Önümüzdeki dönemde yabancıların canı sıkılacak
Işık Sigorta Genel Müdürü Recep Koçak, kârlılık için her alanda segmentasyona gitmenin kaçınılmaz olacağını belirtti.
Yakup SAYAR
İSTANBUL - Sigorta sektörü yeni yıla sancılı girdi. Sektördeki bazı şirketlerin birleşme ya da satışı gündemden düşmüyor.
Önümüzdeki dönemin sektör açısından kolay geçmeyeceğini belirten Işık Sigorta Genel Müdürü Recep Koçak, "Belki piyasada kalabilmeyi başaranların pazar payları artacak ama sektör, çok karlı bir seviyeye ulaşamayacak. Bu durum özellikle yabancı yatırımcılar için can sıkıcı olacak" dedi. Yeni yılın ilk söyleşisini DÜNYA ile yapan Işık Sigorta Genel Müdürü Recep Koçak, hem sektörü, hem de Işık Sigorta'yı değerlendirdi.
Işık Sigorta'nın 2010 yılını yüzde 4'ü aşan bir üretim artışı ile tamamladığını söyleyen Koçak, 2010 yılının sigorta sektörü için karlılığın çok düşük olduğu, rekabetin inanılmaz boyutlara ulaştığı bir yıl olarak hatırlanacağının altını çizdi.
"Şirketimiz de bu rekabetten olumsuz etkilenmiş ancak rekabetin ne tarafı ne de içinde olmuştur" diyen Koçak şunları söyledi; "Bundan birkaç yıl önce yabancıların sigorta sektörüne yoğun girişinin şirketler açısından iyi olacağı sanılmakta idi. Yabancı sermayeli şirketler, sektörün çehresini olumlu manada değiştiremedi. Bu süreç içinde yabancı sermayeli şirketler, teknik ve yönetsel anlamda sektöre artı değer sağlayamadılar. Bunun aksine, yabancı sermayeli şirketler ciddi bir pazar payı yarışına girdiler ve bu da rekabeti tırmandırarak sektörün kötü durumuna katkı sağladı."
Yabancıların girişi müşterilere yaradı
Yabancıların sektöre girişinden memnun olan tek kesimin müşteriler olduğunu iddia eden Koçak, "Çünkü hem fiyatlar çok düştü hem de şirketler hasar ödeme sürelerini iyice kısalttılar. Yani kazanan her halükarda müşteriler oldu. Fiyat indirerek yapılan aşırı rekabet, şirketimizi olduğu gibi karlılığı ön planda tutan diğer şirketleri de çok zorladı. Bu durum sektörden geçimini temin eden acentelerin gelirlerinin de azalmasına neden olmaktadır.
Acentelerin ortak söylemi " Geçen yıla göre daha fazla poliçe sattık ancak komisyon gelirlerimiz geçen yılın bile altında kaldı" dır . Bunun nedeni ortalama poliçe primlerinin gün geçtikçe düşmesi. Göz göre göre zarar edileceğini bilerek iş yapılmasıdır."diye konuştu.
Alarm zilleri 2 yıldır çalıyor
Sigorta sektörünün 2010 yılında teknik karlılık açısından son yılların en verimsiz yılını geçirdiğini söyleyen Koçak, enflasyonun üzerinde büyüme oranları gerçekleşmesine rağmen bu durumun karlılık oranlarına hiç yansımadığını belirtti. Sektörün karlılık anlamında 2010'un bir benzerini 2006 yılında yaşadığını ve 2007 yılında fiyatlardaki düzeltmeyle birlikte sektörün karlılık oranları çok iyi seviyelere yükseldiğini hatırlatan Koçak, "O yıldan sonra karlılık oranları sürekli düşmüştür. Teknik karlılık oranı 2008 yılında yüzde 4.4 iken 2009 yılında yüzde 1.36 seviyelerine gerilemiş ve 2010 yılının alarm zilleri o tarihte çalmaya başlamıştı. 2010 yılının ilk dokuz ay sonuçlarına göre sektörün teknik karlılık oranı yüzde -0,76. 2010 yıl sonu karlılık oranının nasıl gerçekleşeceğini kestirmek zor olmasa gerek" dedi.
Yeni yılda bir takım önlemler alınacak dahi olsa, kasko gibi bazı branşların sonuçlarının iyi olmayacağının tahmin edildiğini ifade eden Koçak, "Çünkü 2010 yılında verilen düşük fiyatların sonuçlarının, 2011 yılı bilançolarında da karşımıza zarar rakamı olarak çıkması yüksek ihtimal görünmektedir" şeklinde konuştu.
Sektör çok karlı bir seviyeye ulaşamayacak
Önümüzdeki dönemin sigorta sektörü için kolay geçmeyeceğini söyleyen Recep Koçak, "Belki piyasada kalabilmeyi başaranların pazar payları artacak ama sektör, çok karlı bir seviyeye ulaşamayacak. Bu durum özellikle yabancı yatırımcılar için can sıkıcı olacak. Karlılık için her anlamda ve her alanda segmentasyona gitmek kaçınılmaz olacak. Yani acente segmentasyonu, müşteri segmentasyonu gibi.
Bunu başarabilen şirketler rekabette daha avantajlı olacaklar ve bu durum şirketlerin sonuçlarına olumsuz katkı yapan müşterilerin işlerini zorlaştıracak. Sektördeki fiyat rekabetinin getirdiği yüksek zarar rakamları nedeniyle, önümüzdeki dönemde bazı şirketlerde sermayedar değişikliklerini de beraberinde getirecek, birleşmeler ve satın almalar olabilecektir" diye konuştu.
En güçlü yanlarımızdan biri acentelerimiz
Işık Sigorta olarak en güçlü yanlarından birinin acentelik yapıları olduğunu ifade eden Koçak, şirket yönetiminin kar merkezli yönetim felsefenin, acenteler tarafından desteklendiğini ve uygulandığı söyledi. "Her bir acentemiz kendisini Işık Sigorta ailesinin bir ferdi olarak görmekte ve şirketin kar elde etmesi durumunda, kendilerinin de daha fazla kazanacaklarını bilmektedirler."diyen Koçak, sözlerini şöyle sürdürdü; "Acentelerin yaptığı iyi işler sayesinde Işık Sigorta'nın kârlılık rakamları sektör ortalamasına göre çok daha iyi gerçekleşmektedir.
Işık Sigorta 2010 yılında 155 yeni acente tesis ederek Bank Asya, Albaraka Türk ve Türkiye Finans şubeleri hariç olmak üzere toplamda 571 acenteyle üretimini yapmaktadır. Işık Sigorta'nın üretiminin yüzde 75'i acente kanalıyla gerçekleştirilmekte ve acenteleri daha da desteklemek için 2011'de yeni planlar üzerinde durulmaktadır."
HSBC'ye yetki vermemiz kesin satış kararı değil
Sigorta sektöründeki tüm olumsuz gelişmelere rağmen, yabancıların ilgisi artmaya devam ettiğini söyleyen Recep Koçak, "Bunun en önemli nedeni, ülkemizde sigortacılığın GSMH'ye oranının yüzde 1,5 seviyelerinde olmasıdır. Oysa bu oran AB ülkelerinde yüzde 8'dir. Bu durum sektörün önemsenmesine neden olmakta ve sektörümüz yatırım yapılabilir bulunmaktadır. Sektörün yaşadığı pazar payı artırma amaçlı rekabetin içinde olmayan Işık Sigorta; teknik karlılığı, mali bünyesinin güçlü olması, sermaye ve acente yapısı ile yabancı sermayenin ilgi odağı haline gelmiş, şirketin ana hissedarı olan Asya Katılım Bankası da bu taleplere kayıtsız kalmayarak, gelebilecek tekliflere (ortaklık, işbirliği vs.) sıcak bakacağını belirtmiş ve bu konuda görüşmeler yapmak üzere HSBC' ye yetki vermiştir.
Tabi bu karar kesin satış anlamına gelmiyor. Beraber çalışabilecek uygun bir ortak ve beklentiyi karşılayacak bir değer gelmediği sürece hisse satışı düşünülmeyecektir. Zira şirketimizin teknik veya mali herhangi bir problemi bulunmamaktadır" diye konuştu.
Yeni ürün çıkarmada hızlı hareket ediyoruz
Işık Sigorta'nın satış kanallarının ihtiyaçları doğrultusunda, müşterilerine en kapsamlı poliçeleri sunduğunu ve yeni ürün çıkarmada hızlı hareket ettiğini belirten Recep Koçak, Türk sigorta sektöründe ilk defa uygulanmaya başlanan On-line DASK uygulamasının Işık Sigorta tarafından hayata geçirildiğini söyledi.
On-line DASK ile ülkemiz insanının Zorunlu Deprem Sigorta poliçesine en hızlı ve konforlu şekilde sahip olmasının hedeflendiğinin altını çizen Koçak, "Yeni ürünlerimiz arasında, şimdilik banka satış kanalı ile satışına başlanan Cüzdanım Poliçesi, yine aynı kanaldan satışı yapılan Ailem Poliçesi ve tüm satış kanalları tarafından satılabilen Acil Durum Sigorta Poliçesi bulunuyor"dedi.
İlköğretim okullarına yardım yapıyoruz
Işık Sigorta'nın 2010 yılında kurumsal sosyal sorumluluk projesi kapsamında, tanzim ettiği tüm zorunlu olmayan poliçeler için 100.000 adet çam fidanı diktiğinin altını çizen Recep Koçak, Dünya Orman Haftası etkinlikleri kapsamında Çevre ve Orman Bakanlığı, Denizli Valiliği ve Denizli Orman Bölge Müdürlüğü ile yürütülen ortak çalışma ile bu projeyi hayata geçirdiklerini bu anlamda da sektöre öncülük ettiklerini söyledi.
Sosyal sorumluluk projeleri kapsamında Işık Sigorta personelinin, her ay bir ilköğretim okuluna kırtasiye ve giyecek yardımı yaptığını belirten Işık Sigorta Genel Müdürü Recep Koçak, "Işık Sigorta, Türkçe'nin geliştirilmesi ve dünya dili olarak yaygınlaştırılması amacıyla, 2003 yılından beri gerçekleştirilen Türkçe Olimpiyatlarına sponsor olarak destek vermektedir" dedi.