Parlak bir çocuğun hazin sonu
Timuçin GÖKDEMİR
Adam Giambrone Kanada'nın göz bebeği yeni nesil politikacılarından idi. Geçmiş zaman kipi kullandım çünkü artık geleceği meçhul.
Daha 15 yaşındayken politika ile ilgilenmeye başlayan Adam, Yeni Demokrat Partinin (NDP) başına henüz 24 yaşında iken geçerek, Kanada'nın en genç parti lideri olma unvanını eline almış oldu.
Partisindeki liderlik savaşını bir sonraki seçimde kaybeden Giambroni, yüzünü Toronto belediye meclisine dönerek, 2003 yılında Meclis üyesi oldu. Toronto Toplu Taşımacılık Şebekesi'nin başına geçerek oldukça başarılı iki seçim dönemi geçiren Adam, bu yıl Toronto Belediye Başkanlığı'na aday olacağının sinyallerini geçtiğimiz yıl vermişti.
Kanada'da ki Türk toplumu ile de yakından ilgili olan ve çeşitli etkinliklerimize katılma inceliğini gösteren bu parlak çocuk, üç beş yıllık siyasi ve bürokratik geçmişini öylesine göz dolduran hamleler ve çıkışlar ile süsledi ki; Kanada'da herkes ona geleceğin başbakanlarından biri olacağı gözüyle bakıyordu. Nitekim Adam bu yolda ilerlemelerini sürdürdü ve yakın gelecekte yapılacak olan belediye seçimlerine Toronto için başkan adayı olduğunu açıkladı.
Ne var ki bu adım için var gücüyle çalışan didinen yalnız kendisi değildi. Rakipleri de bu seçimi kazanmak konusunda en az onun kadar hırslıydılar.
Hatta muhtemel rakiplerinin kim olacağını dahi önceden kestirmiş olmalılar ki bununla alakalı olarak derslerine de bir hayli çalışmışlardı.
Giambrone'nin Toronto belediye başkanlığı için adaylığını ilan etmesinden itibaren başta basın olmak üzere tüm ortamlarda artık sadece bu isim anılmaya başlamıştı. Bu şatafatlı başlangıcın ardından bir haber gündeme bomba gibi düştü. Toronto Üniversitesi'nde öğrenci olan bir genç kız Adam Giambrone ile kısa süreli cinsel bir ilişki içinde bulunduğunu ilan etti. Evli olmamasına rağmen Adam uzun süreli bir beraberlik yaşıyordu ve adaylığını açıkladığı basın toplantısına da İngiliz asilzadesi görünümünde olan bu hanımefendiyi yanına alarak çıkmıştı. Yaşanan ilk şoktan sonra seçim ofisinden bir açıklama geldi. Adam ilişkiyi inkar etmeyerek "dürüstlüğünü" ortaya koyuyordu. Adaylıktan çekiliyor mu? Sorusuna verilen cevap ise "kesinlikle hayır, tam gaz devam ediyoruz" şeklindeydi.
Ne olduysa ondan sonra oldu. Bir sonraki gün Adam'ın başka genç kızlarla kaçamak yaptığı iddiaları ortaya atıldı. İddialar diyorum, çünkü ilk haberdeki gibi gerçek isimler yer almıyordu haberlerde. Ne var ki bu haberlerin kaynağı olan her neresiyse sağlam delillere dayanıyordu besbelli.
Nihayetinde bir sonraki gün Adam Giambrone, belediye binasında basın odasına girip yakın geçmişte birden çok kişiyle cinsel ilişki içine girmiş olduğunu beyan ve itiraf ederek adaylıktan çekildiğini açıkladı. Hazırladığı konuşma metnini dahi tamamlayamadan salondan ayrılan Adam siyasi kariyerini de tamamlayamayacak olmanın eşiğine gelmiş oldu.
Yakın gelecekte ne olur bilinmez tabi. Siyaset dünyasında ne kirli eller işleri tuttu, ne kirli yüzler sahnede yerini aldı. Adam bunların yanında hatta masum bile kalıyor olabilir.
Ancak ibret alınması gereken Adam üzerine kurulmuş olan muhtemel komplonun anlaşılması olabilir.
Benim gibi pek çok kimse bu hadisenin Adam'ın genç kızlara olan zaafını kullanmayı hedeflemiş olan bir rakip tarafın bir komplosu olduğuna inanıyor.
Kimler ne uğruna neleri göze alıyorlar, düşünmek ve görmek gerek. Siyaset uğruna insanların hayatını karartmayı göze almak mı daha belirgin, yoksa küçük bir kaç kaçamak ve anlık zevkler uğruna geleceğinin dibine dinamit koymayı göze almak mı?