ODTÜ Rektörlüğü'nden açıklama
ODTÜ arazisindeki yol çalışmalarının yasal sürecin tamamlanmadan yapıldığını belirten ODTÜ Rektörlüğü yasal girişimlere başvuracaklarını bildirdi.
ANKARA - ODTÜ Rektörlüğü, Ankara Büyükşehir Belediyesi ekiplerinin, Koruma Amaçlı İmar Planına ilişkin yasal sürecin tamamlanmasına izin vermeden ODTÜ arazisine girdiğini ileri sürerek konuya ilişkin yasal girişimlerde bulunulacağını bildirdi.
ODTÜ Rektörlüğünden yapılan yazılan açıklamada, ODTÜ Koruma Amaçlı İmar Planı'nın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylandığı hatırlatarak, onayın 2 Ekim'de Bakanlık tarafından ilgili kurumlara bildirildiği ancak faks yazısı ekinde olması gereken onaylı planların, üniversiteye 11 Ekim'de teslim edildiği öne sürüldü.
Onay aşamasında Bakanlık tarafından ODTÜ'nün önerdiği planda bazı değişiklikler yapıldığının görüldüğünü iddia edilen açıklamada, ODTÜ'nün 4 Ekim'de askıya çıkan plana itirazlarını, bir aylık sürenin sonu olan 4 Kasım'a kadar Bakanlığa iletileceği ifade edildi.
ODTÜ olarak 11 Ekim'de Bakanlık, Belediye ve devlet yetkililerine, plan kararlarına itirazlarının olacağının ve itiraz süresi içinde geriye dönüşü mümkün olmayan herhangi bir işlem yapılmaması gerektiğinin iletildiği belirtilen açıklamada, Ankara Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkan Vekili ile İmar ve Şehircilik Daire Başkanı'nın da üniversiteyle görüşmeden bir işlem başlatmayacaklarını söyledikleri ileri sürüldü.
Yasal askı ve itiraz süreçleri tamamlanmadan herhangi bir işleme onaylarının olmadığının, Büyükşehir Belediyesine de aynı gün yazıyla bildirildiği kaydedilen açıklamada, "Bu görüşme ve yazışmalara rağmen askı ve itiraz sürelerinin dolması beklenmeksizin, 18 Ekim Cuma günü ani bir gece operasyonu yapılmıştır. Ankara Büyükşehir Belediyesine ait inşaat makineleri, inşaat ekipleri ile çok sayıda belediye personeli, 18 Ekim 2013 Cuma gecesi saat 21.15 civarında izin almadan ve yerleşke çitlerini yıkarak 100. Yıl Semti Öğretmenler Bulvarı bölgesinden üniversite arazisine girmiştir.
Özel güvenlik yetkililerinin, ekipleri üniversite arazisine izinsiz giriş yapılamayacağı yönünde uyardığı ve engellemeye çalıştığının vurgulandığı açıklmada buna rağmen çok sayıda kamyon, inşaat makinası ve Belediye personelinin izinsiz olarak yerleşkeye girdiği ileri sürüldü.
Durumun 10 Nisan Polis Merkezi’ne birkaç kez telefonla bildirildiği belirtilen açıklamada, inşaatın ve ağaç kaldırma işleminin engellenmesi için yazılı olarak da başvurulduğu ancak polis merkezi yetkililerinin bir önlem almadığı ve yazılı başvuruyu da kabul etmediği savunuldu. Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Yapılan müdahalenin, yasal olmadığı eş zamanlı olarak Belediye İnşaat Ekip Şefine de bildirilmiş, bu kişinin de yazılı tebligatı almayı reddettiği tutanak altına alınmıştır. Ankara Büyükşehir Belediyesi ekiplerinin faaliyetlerinin durdurulması için Ankara Valiliğine, İl Emniyet Müdürlüğüne ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına yazılı olarak başvurulmuştur. Ayrıca Ankara Valisi ile telefonda görüşülerek durum aktarılmış ve yapılan müdahalenin sona erdirilmesi istenmiştir. Ancak belediye ekiplerinin faaliyetleri sabah 06.30’a kadar sürmüştür.
19 Ekim sabahı yapılan incelemede ODTÜ arazisi içinde kalan güzergahın tamamıyla açıldığı ve güzergah üzerindeki tüm ağaçların kaldırıldığı tespit edilmiştir. Nakledilmesi gereken 600’den fazla çam ağacının da içinde bulunduğu yaklaşık 3 bin ağacın ne şekilde kaldırıldığı konusunda tarafımıza bilgi verilmemiştir. Ancak bir gecede 600 ağacın nakledilmesi mümkün değildir."
ODTÜ'nün, Anadolu Bulvarı'nın devamı olan yol konusunun yasal ve meşru zeminde çözümü için katkı sağladığı ve bu yönde iyi niyetle hareket ettiği belirtilen açıklamada, "Buna karşılık, Koruma Amaçlı İmar Planına ilişkin yasal sürecin tamamlanmasına izin vermeden ODTÜ arazisine gece saatlerinde bir baskın şeklinde girilmiş, meşru olmayan fiili bir müdahale ile inşaat başlatılmış ve mülkiyeti üniversiteye ait olan ağaçlar yasal süreç izlenmeksizin kaldırılmıştır. Üniversitemiz, bilgisi ve izni olmaksızın yapılan bu müdahale ile ilgili gerekli tüm yasal girişimlerde bulunacaktır. Üniversite olarak, iyi niyet ve sorumlu kamu yönetimi anlayışıyla bağdaşmayan bu tutumu kabul edilemez olarak görüyor ve şiddetle kınıyoruz" ifadelerine yer verildi.