anlaşıldığı şehirdir. Son 12 yıl içinde biz, Tükiye'de demokrasiyi yeniden inşa etmenin mücadelesini verdik. 60 yıllık demokrasi tarihimizde askeri darbeler, darbelerin getirdiği o kısıtlamalara karşı özgürlüklerin mücadelesini verdik. Tekirdağ, bir özgürlükler kalesi olarak, bir Avrupa şehri olarak AK Parti'nin aslında en iyi anlaşılacağı şehirdir. Çünkü son 12 yıl içinde bütün yasaklara karşı tam bir seferberlikle demokrasiyi inşa ettik, ihya ettik ve demokrasinin, Türkiye'de vazgeçilmez temel bir değer olarak benimsenmesini sağladık."

Fikir özgürlüğü hakaret etme özgürlüğü anlamına gelmez

Tekirdağ'ın, ekonomik kalkınma itibarıyla hem tarım hem ticaret hem sanayi hem de turizm kenti olduğunu ve bu kalkınmadan en çok istifade eden şehirler arasında yer aldığını vurgulayan Davutoğlu, "Ekonomik kalkınmamızda Tekirdağ odak şehirlerimizdendir. Yine önümüzdeki dönemde de inşallah Tekirdağ, bizim için ekonomik kalkınmanın mihver şehirlerinden olacaktır" dedi. 

Davutoğlu, uluslararası itibar denildiğinde de Tekirdağ'ın bunu çok iyi anladığına işaret ederek, şunları kaydetti:

"Çünkü Tekirdağ, Avrupa Birliği yolunun ilk istasyon şehridir. Son 12 yıl içinde Avrupa yolunda attığımız adımları en iyi Tekirdağlılar anlar. Kim ne derse desin, Türkiye Avrupa tarihinin bir parçasıdır ve Avrupa geleceğinin de bir parçası olacaktır. Hem değerlerimizi koruyacağız hem de Avrupa ile bütünleşmenin kararlı yürüyüşüne devam edeceğiz. Geçen hafta Paris'te dünya liderleriyle birlikte yürürken sadece teröre karşı yürümedik, aynı zamanda Avrupa'daki yabancı düşmanlığına karşı, Avrupa'da yükselen ırkçılığa karşı sesimizi yükselttik. Biz dünyanın neresinde olursa olsun teröre karşı her zaman ilkeli bir tavır sergiledik. Ama bir kez daha Tekirdağ'dan sadece ülkemize değil, Avrupa'ya ve dünyaya seslenerek diyorum ki fikir özgürlüğü hakaret etme özgürlüğü anlamına gelmez. Hem teröre karşı dimdik duracağız ama alemlere rahmet olarak gelmiş Hz. Peygambere yapılan hakarete karşı da en yüksek şekilde sesimizi yükselteceğiz."

Biz, Trakya'ya geldiğimizde Tuna'ya kadar konuşuruz

Başbakan Davutoğlu, Türkiye Cumhuriyeti'nin Selçuklu'nun, Osmanlı'nın devamı olduğunu ve ülkenin küresel bir güç olması yolunda gece gündüz çalıştıklarını belirterek, şöyle konuştu: 

"Bizim devletimiz Türkiye Cumhuriyeti devleti nevzuhur bir devlet değildir. Konjonktürel bir devlet değildir, kültürü, değeri, geleneği asırlar öncesine giden köklü bir devlettir. Kökünde Selçuklu, Semerkand, Buhara vardır. Kökünde  Orta Asya vardır. Kökünde Evladı Resul vardır. Ve cihan devlet Osmanlı vardır. Kökünde Evlad-ı Fatihan vardır. Avrupa'ya doğru yürüyen Horosan Erenleri vardır. Şimdi Tekirdağlılar Evlad-ı Fatihan çocukları olarak, Anadolu Yörükleri'nin torunları olarak, Balkan muhacirlerinin devamı olarak çok iyi bilirler ve anlarlar ki biz Trakya'ya geldiğimizde, Edirne'ye, Kırklareli'ne geldiğimizde sadece Trakya'ya konuşmayız, Tuna'ya kadar bütün Balkanlar'a konuşuruz."

Bu konularda ilginizi çekebilir