ÖSYM Başkanı ile görüşmedim
Devlet Bakanı Yazıcı, mail olayının bir kurgu, proje olarak tasarlanmış siyasi getirisi düşünülerek servis edildiğini ileri sürdü.
RİZE - Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, üniversiteye yerleştirmeyle ilgili ÖSYM'ye gönderdiği iddia edilen mailin "kurgu" olduğunu belirterek, "Şikayetim üzerine bunu kim, nasıl göndermiş ortaya çıkacak. ÖSYM Başkanı ile kesinlikle telefonla görüşmedim" dedi.
Bakan Yazıcı, CNN Türk'te katıldığı canlı yayında soruları yanıtladı. Kendisinin iddiaya konu mailde belirtilen yaşta, eğitim gören bir yeğeni olmadığını ifade eden Yazıcı, "Sayın Kılıçdaroğlu CHP'nin seçim kampanyası süresince her nedense incelenmemiş, irdelenmemiş, akıl mantığından geçirilmemiş önüne uzatılan her belgeyi, getirisi olacak bir projeye dönüştürüyor" diye konuştu.
Halkın arasında olduğunu, koşuşturduğunu, bu nedenle önce iddialarla ilgilenmediğini belirten Yazıcı, şunları söyledi:
"Sonra bir bakan falan denilince, bu konu ile ilgili özellikle İstanbul medya camiasında 'o bakan ben mişim' diye bir şeyler duydum. Kılıçdaroğlu bir taraftan 'bir bakan varmış, ismini açıklamıyorum, savcı açıklasın' diyor. Bir taraftan el altından benim adımı veriyor. Bunun üzerine onu temin ettim, inceledim. Onu görünce şaştım kaldım. Bilişim teknolojileri konusunda en ufak bilgisi olan kişi, benim konumumla onu irdelediğinde bunun sahtecilik eseri olduğunu bilmesi gerekir. Siyasetle ilgilenen kişi, bakanın bürokratla ilişkisinin ne düzeyle olması gerektiğini irdelediğinde sahtecilik olduğunu bilir."
Duyumu ayın 10'unda aldığını, hemen avukatına talimat verdiğini ve suç duyurusunda bulunduğunu vurgulayan Yazıcı, "Ankara Cumhuriyet Başsavcılığında bilişim suçlarına bakan savcı ve emniyete havale edildi. Bu maili kimin, kimlerin attığı bulup çıkartılacak. Oradan bir şey çıkmazsa, internet adreslerimiz kullanarak bir şey olur mu olmaz mı, emniyet bu konuda son derece tecrübeli. Bunları bulacakları kanaatindeyim" diye konuştu.
Bakan Yazıcı, daha önce yazılı açıklamasında çok detaya girmediğini kaydederek, şöyle konuştu:
"Sayın Kılıçdaroğlu çıksa deseydi ki 'burada yanıltıldım, hatamı ifade ediyorum' dese fazla üzerine gitmem. Mail 26 Ekim'de gitmiş. Benimle niye paylaşmadıklarını sordum. Bana, 'bunun sahte olduğu, sizden böyle bir mail gelmeyeceği kanaati oluştu. Sizi rahatsız etmek istemedik' dediler. Ben de geriye dönüp şunu sorarım; bu tahkikatla ilgili ise bu bilgilere nereden ulaştınız. Tahkikat gizlidir. Belgelerde benim ismim geçiyor, onun için elde etmem doğal. Ama tahkikat gizli olması gerektiği halde Kılıçdaroğlu bilgileri nereden, ne zaman, hangi yöntemle elde etmiş. Herhalde bunları açıklaması gerekir."
Amaç insanların kafasında kuşku uyandırmak
Yazıcı, "mail olayının bir kurgu, proje olarak tasarlanmış siyasi getiri düşünülerek servis yapılmış bir olay olduğunu" ifade ederek, şöyle devam etti:
"Dolayısıyla bana göre, kanaatim olarak söylüyorum, ÖSYM'nin yaptığı sınavlarda şifre var, ortada. Ama şifre kullanımı suretiyle öğrenciler arasında kayırmacılık yapıldığı, sınavların şüpheli bir durum arz ettiği beyanlarının proje olduğu kanısındayım. Amaç insanların kafasında kuşku uyandırmak, seçim öncesinde insanları belirli bir yöne kanalize etmek. Bu son olay bunu doğruluyor. Şikayetim üzerine bunu kim, nasıl göndermiş ortaya çıkacak. ÖSYM başkanı ile telefon görüşmemden söz ediliyor. Ben kesinlikle hiçbir zaman telefonla görüşmedim. ÖSYM başkanını kanun çıkarken mecliste gördüm. Onun dışında tanımam."