Panelvan'da ÖTV iadesi gündeme gelebilir!
Anayasa Mahkemesi, 2002-2005 arasında kapalı kasa panelvan olarak beyan edilen binek araçlar için alınan ÖTV'nin kaldırılmasına karşın, tahsil edilen tutarların red ve iade edilmeyeceğine ilişkin yasa hükmünü iptal etti.
ANKARA - Anayasa Mahkemesi, 2002-2005 yılları arasında kapalı kasa panelvan olarak beyan edilen binek araçlar için alınan Özel Tüketim Vergisi'ni (ÖTV) kaldırmasına karşın, tahsil edilen tutarların red ve iade edilemeyeceğine ilişkin yasa hükmünü, mükellefler arasına fark yaratıldığı gerekçesiyle Anayasa'nın eşitlik ilkesine aykırı buldu. Yüksek Mahkeme'nin, Bursa 2. Vergi Mahkemesi'nin başvurusu üzerine 5838 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un geçici 3. maddesini oy birliğiyle iptal etmesine ilişkin gerekçeli kararı Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı.
Yasanın geçici 3. maddesi, "4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (II) sayılı listede yer alan ve 1/8/2002 - 21/7/2005 tarihleri arasında 87.03 (binek araç) Gümrük Tarife İstatistik Pozisyon (GTİP) numarasından özel tüketim vergisi beyan edilmesi gerekirken 87.04 (kapalı kasa panelvan) GTİP numarasından özel tüketim vergisi beyan edilen araçlarla ilgili olarak, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönemler için özel tüketim vergisi tarhiyatı yapılmaz, daha önce yapılan tarhiyatlardan vazgeçilir, tahakkuk eden tutarlar terkin edilir. Tahsil edilmiş tutarlar red ve iade edilmez" şeklinde düzenlenmişti.
Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli kararında, 4760 sayılı Kanun'a ekli (II) sayılı listede kayıt ve tescile tabi olan ve olmayan kara, hava ve deniz taşıtlarının yer aldığı anımsatılarak, listenin 87.03 tarife pozisyonunda binek otomobilleri ve insan taşımak için imal edilmiş diğer motorlu araçların, 87.04 tarife pozisyonunda ise kayıt ve tescile tabi olmak koşuluyla eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtların vergilendirildiği anımsatıldı. Yasa çıkarılmadan tarife pozisyonu ve içeriklerinde yapılan değişikliklerin, bazı araçların vergi oranlarının yükselmesine neden olduğu ifade edilen kararda, 5398 sayılı Özelleştirme Uygulamalarının Düzenlenmesine Ve Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunda Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 28. maddesiyle, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli listelerde değişiklik yapılarak, 87.03 ve 87.04 GTİP'deki araçlarla bu araçlara uygulanacak ÖTV oranlarının yeniden düzenlendiği anlatıldı.
Geçici 3. maddeyle, ek vergi tarhiyatları kaldırıldığından, bunlara bağlı olarak kesilen vergi cezalarının da kendiliğinden kalkacağına işaret edilen kararda, hakkında henüz ek tarh ya da tahakkuk işlemi yapılmamış ya da yapılmış, ancak tahakkuk eden vergiyi henüz ödememiş olan mükelleflerin ise ek vergi ödemesi yapmayacağı kaydedildi.
"Vergide eşitlik, devletin görevi"
Kararda, geçici 3. maddenin iptali istenilen "Tahsil edilmiş tutarlar red ve iade edilmez" cümlesiyle, beyana göre tarh edilen asıl vergi haricinde sonradan ikmalen uygulanan ek vergilendirme işleminde tarh ve tahakkuk aşaması geçilerek, tahsili gerçekleştirilen tutarların red ve iade edilmeyeceğinin öngörüldüğü belirtilerek, şöyle devam edildi:
"Anayasa ve yasalarla kamu giderlerinin karşılanabilmesi için herkese bir ödev olarak öngörülen vergi ödeme yükümlülüğünün, zamanında ve eksiksiz yerine getirilmesi gerekir. Ancak, devletin de üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiği açıktır. Devletin vergilendirme yetkisi, vergide yasallık, eşitlik, mali güç ve genellik gibi kimi anayasal ilkelerle sınırlandırılmıştır. Mükellefler, belirtilen tarihler arasında vergiye tabi olan araçların tanımlanmasında esas alınan ölçütlerin değiştirilmesi nedeniyle, 87.04 GTİP numarasından, diğer bir anlatımla, yanlış tarife pozisyonundan özel tüketim vergisi beyanında bulunmuş ve buna göre vergileri tarh ve tahakkuk ettirilerek tahsil edilmiştir. Geçici 3. madde, 87.03 GTİP numarasından beyan edilmesi ve ödenmesi gerektiği halde 87.04 tarife pozisyonundan beyan edilen araçlarla ilgili bu beyana göre tarh veya tahakkuk edilmiş vergi dışında ek vergi tarhiyatının yapılmayacağını, daha önce yapılanlardan vazgeçileceğini, tahakkuk eden tutarların ise terkin edileceğini öngörmüş, ancak fazlaya ilişkin olarak tarh, tahakkuk aşaması geçilerek tahsil edilen tutarların red ve iade edilmeyeceğini belirtmiştir. Düzenlemeyle, hukuksal olarak aynı durumda olan mükelleflerden zamanında ödeme yapan ile yapmayan arasında olumsuz bir fark yaratılmaması gerektiği halde, vergisini ödeyenin aleyhine ve eşitlik ilkesine aykırı şekilde fark oluşturulmuştur. İtiraza konu kural, Anayasa'nın 10. maddesine aykırıdır; iptali gerekir."