"Baraj sorunumuz yok"
HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ, "Bizim baraj diye bir sorunumuz yok. Egemen siyasetin temsilcilerinin baraj sorunu var. Barajı savunanlar onlar" dedi.
HDP TBMM Grup Toplantısının başında, vefat eden Adana Milletvekili Murat Bozlak için saygı duruşunda bulunuldu.
Eş Genel Başkan Figen Yüksekdağ, saygıyla andığını ifade ettiği Bozlak'ın, özgürlük ve demokrasi sevdalısı olduğunu, her zaman genel başkanları olarak kalacağını söyledi.
Paris'te 17 kişinin öldürüldüğü terör saldırısını kınadığını ve lanetlediğini ifade eden Yüksekdağ, saldırının 2 yıl önce üç kadın siyasetçinin katledilmesinin devamı olduğunu savundu. Paris'teki 3 kadın siyasetçiyi öldürenlerin ve azmettirenlerin hala açığa çıkarılmadığını belirten Yüksekdağ, iktidarın saldırının aydınlatılması için sorumluluklarını yerine getirmediğini söyledi.
Paris'te Charlie Hebdo katliamını gerçekleştiren IŞİD'in Kobani'de, Şengal'de, Mahmur'da, Kerkük'te, Musul'da halkların özgürlük, eşitlik ve bir arada yaşama iradesini teslim almaya çalıştığını anlatan Yüksekdağ, Türkiye'yi de tehdit eden bu örgüte karşı ortak mücadele edilmesi gerektiğine işaret etmeye çalıştıklarını belirtti. Yüksekdağ, "Kobani'deki IŞİD vahşeti hükümetin sorumsuz politikalarıyla adeta kollandı, teşvik edildi. Ortaya koyduğumuz bütün iddia ve bulgular hükümet tarafından reddedildi" diye konuştu.
Hükümet ifşa etmeli
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, IŞİD'i "öfkeli insan topluluğu" olarak nitelediğini dile getiren Yüksekdağ, şunları söyledi:
"Kısa süre önce bu katliam örgütünün terörist olduğu tespitini yapmayı başarabildiler. Aradan geçen aylar boyunca sadece Ortadoğu halkları bu katliamla kıyımdan geçirilmedi, bütün dünyaya ve Türkiye'ye tehdit olacak canavar büyütüldü. Bugün Paris'te böyle bir katliam gerçekleştiriliyorsa, İstanbul'un göbeğinde bombalar patlatılıyorsa bu karanlık çeteye verilen siyasi desteğin eseridir. Onları koruma, kollama, Türkiye sınırlarında özgürlük tanıma politikasının sonucudur.
Halkımızın 6-8 Ekim'de IŞİD'e karşı geliştirdiği demokratik eylemlilik, siyasi iktidar tarafından kamu düzenini bozduğu gerekçesiyle hedef tahtasına oturtuldu. Paris'teki yürüyüşe Sayın Davutoğlu gidiyor ve teröre karşı siyasi tavrını ifade ediyor. Sayın Davutoğlu, Paris'te olursa katliamcı çetelere karşı yürüyüşe katılıyor ama bu katliamcı çetelere karşı Türkiye'de yürüyenlerin üzerine polisi salıyor. Bunun adı Türkçe'de ikiyüzlülüktür, Fransızca'da nedir bilmiyorum. Siyasi iktidar, Batıyı Paris katliamında takındıkları tavırdan dolayı ikiyüzlülükle eleştirirken, kendi ikiyüzlülükleriyle yüzleşmek zorundalar. Sayın Davutoğlu'nun Batı devletlerini ikiyüzlülükle eleştirmesi tutarlı değildir. Ortada ikiyüzlülük varsa dünyadaki ve bölgedeki bütün egemen devletlerin ikiyüzlülüğüdür."
Yüksekdağ, hükümetin Paris katliamından yola çıkarak İslamofobi uyarısı yapmakla sorumluluktan kurtulamayacağını ifade ederek, "İktidar, bölgesel ve küresel düzeyde bütün insanlığa tehdit oluşturan gerici faşist yaklaşım karşısında gerçek tutum almalıdır. IŞİD'in Türkiye'de beslendiği, desteklendiği, lojistik destek gördüğü bütün merkezleri açıklama, ortadan kaldırma ve işlenen suçları ifşa etme sorumluluğunu yerine getirmelidir" dedi.