"Bu harama ortak olmayın"
Kılıçdaroğlu, Kırklareli mitiginde ses kayıtları üzerinden Başbakan Erdoğan'a yüklendi. AK Parti seçmenlerine seslenen CHP Lideri, "Sizin oylarınıza bir şey söylemiyorum ama harama ortak olmayın. Getirdiğiniz adam önce sizi soydu" dedi
İSTANBUL - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, yerel seçim mitinglerine bugün Kırklareli'nde devam etti. Kılıçdaroğlu'nun gündeminde yine 17 Aralık yolsuzluk soruşturması ve Başbakan'a ait olduğu iddia edilen ses kayıtları vardı.
Konuşmasında sık sık "Adalet ve Kalkınma Partisi'ne oy veren değerli yurttaşlarıma sesleniyorum" diyen Kılıçdaroğlu, seçmenlere seslenerek,"Sizin oylarınıza bir şey söylemiyorum ama harama ortak olmayın. Getirdiğiniz adam önce sizi soydu. Bu adam aynı zaman bir adam tuttu kendi medyasını oluşturmak için salma salıyor" ifadelerini kullandı.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun Kırklareli mitinginden satır başları şu şekilde:
"Biz bu ülkeyi kan ve gözyaşı içidne kurduk. Çocuklarımıza güzel bir Türkiye bırakmak için dedelerimiz babalarımız şehit oldu. Ülkenin saygınlığını bütün dünyada koruduk. Temiz siyaseti egemen kılmak için çok çaba harcadık. İnsanlar politikacıları örnek alsınlar dedik. Çıktılar biz yolsuzlukla, yoksullukla, yasaklarla mücadele edeceğiz dediler. 3 kez geldiler ükeyi yönettiler. Milletimiz inandı onlara. Yırtık ayakkabıyla siyasete girip bugün dünyanın en zengin başbakanlarından birisi olan bir adamın hikayesini anlatacağım size."
"17 Aralık’ta rüşvet ve yolsuzluk operasyonu yapıldı. Bu adamın oğlu ile yaptığı konuşmayı dinlediniz. Polise sesleniyor buradan siz halkın polisisiniz bir hırsızın polisi olamazsınız. Polis yolsuzlukla, haksızlıkla mücadele eder. Bu konuşmalarda bir kişinin devleti nasıl soyduğu var kendisi söylüyor. Sabahın köründe 'Oğlum' diyor 'Şunların evinde arama yapılıyor' diyor. 'Evde ne varsa sıfırlayın dağıtın' diyor. Evde sıfırlarken 'Diğer kardeşini ara amcanı çağır' diyor 'Beraber sıfırlayın' diyor paraları. AKP’ye oy veren yurttaşlarım bir başbakan evinde milyon dolarları tutarsa polisin operasyonu sırasında paraları sıfırlayın derse bu kişiye ne denir? Sizin oylarınıza bir şey söylemiyorum ama harama ortak olmayın. Getirdiğiniz adam önce sizi soydu. Bu adam aynı zaman bir adam tuttu kendi medyasını oluşturmak için salma salıyor. Bir havuz oluşturdular ve kendi yandaş medyalarına havuz oluşturdular para aktardılar buradan. Bunlardan birisi ihale aldıktan sonra o kadar keyifleniyor ki; 'Biz bu milletin anasını belleyeceğiz' diyor. Bu milete açıkça küfrediyor. Bu adam aynı zamanda bir komisyoncuymuş. Bir bankanın genel müdürünün evinde bir devlet bankasının genel müdürünün evinden ayakkabı kutusunda 4 buçuk milyon dolar çıkıyor. 4 buçuk milyon doları evinde saklayan birine kefil olan bir başbakan kefil olmaya devam edecek misiniz? Urla’da 1. derece sit alanının üstüne villa yaptırıyor. Vali devletin valisi burada inşaat yapılmaz diyor. Hemen adamı arıyor efendim bu vali villaları yıkacak diyor. Valiyi Diyarbakır’a sürgün ettiler hemen. Devletin valisini 2 villaya sattı. Hala oy verecek misini bu kişiye?"
"Ertesi gün saat 10:58 5. telefon konuşması. Oğlum paraları sıfırladınız mı diyor. Oğlu 30 milyon kaldı bir miktar kaldı diyor. Nasıl oluyorsa bir gün dağıt dağıt para bitmiyor ertesi gün 30 milyon euro kaldı bunu da sıfırlayacağız baba diyor. Dünya tarihinde böyle bir hırsız görülmemiştir. Bu kişi din iman edebiyatı yapıyor. Bunların en büyük özelliği odur yalan söylemektir. Hepiniz ülkeye sahip çıkın. Bir kişi geldi devleti sormaya kalkıyor dersini demokratk yollardan vereceğiz. Ben çalışacağım hep beraber çalışacağız. Geçmişte hırsızlık babadan oğla geçer demişti. Şimdi görüyoruz haklıymış hepsi hırsızlığın içindeymiş. Çocuklarınızın hakkı için hesap sormak zorundasınız. Sadece miting meydanına gelmek yetmiyor kahvede, sokakta, hanımlar evlerde, fabrikalar işyerlerinde çalışacağız. İkinci hikaye de bir hükümetin hikayesi. 3 Y ile mücadele edeceğim diye bir hükümetin hikayesi. Bizim bildiğimiz ortaya çıkan 4 bakan var. Evlerine baskın yapıldı çocukları gözaltına alındı ve yolsuzluk yaptıkları ortada. Millet bekledi ki hemen istifa ederler. Ama etmediler."
"Zafer Çağlayan 28 kez rüşvet aldı"
"Zafer Çağlayan toplam 52 milyon dolar rüşvet alıyor 28 seferde. Siz 52 milyon doları bir arada gördünüz mü? Emekli kardeşlerim, çiftçi kardeşlerim gördünüz mü? Milleti soydular. Muammer Güler 10 kez 10 milyon dolar rüşvet almakla itham ediliyor. Bunun da bir telefon konuşması var. Oğlunu arıyor sabah evde kaç lira var diyor. Oğlu baba sen biliyorsun diyor. Ne kadar diyor oğlu da 1 trilyon diyor. AKP’ye oy verenlere sesleniyorum siz rüşvet aldığı adamın önüne yatan bir bakana mı oy verdiniz? Oyların harama ortak olma helale ortak ol. Egemen Bağış 3 seferde 1 buçuk milyon dolar götürmüş. Bu tabii çikolata kutusunda aldığı için o kadar sığıyor. 18 Nisan 2013 bu tarihi unutmayın. Bir rapor veriliyor bu adama Reza Zerrab’ın bakanlarla olan ilişkilerinin ortaya çıkması halinde söz konusu hususların hükümet aleyhine kullanılacağı değerlendirilmektedir. Bu raporu aldı cebine koydu hiçbir şey olmamış gibi rüşvet mekanizması devam etti. Bu hükümet bir çete hükümeti olarak çıktı ortaya. Çetelere dünyanın hiçbir demokrasisinde yer verilmez. 30 Mart’ta haramilerin iktidarını yıkmak için oylarımızı kullanacağız."
"Siyaset zenginleşme aracı değildir"
"Elinizle arada cebinizi yoklayın bir el gezebilir cebinizde. O el başçalanın elidir. Pek çok ülkede gazeteciler hapiste ama bir numaralı ülke Türkiye’dir. Vatanseverler hapiste hırsızlar dışarda. Ecevit bu ülkenin insnaıydı. Demirel bu ülkenin insanıydı, Menderes bu ülkenin insanıydı. Bunların yaptığı Türkiye’de hiç kimse yapmadı. Hiç bir çocuğun yatağa aç girmediği bir ülke istiyoruz. Bu hükümetin başındaki kişiye derdini anlatacak bir çiftçi kardeşim. Ananı da al git diyor kardeşimize. Son 11 yılda tarımdan vazgeçilen geçmişte ürün elde edilen fakat şimdi ekilmeyen alan 35 milyon dönüm. Dünyanın en pahalı mazotunu satıyorlar sana. Seçimlerde söz verdim çiftçiye satılan mazotun litresini 1 buçuk lira yapacağım dedim yine diyorum. Kendi konutunda kendi oğlunun evinde bir gün akşama kadar dağıtamadığı paranın 1 milyar dolar olduğunu herkes biliyor. Bu yolsuzlukları bitireceğim çiftçiye mazotu ucuza satacağım. Eskiden olduğu gibi alın terinin karşılığı almak ve yaşamını sürdürmek istiyorsa haranilerden bu ülkeyi kim kurtarır düşünmesi lazım. Kemal Kılıçdaroğlu kurtarır. Önce halkın cebi para görecek diyoruz. Siyaset zenginleşme aracı değildir. Siyasete girip zenginleşiyorsan fakir fukara hakkı yiyorsun demektir. Yırtık ayakkabı ile siyasete girdim dieyen kendisi. Onun aldıuğı maaşın iki katını aldım hep. Peki kardeşim nasıl oluyor da dünyanın en zengin başbakanlarından birisi oluyorsun? AKP’ye verdiğin her oyla harama ortak olacaksın. Son 4 yıldır ortalama büyümemiz yüzde 4. En az yüzde 6 büyümemiz lazım. İş dünyasına sesleniyorum üretim istihdam yaratın işsizliği kaldıralım hep birlikte. Ama işverenler Erdoğan’ın yetiştirdiği kişilerse devlet ihalelerini alıp yetim hakı yiyorlarsa, milletin doğru bilgi almasını engellemek için yandaş medya oluşturuyorlarsa bunun hesabı bütün demokrasilerde sorulur. Biz halkımıza asla yalan söylemeyeceğiz. Bu bizim yapımızdır. Yolsuzluğa asla müsaade etmeyeceğiz. Kim yaparsa hesabını verecektir. Biz temiz siyaset istiyoruz, inançlara saygı istiyoruz, inançları siyasette sömürü haline getirmek istemiyoruz. Herkesin inancına, kimliğine saygı duyuyoruz. Benim derdim işsizler, emekliler, çiftçiler haklarını nasıl alacaklar. Benim derdim kadınlar evlerinde nasıl huzur içiden oturacaklar? Onların derdiyse cepleri."
"Ölen gençlere değil seramiklere üzüldü"
"Her seferinde düşman yaratıyor. Bunların yalan söylemek en büyük özelliği. Camide gençlerimiz içki içti dedi imam yok öyle bir şey dedi. Hayatımda bu kadar yalan söyleyen ikinci bir kişiye rastlamadım. Kırklareli’in bir özelliği her evden bir kişi mahkemelik. Gezi eylemleirni desteklediler diye. Gençlerin çıkıp sokakta barış demokrasi huzur istiyoruz demesinde doğal ne olabilir. Onların ülkemizin geleceği ve güvenecesi. 6 genç çocuğumuz hayatını kaybetti. Onlara üzülmedi seramikler kırılmış dedi. Manisa’da genç bir çocuğumuzun çantasından bir bez çıkıyor polis aramasında. Üstünde hırsız var yazıyor. Mahkemeye veriliyor sen Başbakan'a hakaret ettin diye. Üstünde Erdoğan yazmıyor ama poliste biliyor artık hırsızın kim olduğunu..."