Navlun cezası ihracatçıyı pazardan uzaklaştırıyor
İhracatçılar, CIF yerine, ürünün çıkış limanında alıcıya teslim edildiği FOB teslimde, ihracatçının pazarla bağının zayıfladığına, navlun ve sigorta bedelinin dışarıya gittiğine dikkati çekti.
Talip AKTAŞ
İSTANBUL - Maliye Bakanlığı'nın ihracatta geriye dönük olarak başlattığı navlun vergisi soruşturması ve vergi tahsilatı için bu kapsamda acenteler yerine ihracatçıya yönelmesi, ihracatçıyı pazardan uzaklaştırıyor.
Maliye'nin son dönemde acentelerden tahsil edemediği navlun vergisini ihracatçıdan talep etmesi nedeniyle, deniz taşımacılığını yoğun olarak kullanan özellikle çimento ve demir çelik sektöründeki ihracatçı firmaların CIF yerine FOB teslime yönelmelerinin, ihracatta ciddi pazar kaybı yarattığı uyarıları dile getiriliyor.
CIF yerine, ürünün çıkış limanında alıcıya teslim edildiği FOB teslimde, ihracatçının pazarla bağının zayıfladığına, navlun ve sigorta bedelinin dışarıya gittiğine dikkati çeken ihracatçılar, bu durumun Türkiye'nin toplam döviz gelirlerine olumsuz de etkide bulunacağını belirtiyorlar.
Orta Anadolu Çimento ve Toprak Ürünleri Yönetim Kurulu Başkanı ve TİM Yönetim Kurulu Üyesi Ali Özinönü, DÜNYA'ya yaptığı açıklamada, uzun süredir takipçisi oldukları bu sorunun çözümü konusunda şimdiye kadar herhangi bir ilerleme sağlanamadığını söyledi.
"Uygulama, ülke ihracatına zarar veriyor"
Maliye uzmanlarının, günümüzdeki ticaret koşullarında herhangi bir haklı gerekçesi bulunmayan tartışmalı yasa hükmünü işleterek ihracatçıları yüklü miktarda vergi cezalarıyla karşı karşıya bıraktığını kaydeden Özinönü şunları söyledi:
"55 yıldır var olan, fakat içeriğindeki karmaşıklıklardan dolayı yıllardır kısmen ya da hiç uygulanmayan bu yasanın yeniden düzenlenerek günümüz ekonomik koşullarına uygun hale getirilmeden mevcut hali ile uygulanmaya çalışılması, yalnızca çimento sektörüne değil ülkemiz ihracatına zarar vermekte ve rekabet etmekte olduğumuz ülkeler karşısında bizleri zor ve zayıf bir durumda bırakmaktadır. Ayrıca çifte verginin önlenmesi anlaşmaları gereği anılan vergiyi ödemeyecek şirketlerin bu istisna için ibraz etmeleri gereken belgelerin neler olduğu hususunda hiçbir yasa veya yönetmelik mevcut olmayıp, her bir acenta kendilerine göre farklı uygulamalar yapmaktadırlar. Vergi daireleri de kendilerinden istenen muktezalara yanıt vermemektedirler. Sorunun Maliye Bakanlığı nezdinde acilen çözümünü bekliyoruz."
Ali Özinönü, konunun vergi hukuku boyutunun yanı sıra, ticari boyutunun da göz önünde bulundurulması gerektiğine işaret ederek, "Uygulamayla, bin bir güçlükle ve son derece düşük kar marjları ile ihracat yapmaya ve bu sayede ekonomik krize rağmen istihdam kaybına neden olmadan ayakta durmaya çalışan ihracatçı kuruluşlarımıza, hiçbir taksiratı olmamasına rağmen haksız şekilde büyük bir darbe vurulmaktadır" diye konuştu.
'Denetim elemanları yasayı kendince yorumluyor'
Konuyu vergi hukuku açısından değerlendiren vergi uzmanları ise, halen dünyada çok az sayıdaki ülkenin mevzuatında "navlun vergisi"nin bulunduğunu, bununla birlikte bu vergiden ihracatçının muhatap ve sorumlu tutulmadığına işaret ediyorlar. Uygulamaya dayanak oluşturan Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 28. Maddesi'ndeki "kazanç ve iratları yabancı kurumlara sağlayanlar" ifadesinin ihracata konu işlemler için yanlış yorumlandığını iddiasını dile getiren uzmanlar, vergi denetim elemanlarının yasa hükmünü kendilerince yorumladıklarını görüşünü savunuyorlar.
Edinilen bilgilere göre, halen bir ihracatçı firmaya Maliye tarafından bu uygulama kapsamında 9 milyon TL vergi cezası tahakkuk ettirilmiş, ayrıca iki büyük demir çelik ihracatçısı firma ile bir başka çimento ihracatçısında da inceleme yapılmış durumda.