Öz: Başbakan kendisinden özür dilememi istedi
İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliği görevinden, Bakırköy Başsavcıvekilliğine atanan Zekeriya Öz, yazılı bir açıklama yaptı. Öz, Başbakan Erdoğan'ın kendisinden özür dilemesini talep ettiğini söyledi
İSTANBUL - HSYK'dan savcı Zekeriya Öz'e açıklama yapma izni çıktı. Bunun üzerine Öz, yazılı açıklamasını kamuoyu ile paylaştı.
İşte Öz'ün 10 maddelik yazılı açıklaması:
"İstanbul C. Başsavcılığı tarafından yürütülmekte olan ve kamuoyunda yolsuzluk operasyonu olarak adlandırılan soruşturmalardan sonra şahsıma yönelik olarak başlatılan ve her geçen gün artarak adeta bir itibarsızlaştırma kampanyasına dönüştürülen saldırı boyutuna ulaşan yayınlar nedeniyle HSYK’dan aldığım yazılı izin doğrultusunda aşağıdaki hususlarda kamuoyunun bilgilendirilmesi zorunluluğu doğmuştur.
"22 kere yurtdışına çıktığım gerçek dışıdır"
1. Önce Sayın Başbakan tarafından basın mensuplarına açıklanan, sonrasında da bazı gazeteler tarafından yayınlandığı üzere bugüne kadar 22 kere yurt dışına çıktığım hususu kesinlikle gerçek dışıdır. Bu konudaki gerçek bilgiler hakkımda 2802 Sayılı Kanun gereğinde soruşturma yetkisine sahip HSYK tarafından ortaya çıkartılacaktır. Eğer iddia edildiği gibi bugüne kadar 22 kez yurt dışına çıktığım ispatlanırsa mesleğimden aynı gün istifa edeceğimi ilan ediyorum. İddiaların asılsız çıkması halinde aynı erdemli davranışı bana bu tür suçlamaları yapandan da bekliyorum.
"Yasal yollara başvuracağım"
2. Bir kişinin yurtdışına giriş-çıkış kayıtları devletin resmi kurumlarında muhafaza edilen ancak bir soruşturma sırasında sorgulanabilecek kayıtlardır. Hakkımda herhangi bir adli ya da idari soruşturma bulunmayan dönemde usulsüz ve yetkisiz olarak yurt dışına giriş-çıkış kayıtlarının sorgulandığı ve bunun neticesinde kişisel veri niteliğindeki bu bilgilerin (üstelik kesinlikle yanlış olarak) Sayın Başbakan’a iletildiği ve Sayın Başbakan tarafından da basın mensuplarına açıklandığı gazete haberleriyle ortaya çıkmıştır. TCK’nın 134, 136, 137 ve 257. maddeleri kapsamında suç teşkil eden bu eylemlerden dolayı, gerek yetkisiz olarak sorgulama yapan kamu görevlileri, gerek bunları yetkisiz olarak açıklayanlar hakkında yasal yollara başvuracağım.
Husumet yöneltiliyor
3. Devletin resmi kayıtlarında bulunan bu bilgilerin bile kamuoyuna abartılarak ve yanlış şekilde açıklanması sadece görevimi hukuka uygun olarak yapma gayreti içinde olduğum için tarafıma yöneltilen husumetin boyutunu gözler önüne sermektedir.
Tatil iddiaları
4-16-22 Ekim tarihleri arasında Dubai’de tatil yaptığım ve bunun 77.500 TL bedelini Ali Ağaoğlu isimli işadamına ödettiğim hususu da gerçek dışıdır.
a-HSYK tarafından yapılacak soruşturmada yurt dışı giriş çıkış kayıtları sorgulandığında da anlaşılacağı üzere ailem ve bir meslektaşım ile birlikte Dubai’deki otele giriş tarihim 17 Ekim 2013, çıkış tarihim ise 20 Ekim 2013’tür. Bu yurt dışı seyahati kendisi ile 5 yıldır tanıştığım ve samimi dostum olan Halil İbrahim Demirhan tarafından organize edilmiştir. Halil İbrahim Demirhan, uzun yıllar Dubai’de yaşayan ve bu ülkede tanındığını ve sevildiğini bildiğim bir işadamıdır. Bu güne kadar kendisinin benden adli konulara ilişkin herhangi bir talebi olmamıştır. Konunun iddia edildiği gibi yolsuzluk operasyonu olarak bilinen soruşturmanın şüphelilerinden Ali Ağaoğlu ile bir ilgisi bulunmamaktadır. Gerek seyahat öncesi ve gerekse sonrasında kendisiyle herhangi bir görüşmem olmamıştır.
b. Dubai’deki karşılanmamız ve şehirde dolaştırılmamız Halil İbrahim Bey’in kardeşi İdris Demirhan tarafından yapılmıştır.
c. Uçak biletleri tarafımdan nakit para ile bir seyahat acentasından alınmış, geziye daha sonra katılmaya karar veren çocuğumun uçak bileti ise kendisine ait kredi kartıyla alınmıştır.
d. Otelin tüm masrafları tarafımdan ve geziye benimle birlikte katılan meslektaşım tarafından ödenmiştir.
e. İddia edildiği gibi otelde oda servisi olarak yediğimiz herhangi bir yemek bulunmamaktadır. Oteldeki ücretlere sabah kahvaltısı dahil olup, bunun dışında kaldığımız 3 gün boyunca otelde sadece 1 öğün yemek yenilmiştir.
f. Otel ücreti basına abartılı olarak yansıtıldığı şekilde değildir. Gezinin maliyeti; uçak biletleri dışında ailemle birlikte şahsım için 4250 dolar. Meslektaşım ve ailesi için 3500 dolardır. Bunlara ilişkin bilgi ve belgeler yapılan inceleme sırasında ibraz edilecektir.
h. Gazete haberlerinde verilen fatura vb. belgeler gerçek dışı olup ne şekilde temin edildiği soruşturma sonucunda ortaya çıkacaktır. Henüz yurt dışına çıkmadığım ve yurda döndükten sonra otelde kalmam fiilen imkansız olduğuna göre bu belgeler gerçeğe aykırıdır ve şahsımı yıpratmak için sonradan temin edilmişlerdir. Kanunla kendilerine verilmiş görevleri yapmaları gereken kurumlar ve bunların yöneticilerinin işlerini bırakarak bizzat bu tür belgeleri temin ile uğraşmaları ve bazı medya organlarına servis etmeleri de dikkat çekicidir.
"Başbakan, iki kişi gönderdi ve özür dilememi istedi"
5. Hakkımdaki bu iddialar Sayın Başbakan tarafından açıklanmadan önce Yüksek Yargı kökenli olan, daha önceden tanıştığım ve saygı duyduğum iki kişi bizzat Sayın Başbakan tarafından bana gönderilmiştir. Bursa’da bir otelde görüştüğüm bu kişiler Sayın Başbakan’ın bana çok kızgın olduğunu, hakkımda ağır laflar ettiğini, bir mektup yazarak kendisinden özür dilemem gerektiğini, hükümete yönelik soruşturmaların derhal durdurulmasını, aksi takdirde zarar göreceğimi ve bunun sonuçlarının benim için ağır olacağını, emniyete neden gittiğimi, bunun herkesi çok kızdırdığını söylediler. Tehdit niteliğindeki bu haberi getiren kişilere, soruşturmanın benim dışımda vicdanları ve kanunlar çerçevesinde görev yapan savcılar tarafından yönetildiğini, kaldı ki kuvvetli deliller nedeniyle bir çok şüphelinin tutuklandığını, kuvvetli deliller bulunduğunu, emniyet müdürlüğüne yeni atanan personelin şüphelilere sorulmak için hazırlanan soruları değiştirdiği yolunda bir ihbar yapılması üzerine gittiğimi ve sorulacak soruları kapalı zarf içinde mühürlü olarak teslim aldığımı, başıma gelecek en kötü şeyin ölüm olduğunu, görevim nedeniyle ölmem halinde de görev şehidi olacağım için bunun benim için şeref olduğunu ifade ettim. Bu cevabımdan sonra çok zarar göreceğim bana söylendi.
Daha sonra kamuoyunda ikinci yolsuzluk operasyonu olarak isimlendirilen dosyada ilgili savcılarla görüşerek bu soruşturmaya müdahale etmem gerektiğini, işin farklı boyutlara kaydırılmasını, bu konuda yardımcı olmam gerektiği söylendi. Ben de o soruşturmadan bilgimin olmadığını, soruşturmanın TMK 10. maddesiyle ilgili yetkili başsavcı vekilliği tarafından yürütüldüğünü belirttim Bu gelişmeden bir gün sonra Sayın Başbakan tarafından şahsıma yönelik gerçek olmayan iddialar dile getirildi. Bazı basın yayın organları da bundan sonra şahsıma yönelik yıpratma kampanyasına başladı ve halen bu saldırılar devam etmektedir. Bu konuda gönderdiğim tekzipler de yayınlanmamaktadır.
"Şahsımın ve ailemin başına gelebilecek her türlü olay..."
6. Bu görüşmeden sonra tarafıma tahsis edilen koruma aracı önceden hiç bir tebligat yapılmaksızın, bilgi verilmeksizin ve gerekçe de gösterilmeksizin 6 Ocak 2014 tarihinde alınmıştır. Yürüttüğüm Ergenekon soruşturmasında aldığım sayısız tehditler nedeniyle tarafıma tahsis edilen koruma aracının alınmasından sonra, şahsımın ve ailemin başına gelebilecek her türlü olayın sorumlusu bu usulsüz işlemi yapanlardır.
"Asılsız haberler, ikinci yolsuzluk operasyonunda olan kişilerin gazetelerinden"
7. Hakkımdaki asılsız haberleri yayınlama konusunda öncülük yapan bazı gazetelerin sahiplerinin kamuoyunda ikinci yolsuzluk operasyonu olarak isimlendirilen soruşturma kapsamında tüm mal varlıklarına mahkeme kararıyla tedbir konulmuş olması, aslında bütün yapılanların nedenlerini ortaya koymaktadır.
"Asılsız haberden inceleme başlatıldı"
8. Tüm bunların yaşandığı günlerde çıkan asılsız basın haberlerine dayanılarak hakkımda başlatılan inceleme daha sonuçlanmadan, aynı gün tayinimin çıkarılması üzerimdeki baskının artacağını göstermektedir.
"Millete havale ediyorum"
9. Ümraniye’de bir gecekonduda yakalanan el bombaları üzerine başlayan Ergenekon soruşturması nedeniyle bugüne kadar şahsımın ve tüm ailemin maruz kaldığı tehditlere bugün yenilerinin eklenmesinin ve bunun Ergenekon terör örgütünün ve faaliyetlerinin büyük oranda deşifre edilmesinin sağladığı huzur ortamında, varlığını her geçen gün güçlendirerek sürdüren kesimlerden gelmesini aziz milletime havale ediyorum.
"Ergenekon soruşturmasında hukuka gelen aykırı talepleri yazıyorum"
10. Bu yaşananlardan sonra Ergenekon soruşturmasını yürüttüğüm sırada gerek doğrudan, gerekse dolaylı olarak şahsıma iletilen ancak yerine getirmediğim için husumet beslenen hukuka aykırı taleplerle ilgili hatıralarımı yazmaya başladığımı belirtirim.
Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da haksızlıklar karşısında yılmayacağımı, hukuka uygun olarak haksızlık, hukuksuzluk ve yolsuzlukların üzerine korkmadan gideceğimin herkes tarafından bilinmesini istiyorum. Kamuoyuna saygıyla arz ederim."
Açıklamadan önce gazetecilere konuştu
Gazetecilerin talebi üzerine makamında soruları yanıtlayan Öz, bazı gazetelerde çıkan haberlere ilişkin ise suç duyurusu ile tekzip metni hazırladığını ifade etti.
Görev yerinin değişmesiyle ilgili sorular üzerine Öz, ''Atama kararına ilişkin tebligat adliyeye ulaştı. Ancak yoğunluk nedeniyle henüz imzalayamadım. Geçici sürenin ne kadar olduğuna dair bir bilgim yok. Tebligatı henüz görmedim'' diye konuştu.
Bir gazetecinin, ''Atama işlemini bekliyor muydunuz?'' sorusuna ise Öz, ''Daha önce bekliyordum. Ancak önce yıprattılar sonra zıplattılar'' yanıtını verdi.
Başsavcıvekili Öz, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın HSYK'nın inceleme kararıyla ilgili İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok, Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı ve Başsavcıvekili Oktay Erdoğan için inceleme izni vermeyi düşünmediği yönündeki ifadelerinin sorulması üzerine de " O zaman doğrular ortaya çıkar" değerlendirmesini yaptı.
Çağlayan Adliyesinden yarın ayrılacağını söyleyen Öz, ''Eşyalarımın bir kısmını alıp ayrılacağım. Geçici görevlendirme olduğu için bazı eşyalarımı ise burada bırakacağım'' dedi.
Bir gazetecinin, Dubai'de konakladığı otel yetkililerinin açıklama yaptığına ilişkin sorusu üzerine Öz, ''Bundan haberim yok. Ancak sizin söylediğinize göre otelin açıklaması benim söylediklerimi doğrular nitelikte'' diye konuştu.
Gazetelerde yer alan konaklama faturaları iddialarına da değinen Öz, ''Ayın 21'inde göreve başladım. Ancak 21'inde orada safari yapmışım gibi fatura kesilmiş. Ayrıca faturada 'Family Öz' yazıyor. Böyle bişey mümkün değil. Kim kalıyorsa kimliğiniz alır kaydınız yapılır. Ancak bu faturaları otelden mi yoksa seyahat acentesinden mi aldılar bilmiyorum? Araştırıyorum. Ancak seyahat firmasından tehditle bu faturaların alındığını duyduk. Bu işi kimlerin organize ettiğini iyi biliyorum'' ifadelerini kullandı.
Öte yandan, gazeteciler odaya girdiği sırada Zekeriya Öz'ün, ''Aranızdaki polisler kim, el kaldırsın?'' diye sorması üzerine, üç kişi ellerini kaldırarak polis olduklarını ifade etti.
Öz'ün "Neden gazetecilerle girdiniz?" diye sorduğu polislerden biri, ''Korumalarınızın haberi var. Açıklamaya ilişkin Güvenlik Şubeden geldik'' dedi.