Mobilyacılar fuarları ayırdı, MOSDER federasyondan çıktı

ESRA ÖZARFAT

BURSA - Ayrı fuar girişimi mobilya sektöründe ‘bölünme’ye yol açtı. Sektör örgütlerinden Mobilya Sanayicileri Derneği (MOSDER), Mobilya Sanayicileri ve İşadamları Dernekleri Federasyonu’ndan ayrıldı. Her yıl MOSDER tarafından düzenlenen İSMOB Fuarı önümüzdeki yıl 12-17 Ocak’ta TÜYAP’ta gerçekleştirilecek. Bu fuarın hemen ardından da 26-31 Ocak’ta CNR EXPO’da bu kez Mobilya Sanayicileri ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (MOSFED) tarafından İMOB düzenlenecek. MOSFED Başkanı Ahmet Güleç, şimdiye kadarki İSMOB fuarlarının ‘büyük şirketlere yaradığı’nı savundu. 10 yıl boyunca MOSDER içinde ‘seçkinci ve elitist’ bir tutumun devam ettiğini iddia eden Güleç, “Fuarın tüm hakları büyük oyuncuların kontrolünde kaldı" diyerek şunları söyledi:

Diğer dernekler ve mobilya kümelenmeleri, gelirlerden, avantajlardan yararlanamadı. MOSDER, federasyonu tehdit olarak algılıyor. Aynı tarihte 2 fuar olsun, gelen ikisini de gezebilsin önerimiz kabul görmedi.” Federasyonun eleştirileri karşısında MOSDER ise sessizliğini koruyor. MOSDER yönetimi konuyla ilgili “Tartışmaların içinde yer almak istemiyoruz” mesajını gönderdi. 

Mobilya, üretim gelişmeleri ve tempolu şekilde artan ihracatı ile son yıllarda dikkat çeken bir sektör. Son günlerde gündeme gelmesinin nedeni ise bölünme tartışmaları... MOSFED’in ayrı fuar planı bulunuyor. Sektörün büyük örgütü MOSDER, federasyondan ayrıldı. Şimdi önümüzdeki ocak ayında arka arkaya iki ayrı fuar organize edilecek. Bölünmede ‘büyükler- küçükler’ tartışması yapılıyor. Konuyu değerlendiren MOSFED Başkanı Ahmet Güleç, “Bölünme olarak değerlendirilen durumun sektör için hayırlı olduğunu görüyorum. Bu sektörün ne kadar büyüdüğünün bir işaretidir. MOSFED’in derdi bir fuar değil, dünyadaki bütün fuarları takip etmek” dedi. Güleç, ayrı fuar ihtiyacının sektör derneklerinin İSMOB’de yeterince temsil edilmemelerinden doğduğunu belirtti. Bunun sonucunda MOSFED çatısı altında birleşerek yeni bir fuar organize edileceğini belirten Güleç, “Var olan müşteri yapısı tatmin etmemeye başladı ve böyle bir ihtiyaç oluştu. Özellikle Avrupa’dan gelen katılımcılar Türkiye’yi mobilya üretiminde harcıalem ülke olarak değerlendiriyor. Yeni pazarlara açılmak için fuarın konseptinin değişmesi gerekir. Biz büyük firmaları seviyoruz. Türkiye için önemli olduklarını biliyoruz. Ama aynı şekilde niteliksel bir dönüşüme de ihtiyaç var. Fuarın artık daha geniş kitlelere ulaşması gerekiyordu. Büyük çaplı seri üretim yapan firmalarla özel üretim yapan firmalar bir aradaydı. MOSFED’in derdi bir fuar değil, dünyadaki bütün fuarları takip etmek, fuara katılan, katılmayan tüm sektör temsilcilerinin sorunlarını ortaya koymak. Mobilya sektörünü ön plana çıkaracak, Türkiye mobilya sektörünün dinamizmini dünyaya anlatacak bir yapılanmaya ihtiyaç var” diye konuştu. 

Federasyonun kuruluş kararının 2004’te alındığını ancak geçen yıl temmuzda kurulduğunu hatırlatan Güleç, sektörün büyük oyuncularının, şehir ve bölge mobilya kümelenmelerinin etkinliğinin belirli bir boyutta kalması gerektiğini savunduğunu öne sürdü. 10 yıl boyunca MOSDER içinde seçkinci ve elitist bir tutumun devam ettiğini iddia eden Güleç, “Bu süre zarfında İstanbul Mobilya Fuarı’nın tüm hakları da bu büyük oyuncuların kontrolünde kaldı. Fuarın düzenlenmesinde ve fuara katılımda payı olan diğer dernekler ve mobilya kümelenmelerinin, sektör tarafından elde edilen fuar gelirlerinden ve avantajlardan yararlanmasına izin verilmedi. Bu nedenle 10 yılın sonunda kurulan federasyon sektörün çatı kuruluşu olarak benimsendi. Sektörün bu birlikteliğini tehdit olarak algılayan MOSDER federasyondan ayrılma kararı aldı. Şu anda Türkiye’deki 10 sektör derneğinin 9’u bize üye. Ev mobilyasının yanı sıra ofis mobilyası, aksesuar üreticileri gibi sektörün farklı kesimleri de bulunuyor” diye konuştu. 

Aynı tarihlerde iki fuar önerisi kabul görmedi 

Önümüzdeki yıl CNR EXPO’da 26-31 Ocak’ta MOSFED tarafından düzenlenecek İMOB Fuarı’nın şimdiden dolduğunu ifade eden Güleç, “Türk mobilya sektörü her zaman ocak ayının sonunda fuar düzenler. Çünkü uluslararası pazarda da sıralama Heimtekstil Frankfurt, Köln Mobilya Fuarı, Paris Maison&Objet, ardından İstanbul Mobilya Fuarı olarak şekillenir. Dünyadaki bütün satın almacılar bu sıralamayı takip eder. Aslında biz aynı tarihte her iki fuarın da yapılmasını önerdik. Böylece fuarlara gelenler de her ikisini ziyaret edebilirdi. Ancak kabul görmedi” dedi.

‘Amerikalıların bizim mobilya üretimimizden haberi bile yok’ 

100 milyar dolarlık Amerika pazarının 30 milyar dolarlık alım yaptığını, Türkiye’nin bu pazara yönelmesi gerektiğini, federasyon olarak Amerika’da tanıtımlara başladıklarına değinen Ahmet Güleç, “Amerikalılar, ‘Bizim için Türkiye mobilyası beyaz bir kağıt’ diyorlar. Türkiye’nin mobilya üretimi yaptığından bu pazarın haberi bile yok” dedi. Güleç, sözlerine şöyle devam etti: “Şu anda ihracat 2.4 milyar dolar, üretim ise 10 milyar dolar olarak görülüyor. Ben Türkiye mobilya sektörünün en az 50 milyar dolarlık üretim yapıp, bunun 25 milyar dolarını dünyaya satma potansiyeli olduğuna inanıyorum. Bu yıl Türkiye mobilya ihracatının 3 milyar dolar olacağını düşünüyoruz. Zor bir dönemden geçmemize rağmen. Sorunlu, istikrarsız pazarlarda büyümüşüz. Buralarda hedefimizi yakalayamayız. Ancak buralara ilave edilecek yeni ülkelerle hedefimize ulaşabiliriz.” 2017'de dünyanın en büyük mobilya kongresini İstanbul’da yapmak için hazırlandıklarını anlatan Güleç, İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği ile İtalya fuarında da Türkiye mobilya sektörünü tanıtıcacaklarını dile getirdi.