Ölen 9 kişi de Türk
Adli Tıp Kurumu Başkanı, ölenlerden 8'inin Türk, 1'inin Türk asıllı ABD vatandaşı olduğunu açıkladı.
İSTANBUL- Adli Tıp Kurumu Başkanı, ölenlerden 8'inin Türk, 1'inin Türk asıllı ABD vatandaşı olduğunu açıkladı. Adli Tıp ön raporunda, hayatını kaybeden 9 kişiden birinin ateşli silahla yakın mesafeden vurulduğunu belirledi. Diğer vakaların durumu bir ay içinde netleşecek. Hayatını kaybeden 9 kişi için bugün Fatih Camii'nde öğle namazı kılınacak.
"Yaralılar ateşli silahla vurulmuş"
Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Metin Doğan, İsrail'den getirilen yaralıların genellikle göğüs, batın, kol ve bacaklarında ciddi yaralanmalar olduğunu belirterek, "Ağırlıklı olarak ateşli silah yaralanması söz konusu" dedi.
Doç. Dr. Doğan, hastane önünde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, hastaların sağlık durumlarının dün akşamdan itibaren tüm servisler tarafından değerlendirildiğini söyledi.
Gerekli tıbbi müdahalenin yapıldığını bildiren Doğan, yaralıların genellikle göğüs, batın, kol ve bacaklarında ciddi yaralanmalar olduğunu vurguladı. Doç. Dr. Doğan, "Ağırlık olarak ateşli silah yaralanması söz konusu" dedi.
Doç. Dr. Doğan, 3 yaralının tedavisinin yoğun bakımda sürdüğünü, diğer hastaların servislerde tedavi altında bulunduğunu belirterek, genel sağlık durumlarının ve morallerinin iyi olduğunu, birinci derecede yakınlarıyla görüştürüldüklerini ifade etti.
Yaralılardan 2'si Sağlık Bakanlığına ait ambulans uçakla, 17'si ise CASA tipi iki askeri uçakla Türkiye'ye getirildi. 466 yolcu ile 9 cenazeyi Türkiye'ye getiren THY'ye ait 3 uçak da kısa aralıklarla İstanbul Atatürk Havalimanı'na iniş yaptı.
Büyükelçi Çelikkol İstanbul'a geldi
Türkiye'nin Tel Aviv Büyükelçisi Oğuz Çelikkol, İstanbul'a geldi. THY'nin tarifeli uçağıyla Atatürk Havalimanı'na gelen Büyükelçi Çelikkol, gazetecilerin sorularını yanıtsız bıraktı. Oğuz Çelikkol'un buradan Ankara'ya gideceği öğrenildi. Büyükelçi, Tel Aviv'de son iki gün kalmasının sebebini de İsrail'deki tüm Türk vatandaşlarının Türkiye'ye gönderilmesi için yapılan müzakereleri yürütmek ve dün geceki operasyonun tamamlanmasını beklemek olarak gösterdi. Çelikkol, "Bunlar tamamlandıktan sonra, talimatlar gereğince istişarelerde bulunmak için geri geldim" diye konuştu.
Kayıp kişiler olduğu yolundaki haberlerin anımsatılması üzerine Çelikkol, bu konuda şu anda bir şey söyleyebilecek durumda olmadığını kaydetti.
Dün 490 kişi, 19 yaralı ve 9 cenazenin gönderildiğini söyleyen Çelikkol, incelemelerden sonra gerekli açıklamaların Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılacağını belirtti.
İki yaralının durumlarının ağır olması nedeniyle İsrail'de kaldığını söyleyen Çelikkol, "Uçtukları zaman hayati tehlikeyle karşılaşacakları bildirildi. Bunu heyetimizde olan doktorlar da onayladığı için, iki yaralı İsrail'de bırakıldı" diye konuştu.
Gönüllülerin bir bölümü önce ambulanslarla Adli Tıp Kurumu'na giriş yaptı. Gönüllülerin büyük bölümü de daha sonra çok sayıda İETT otobüsüyle kuruma getirildi.
İsrail'den gelen gönüllüler, sağlık kontrolünün ardından yakınlarıyla görüşecek.
Yaralılar ise Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi altına alındı.
Gönüllüleri Arınç karşıladı
Gönüllüleri, Atatürk Havalimanı'nda Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile diğer ilgililer karşıladı.
THY'ye ait 3 uçakla gelen 466 gönüllüyle birlikte, onlara yardımcı olmak amacıyla İsrail'e giden 4 milletvekili de Atatürk Havalimanı'na geldi.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Arınç, TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, Nusret Bayraktar, Ali Bayramoğlu ve Murat Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu bazı milletvekilleri, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Merkez Valisi Hüseyin Çapkın, Atatürk Havalimanı Mülki İdare Amiri Mehmet Ali Ulutaş ve diğer görevliler, Devlet Konukevi yakınındaki aprona park eden uçaklara giderek, gelen gönüllüleri karşıladı.
Gönüllüler, THY'ye ait ''Adıyaman'', ''Anadolu'' ve ''Kütahya'' uçaklarıyla İstanbul'a geldi.
''Anadolu'' uçağına binen Bülent Arınç, yaralılara acil şifalar diledi, gönüllülere de ''Hoş geldiniz'' dedi.
Arınç: Diplomasi alanında gerekenler yapıldı
Arınç, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde gazetecilere yaptığı açıklamada, yardım gemilerine İsrail Hava Kuvvetleri'nin sabaha karşı saat 04.00'te inerek, tamamen haksız ve hukuka aykırı, uluslararası hukuku da hiçe sayan bir katliam yaptıklarını söyledi.
Bülent Arınç, bu davranışın bir korsanlık olduğunu vurgulayarak, ''Bunun hiçbir uluslararası hukukta ismini bulamazsınız'' dedi.
Diplomasi alanında yapılması gereken her şeyin yapıldığını, başta BM Güvenlik Konseyi olmak üzere tüm uluslararası kuruluşları harekete geçirdiklerini vurgulayan Arınç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun İsrail'in yaptığı saldırının ne anlama geldiğini tüm dünyaya duyurmaya çalıştığını kaydetti.
"Girişimler başlatıldı"
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Diplomasi başarıyla sonuçlanmıştır şu an için, ama İsrail'in yaptığı bu cinayetlerin karşılığı mutlaka hukuk içerisinde sorulacaktır. Bildiğiniz gibi Cenevre'de bulunan Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komitesi de bu olayı ciddi biçimde soruşturmaya, suçluların cezalandırılmasına ve bunun için bir oluşum meydana getirilmesine karar vermiştir. Güvenlik Konseyi, Türkiye'nin talebi üzerine acil toplantı yapmış ve sayın Dışişleri Bakanımızın konuşmaları herkes tarafından izlenmiştir ve tarihinde ilk kez oy birliğiyle bir kınama kararı alınmıştır. Bu kınama kararını takiben yine İsrail hakkında bir yaptırım kararı alınması için de çalışmalar devam etmektedir.''
İslam Konferansı Örgütü'nün önümüzdeki günlerde olağanüstü toplantıya çağrıldığını belirten Arınç, Avrupa Birliği'nden, NATO Konseyinden gelen, temaslar sonucu elde edilen pek çok bildiri ve açıklamada da İsrail'in bu barbarlığının alenen kınandığını bildirdi.
Bülent Arınç, ''Ceza hukuku bakımından, uluslararası hukuk bakımından hem bu olayın takip edilmesi hem de mağdurların haklarını alabilmesi için Adalet Bakanlığımız tarafından da gerekli girişimler başlatılmıştır'' dedi.
Arınç, 2-3 yaralının, uçağa binmelerine müsaade edilemeyecek tedavi uygulandığı için orada kaldıklarını, ancak diğer yaralıların tamamının Türkiye'ye geldiğini kaydetti.
"24 saat süre verildi"
Bir gazetecinin ''Uçağın kalkması biraz zaman aldı. Türkiye'nin bu süreci hızlandırmak için İsrail'e gece yarısına kadar süre verdiği doğru mu?'' sorusuna Arınç, ''Doğru'' yanıtını verdi. Arınç, şöyle devam etti:
''Uçaklarımız, uçuş izni aldıktan sonra Tel Aviv'e gittiler. Oradaki yolcuların tamamını almak üzere hazır beklediler. Dışişleri Bakanlığımız tarafından BM Güvenlik Konseyinin toplandığı saatlerde yaralıların, ölülerin ve gönüllülerin tamamının Türkiye'ye intikali açısından, yabancı ülkelerden katılanlar kendi ülkelerine dönebilirlerdi ama tümünün Türkiye üzerinden dönmesi açısından İsrail'e 24 saatlik bir mühlet verilmiştir ve bu mühlet dolmadan bu iş gerçekleşmiştir.''
"Testler yapılacak"
Bir gazetecinin, gönüllülerin Adli Tıp'a götürülüp götürülmeyeceğine ilişkin sorusu üzerine de Arınç, şöyle konuştu:
''Adli Tıp'ta gruplar halinde gelen yolcularımızı bekleyen sağlık ekipleri bulunmaktadır. Kendileriyle mülakat da yapılacaktır, bazı testler de yapılacaktır. Hem bizim açımızdan ihtiyaç duyulmuştur hem uluslararası hukuk içinde haklarımızın aranması ve bu haklar aranırken de bazı delillere ihtiyaç duyulması sebebiyle bu yola gidilmektedir.''
@page@
"Yaralılar ve aileleri için bir kat ayrıldı"
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde, yaralıların durumuna ilişkin basın mensuplarına bilgi verdi.
Akdağ, iki yaralının Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavisine başlandığını bildirdi.
Akdağ, hastanede bu yaralılar için özel bir kat ayrıldığını belirterek, ''Bu yaralı kardeşlerimizin aileleri, yakınları hastanedeler. Onların da uygun şartlarda misafir edilmeleri, hastalarla ilgili bilgi almaları için gerekli tedbirleri almış durumdayız'' dedi.
Atatürk Eğitim Hastanesi'nde bulunan İrlanda vatandaşı olan yaralıyla ilgili olarak İrlanda Büyükelçiliği Müsteşarı'nın bilgi aldığını söyleyen Akdağ, yaralıların durumuna ilişkin basının düzenli olarak bilgilendirileceğini de ifade etti.
"Sağlıklı bilgi alamıyoruz"
Bakan Akdağ, ''Maalesef İsrail tarafından doğru ve sağlıklı bilgi alamıyoruz. Tıpkı saldırı hususundaki hukuksuzlukları gibi, bu hastaların, yaralıların tedavileriyle ilgili detaylı dosyalarını alabilmiş değiliz. Dolayısıyla burada sanki sıfırdan bir hastayı kabul etmiş gibi hastanede bütün incelemeler tamamlanacak ve tedaviler de bu şekilde devam edecek'' diye konuştu.
Bir Türk vatandaşıyla uyruğu henüz belirlenemeyen bir yaralıyı, durumları nakle müsait olmadığı için İsrail'de bıraktıklarını anlatan Akdağ, ''Ancak onları da İsrail'deki büyükelçilik görevlilerimiz yakından takip ediyorlar. Nakli mümkün olduğunda onları da Türkiye'ye getireceğiz'' dedi.
Bakan Akdağ, ''Ambulans uçakların neden dünden beri İsrail'de bekletildiğinin'' sorulması üzerine de, ''Açıkçası yaralıların alınması hükümetimizin kararlılığıyla olmuştur. Mükemmel ve gerekli işbirliğini karşı taraftan gördüğümüzü söyleyemem. Bu kararlılıkla ancak yaralıları Türkiye getirmiş olduk. Kaldı ki uluslararası sularda böylesine bir müdahaleyi yapan, masum, silahsız insanlara ateş açan bir yönetimin başka türlü bir yaklaşım göstermesini bekleyemezdik'' karşılığını verdi.
''Gelen yaralılardan birinde kanserojen maddeye rastlandığı'' iddiasının hatırlatılması üzerine ise Bakan Akdağ, bu iddiaya ilişkin bir şey söyleyemeyeceğini, ancak yaralıların çok yönlü gerekli tıbbi değerlendirmeye tabi tutulacağını belirtti.
Akdağ, yardım gemileriyle Gazze'ye yardıma koşmak ümidi içerisinde olan insanların, aslında bir zulme uğradıklarını belirterek, ''İnsanlığa da bir ders vermiş oldular'' dedi.
"Hiç kimseyi başkasının merhametine terk etmeyiz"
Hastaneye gelen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'ye henüz getirilemeyen Ahmet Aydan Bekar'ın yakınlarıyla görüştü.
Davutoğlu Bekar'ın yakınlarına endişelenmemeleri gerektiğini belirterek ''Sakın şöyle düşünmeyin, 'yad elde başkalarının elinde' diye düşünmeyin. Büyükelçilik görevlimiz başında bekliyor. Doktorumuz da orada bekliyor. Hiç kimseyi başkasının merhametine terk etmeyiz'' dedi.
Davutoğlu bir gazetecinin, ''Orada kalmaları ne kadar sürer?'' sorusu üzerine, yaralıların orada kalmayacağını ifade ederek, ''Bir hastamız sağlık gerekçesiyle orada kaldı. Diğer hepsi geldi. Bütün yolcular uçtu. İsrail'de hiç kimse kalmadı. Sadece bizim vatandaşımız değil, diğer ülkelerin vatandaşlarını da aldık. Hepsi geldi'' diye konuştu.
"Moraller yüksek"
Davutoğlu, yaralıları tedavi altına alındıkları Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde ziyaret etti.
Ziyaretin ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Davutoğlu, yaralı olmayan vatandaşların 3 uçakla İstanbul'a gittiğini hatırlatarak ''Biz zaten 24 saat içinde vatandaşlarımızın hepsinin ülkemize dönmesini talep etmiştik. Bu vatandaşlarımız, bu süre dolmadan, İsrail'i terk etmiş oldular ve ülkemize intikal ettiler'' dedi.
İstanbul'a yaralı olmayan 470 yolcu gittiğini bildiren Davutoğlu, bu kişilerden 4'ünün Türkiye'den İsrail'e giden resmi heyet, 466'sının ise sivil vatandaşlar olduğunu söyledi.
Davutoğlu, İstanbul'a gidenler arasında 50-55 civarında da yabancı yolcu olduğunu bildirdi.
Yaralıların en iyi şekilde tedavi göreceklerini belirten Davutoğlu, ''Moralleri çok yüksek. Sağlık durumları daha da iyi olacak. İnşallah sağ salim en kısa zamanda yuvalarına kavuşacaklar'' diye konuştu.
"Sonuna kadar takip edeceğiz"
Ziyaretin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Davutoğlu, bir gazetecinin, hastane önünde bekleyenlerden bazılarının, yakınlarının gelmediğini belirttiklerini söylemesi üzerine, Telaviv'deki havaalanından hareket ederken ambulans uçakla gelmesi gereken yaralıların özel uçaklarla getirildiğini söyledi.
Hafif yaralı ya da yaralı olmayan bazı kişilerin İstanbul'a giden diğer 3 uçakta olabileceğini kaydeden Davutoğlu, ''Dolayısıyla şu anda bu anlamda telaş etmenin bir gereği yok'' dedi.
Bugün bir grubun da Ürdün üzerinden çıkış yaptığını, bazı vatandaşların da bu grup içinde olabileceğini ve onları da tetkik edeceklerini bildiren Davutoğlu, ''Bir tek vatandaşımızın dahi oralarda kalmaması için bütün kurumlarımızla seferber haldeyiz. Bütün vatandaşlarımız müsterih olsunlar. Sonuna kadar bunları takip edeceğiz'' diye konuştu.
"Adli bir süreç başlayabilir"
Davutoğlu, bir başka gazetecinin ''Türkiye'de de bir adli süreç başlayak mı?'' şeklindeki sorusu üzerine ''Başlayabilir. Onu değerlendireceğiz. Tabii öncelikle bu ifadelerin alınması ve bunların delillendirilmesi lazım. Zaten soruşturma komisyonunu da bunun için talep ediyoruz'' dedi.
Davutoğlu, yeni yardım gemilerinin Gazze'ye ulaşmak istemesi halinde Türkiye'nin ne yapacağının sorulması üzerine ise, şunları söyledi:
''Artık ümit ediyoruz ki; bütün uluslararası toplumun böylesine bir faciayı katliamı, barbarca saldırıyı gördükten sonra eğer Gazze'deki abluka devam edecekse bu hepimiz için yüz karasıdır. Yeni yardım gemilerinin Gazze açıklarına gitmesinden daha önce düşünmemiz gereken şey bu ablukanın kalkmasıdır.''
Başhekim Doğan: Hayati tehlikesi olanlar var
Toplam 19 yaralının hastaneye ulaştığını anlatan Hastane Başhekimi Metin Doğan yaptığı, Almahdi Al Haradi ve İmdat Avli'nin dışındaki 17 yaralının isimlerini şöyle sıraladı:
''Ekrem Küçükköse, Fatih Kavaktar, Mustafa Bakırhan, Adem Bakıcı, Muhyiddin Yıldırım, Erkan Bayfidan, Suat Çoşmaz, Sadettin Furkan, Murat Taşkın, Osman Çalık, Mehmet Yıldırım, İsmail Yeşildağ, Abdulhamit Ateş, Muharrem Güneş, Reveha Gümrükçü, Kenan Akçil, Canip Tunç.''
Şu anda hastalardan İmdat Avli, Ekrem Küçükköse ve Fatih Kavaktar'ın yoğun bakımda tedavi gördüğünü ifade eden Doğan, ''Diğer hastaların durumu genel cerrahi, ortopedi, beyin cerrahi, kulak burun boğaz, plastik cerrahi ve göğüs cerrahisi bölümlerince takip edilmektedir. Geçirmiş olduğu ciddi yaralanmalara rağmen hastaların genel durumu 'iyi' diyebileceğimiz bir pozisyonda'' diye konuştu.
Hastaların her birinin çok ciddi yaralanma geçirdiğini vurgulayan Doğan, bu nedenle şu anda durumlarına ilişkin net bir şey söylemenin doğru olmayacağını belirtirken, ''Hayati tehlikesi olanlar var'' dedi.
Belli aralıklarla hastaların durumlarına ilişkin bilgilendirme yapacaklarına işaret eden Doğan, hastaların hemen hepsinin ateşli silahla yaralandığını dile getirdi.
İfadeler alınacak
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, saldırısında yaralanan Türk vatandaşlarının ifadelerini almaya başladı.