MÜSİAD'dan 'enflasyon düzeltmesi' kararına destek, vergi için yeni talep

Geçen yıl itibariyle cirosu 50 milyon liranın altında kalan işletmelerin enflasyon düzeltmesi kapsamı dışında bırakılması iş dünyası tarafından olumlu karşılandı. Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Mahmut Asmalı, kararın küçük işletmeler adına memnuniyet verici olduğunu ifade etti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bu yıl uygulanan enflasyon muhasebesinde değişikliğe gidildiğini duyurdu. Buna göre 2023 yılı sonu itibarıyla cirosu 50 milyon liranın altında olan işletmeler 2024 yılı ikinci ve üçüncü geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yapmayacak. Bu karar yaklaşık 1,5 milyon mükellefi ilgilendiriyor.

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Mahmut Asmalı, enflasyon düzeltmesindeki yeni kararı değerlendirdi.

Asmalı, "2023 yılı itibarıyla cirosu 50 milyon liranın altında kalan işletmelerimizin enflasyon düzeltmesi kapsamının dışında bırakılması, ekonomimizin lokomotifi durumunda olan küçük işletmelerimiz adına oldukça memnuniyet verici bir gelişme olmuştur." dedi.

Asmalı, bunun için başta Bakan Şimşek olmak üzere bütün ekonomi yönetimine teşekkürlerini sunduklarını söyledi. 

Vergi talebi

Bununla birlikte enflasyon düzenlemesinin, ekonomik büyüme ve istikrar üzerinde olumsuz etkilere yol açma noktasında yüksek risk taşıdığının göz önünde bulundurulması gerektiğini belirten Asmalı, şunları kaydetti:

"Bu çerçevede MÜSİAD olarak yeniden, ekonomi yönetimini bu konuda daha dengeli bir yaklaşım benimsemeye ve ekonomik büyümeyi destekleyecek adımlar atmaya davet ediyoruz. Baştan itibaren ifade ettiğimiz gibi, enflasyon düzeltmesinden kaynaklanan farklar verginin konusu olmamalıdır. Zira bu düzeltme işlemi, finansal tabloların gerçek durumu yansıtması adına yapılmaktadır. Buna ilaveten, enflasyon düzeltmesi uygulamasının geçici vergi dönemlerinde değil, yılda bir kez uygulanacak şekilde düzenlenmesi daha uygun olacaktır. Bu vesileyle, enflasyon düzeltmesi farklarının vergilendirilmesinin yatırımcıların güvenini sarsma riski taşıdığının altını çiziyor, bu farkların vergi kapsamı dışında tutulması gerektiğini yeniden ifade ediyoruz."