Nakliyede 'Trieste' kardeşliği

Önder BARLAS

TRİESTE - Bir tarafta nakliye sektörünün çatı kuruluşu olan Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND), diğer tarafta Türkiye Ro-Ro taşımacılığından aldığı yüzde 85'e yakın payla deniz taşımacılığının lideri konumundaki şirket UN Ro-Ro. Uzun bir süredir anlaşmazlık içinde olan ve davaları devam eden bu iki kurum barışma noktasına geldi. Barışmanın ilk adımları ise İtalya Trieste'de atıldı. İtalyanlar'ın çıkardığı zorlukları aşmak için birlikte hareket etmeye başlayan iki kurum geçen hafta sonu da Trieste Valisi ile biraraya geldi ve sorunların çözümü konusunda validen destek istedi.

Edinilen bilgiye göre İtalya tarafı, özellikle ikili geçiş belgesi ve transit geçiş belgesi verme noktasında yükümlüklerini yerine getirmekten kaçınıyor ve iki kurumun kavgalı olduğu dönemde de bunu çok iyi kullanıyordu. İtalyanlar, yükümlülüklerini yerine getirmemenin gerekçesi olarak; UND'ye 'UN Ro-Ro senin söylediğini aksini söylüyor' UN Ro-Ro'ya da 'UND senin söylediğinin aksini söylüyor' diyordu. Görüşmenin detayları daha sonra Türkiye'nin Roma Büyükelçisi Hakkı Akil'e iletildi.

'2023 hedefi için yatırıma hazırız'

UND tarafından 1994'te kurulan ve 2007'de 910 milyon euro bedelle uluslararası yatırım fonu şirketi Kohlberg Kravis&Roberts (KKR) tarafından satın alınan UN Ro-Ro İşletmeleri AŞ yetkilileri ise hem bu birlikteliği göstermek, hem sektör hem de kendileri hakkında bilgi vermek için Trieste'ye bir basın gezisi düzenledi.

Denizyolu ile taşımacılığın giderek daha fazla öneme sahip olacağını savunan UN Ro-Ro CEO'su Sedat Gümüşoğlu da "Şu anda 11'i UN Ro-Ro'ya ait olmak üzere ve ikisi de kiralık toplam 13 Ro-Ro gemisiyle hizmet veriyoruz. Filomuzun ortalama yaşı da 4.5. Artan ticareti yakından izliyoruz. Türkiye'nin yeni ihracat haritasına göre yeni hatlar da planlıyoruz. Şu anki mevcut durumla Türkiye'nin 2023 yılı için koyduğu 1.2 trilyon dolarlık dış ticaret hedefine ulaşması mümkün görünmüyor.

En azından ticari malların taşınması için yeni hatlar ve yeni yatırımlar gerekli. Biz UN Ro-Ro olarak bu hedefe ulaşılmasına katkı yapmak üzere her türlü yatırımı yapmaya hazırız" dedi. Yeni gemi yatırımları olacağını belirten Gümüşoğlu, "Ancak yeni bir gemi yatırımının 2012 sonundan önce gerçekleşmeyeceğini düşünüyoruz" diye konuştu.

200 milyon euro ciro

Halen İtalya'nın Trieste Limanı ile Fransa'nın Toulon Limanı'na seferler düzenlediklerini ve Türkiye'nin Ro-Ro ile yaptığı ticaretten aldıkları yüzde 85'e yakın payla sektörün lideri olduklarını söyleyen Gümüşoğlu, UN Ro-Ro olarak 2007'den bu yana sadece yeni gemi olmak üzere 200 milyon euronun üzerinde bir yatırım yaptıklarını belirterek, 2011 ciro hedeflerinin de 200 milyon euro olduğunu kaydetti.

Avrupa'nın Türkiye'nin ihracatında yüzde 50 gibi önemli bir paya sahip olduğunu belirten Gümüşoğlu, "Avrupa'ya yapılan ihracatın yaklaşık yüzde 50'si deniz yoluyla yapılıyor. Karayolunun payı hala yüzde 50'lerin biraz üzerinde. Biz toplam ihracatta deniz yolunun payının daha artmasını ve ağırlıklı hale gelmesini hedefliyoruz. Zaten ihracattaki artış ile deniz yolundan yapılan taşımalar arasında doğrudan bir ilişki var. 2007 yılında ihracatın en iyi olduğu zamanda 220 bin araç taşımıştık. Krizde bu sayı 180 binlere kadar düşmüştü. 2010'da yeniden yükselişe geçtik ve yılda 200 bin araç taşıdık. İlk dört ayda Avrupa'ya ihracat yüzde 17 artarken, bizim taşıdığımız araç sayısı yüzde 30 arttı. 2011 sonunda yıllık 240 bin araca ulaşacağımızı tahmin ediyoruz" dedi.

Denizyoluyla taşımanın avantajlarını da aktaran Gümüşoğlu, "UN Ro-Ro olarak İstanbul-Trieste hattında tur başına navlun olarak bin 470 euro alıyoruz. Aynı mesafe karayolu ile alınsa 300-400 euro daha fazla maliyetli oluyor. Araçların yıpranması, çevre ve doğaya verilen olumsuz etkiler, araçların geçtiği ülkelerin geçiş kısıtlamaları ve sürücülerin yorgunlukları gibi faktörleri dikkate aldığımızda Ro-Ro'nun her durumda büyük avantaj getirdiği açık. Bugün yatırım ömrü altı yıl olan bir çekici sadece karadan Almanya'ya çalışırsa, altı yılın sonunda 550 bin kilometre yol kat etmiş olurken, sadece denizden Almanya'ya çalışan bir çekici altı senenin sonunda 200 bin gibi neredeyse üçte biri oranında yol kat etmiş oluyor" dedi.

Trieste, Avrupa'nın kapısı

UN Ro-Ro'nun mevcut hatlarındaki Ro-Ro taşımalarının yüzde 70'inin Trieste'ye, yüzde 30'unun da Toulon'a yapıldığını belirten Gümüşoğlu "Trieste bizim Avrupa'ya ihracatlarda çok önemli bir merkez oldu. Trieste yaklaşık 250 bin nüfusa sahip. Buradaki en büyük ekonomik faaliyet liman. Limanın yarattığı istihdam yaklaşık olarak 15 bin kişi. Genel kargonun yüzde 50'si UN Ro-Ro tarafından taşınıyor. Trieste Avrupa'nın da önemli bir aktarma merkezi. Almanya ve Avusturya'nın ham petrolü de bu kanaldan taşınıyor. Trieste bir anlamda bir Türk şehri haline geldi. Her yıl binlerce Türk sürücü buraya geliyor. Tüm liman sürekli Türk TIR'larıyla dolu.

Trieste Üniversitesi'nden akademisyen Vittorio Torbianelli'nin 2007'de yaptığı bir araştırmaya göre Türkiye'den gelen Ro-Ro trafiğinin Trieste'de yarattığı yıllık ekonomik aktivite 80 milyon euro. Biz bu kente daha fazla yatırım yapmaya devam edeceğiz. Trieste Valisi ile burada bir araya geldik. Onlar da bu artan ilgi ve trafikten çok memnunlar" dedi.

Köstence hattı geliyor

İstanbul'dan Romanya'nın Köstence limanına yeni bir hat açma sürecinde olduklarını söyleyen Gümüşoğlu, Köstence hattıyla Romanya'nın yanı sıra, Moldova, Beyaz Rusya, Ukrayna ve Polonya'ya giden ya da bu ülkelerden Türkiye'ye gelen araçların yararlanabileceğini belirtti.

Gümüşoğlu, "Romanya'da açılacak Pendik-Köstence hattında haftada üç seferle yılda 30 bin araç taşımayı hedefliyoruz. Biz bu hat boyunca önemli bir potansiyel görüyoruz. Pendik-Köstence hattı sayesinde biz aslında Trieste ve Toulon hattını da birbirine bağlamış olacağız. Örneğin Ukrayna'ya giden ya da o bölgeden gelen bir treyler Pendik limanı üzerinden Trieste veya Toulan'a gidebilecek" dedi.

Tur operatörü gibi oldu

Ro-Ro taşımacılığı sayesinde sürücülerin günlerce ülkeler arası yolları aşmak zorunda kalmadığını vurgulayan Gümüşoğlu "UN Ro-Ro olarak dört şapkamız var. Hem gemi sahibiyiz, hem hat işletmecisiyiz, hem liman işletmecisiyiz, hem de yolcu taşıma fonksiyonuna sahibiz. İhracat yükleri treyler veya komple araçlarla Ro-Ro gemilerimizle taşınırken, araç sürücülerini uçakla Trieste'ye ulaştırıyoruz. Buradan da sürücüler yüklerini treylerle Avrupa'ya karayolu ya da demiryolu ile taşıyorlar.

Her yıl 200 bin kadar sürücüyü havayoluyla ve gemilerimizle İstanbul-Trieste arasında karşılıklı taşıyoruz. Slovenya'nın milli havayolu Air Adria ile çok iyi bir işbirliğimiz var. Yılda karşılıklı bin 300'e yakın uçak kaldırıyoruz. Bir anlamda büyük bir tur operatörü gibi çalışıyoruz. Ayrıca hem deniz hem hava hem de demiryolunu birlikte en iyi kullanan bir kuruluş olarak UN Ro-Ro 2005 yılında geçen yıl Avrupa İntermodal ödülünü aldı" dedi.

Büyükelçilikte nikah yasak

Trieste'ye düzenlenen basın gezisinin bir diğer konuğu ise Türkiye'nin Roma Büyükelçisi Hakkı Akil'di. Türkiye'nin İtalya ile ticaretinin 14 milyar euro olduğunu ve Türkiye'nin bu ticarette 2 milyar euro açık verdiği belirten Akil, İtalyan firmaların Türkiye'de yatırım yapmak istediklerini söyledi. Ancak Akil, bu firmaların kimler olduğunu söylemedi. Roma Büyükelçiliği'ne 20 Ocak 2011'de atandığını belirten Akil, Büyükelçilikte artık nikah kıyılmadığını söyledi.

Akil, "Sanırım daha önce Okan Bayülgen nikahını Roma Büyükelçiliği'nde kıymış. Artık insanlar Roma'ya hususi olarak nikah kıydırmak için gelmeye başlamıştı. Bu durum rahatsız edici boyutlara ulaşmıştı. Onun için Roma Büyükelçiliği'nde nikah kıyılması yasaklandı. Sanırım benzer bir durum Paris için de geçerli ya da geçerli olacak" diye konuştu.