"MİT Müsteşarı'nı ifade vermeye ben göndermedim"
Muhtarlar Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, MİT Müsteşarı'nın ifadeye çağrılmasıyla ilgili "İfadeyi verip tutuklansaydı hedefin kim olduğunu gayet iyi biliyoruz. Kendisine gitmeyeceksin dedim." şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 43. Muhtarlar Toplantısı'nda konuştu.
MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın ifadeye çağrıldığı dönemle ilgili konuşan Erdoğan, "Eğer ifadeyi verseydi ve tutuklansaydı, arkasından hedefin kim olduğunu gayet iyi biliyorum ama kendisine 'Kesinlikle gitmeyeceksin' dedim. Eğer polis gelir de seni almak isterse senin güvenlikçilerine talimat ver, polisi de içeri sokmayacaklar. dedim." şeklinde konuştu.
Muhtarlıkların nüfus ve alan olarak büyüklükleri konusunda düzenlemeye gidilmesi gerektiğini belirten Erdoğan, şunları söyledi:
"Bugün size bir müjdem var. Çoğu mahallemizde muhtarlık binası yok. İhtiyaç olan yerlerde muhtarlık binası yapılması kararı aldık. Hükümet ve İçişleri Bakanlığı şahsında valilikler yapacak. Bakanlığım tip projeler üretecek, binalar süratle yapılacak.
Mevcut 50 bin 256 muhtarlığımızdan 17 bin muhtarlığımız belediyeler tarafından yapılmış. Geriye kalan muhtarlıklarımızı da en kısa sürede binalarına kavuşturacağız. Bunların karşılığında sizden tek bir isteğimiz var. Mahallenize en iyi şekilde hizmet etmeniz.
25-30 bin nüfuslu mahalledeki bir muhtarın herkese ulaşması, her meseleyle ilgilenmesi elbette mümkün olmaz. Bunun için 2019'da yeni yönetim sistemine geçerken, muhtarlıkların nüfus ve alan olarak büyüklükleri konusunda bir alt ve üst sınır getirilmesi düşünülebilir.
"Türkiye çadır devleti değildir"
Türkiye elindeki imkanları en üst düzeyde değerlendirmek zorunda olan bir ülkedir.Türkiye bir çadır devleti değildir, güçlü bir ülkeyiz.
1960 darbesi sandıktan çıkan iradeye tahammülsüzlüğün adıdır. Menderes'i idama götürenlere bu millet hiçbir zaman hakkını helal etmeyecektir. 1970'in kaos dolu yılları da bizim için ibretlerle doludur. 28 Şubat cuntacılarının ülkemizde yeni bir kardeş kavgası çıkarmak için kurdukları tuzakları milletimizle birlikte birer birer bozduk.
"MİT Müsteşarı'na ifadeye vermeye gitmeyeceksin dedim"
Türkiye 2011 seçimlerinin ardından bir anda kendimizi yoğun bir saldırı dalgası içinde bulduk. MİT müsteşarını ifadeye çağrıldı. Eğer MİT Müsteşarı ifadeyi verseydi ve tutuklansaydı, arkasından hedefin kim olduğunu gayet iyi biliyorum ama kendisine söyledim, kendisine 'Kesinlikle gitmeyeceksin' dedim. 'Yardımcılarını da göndermeyeceksin' dedim. 'Eğer polis gelir de seni almak isterse senin güvenlikçilerine talimat ver, polisi de içeri sokmayacaklar.' dedim. FETÖ yargısı bu ülkenin evlatlarını birbirine vurduruyordu. Ülkemizin en büyük tehditlerinden biri altında olduğunu gördüğümüz için eyvallah etmedik, mücadelemizi verdik. Milletimiz bu olanları gördü ve oyunu bozdu.
"Bu fakir buradayken o teröristi alamazsın"
Tek terörist kalmayacak bu ülkede Allah'ın izniyle. Bizim huzurumuzu kaçırmaya kimsenin hakkı yok. Nereden en ufak bir tehdit gelirse F-16 oluruz, tankla topla inlerine gireriz. FETÖ'de de aynı. Bazı anneler geliyor benim evladım suçsuz günahsız. Kusura bakma, suçsuzsa zaten bırakıyoruz. FETÖ'cülerde her numara var. Zaten bunların ağası da Pensilvanya'da, onun arkasında da Amerika var. ABD bizden terörist istedi, istediği teröristleri verdik. Şimdi bu teröristi istiyoruz bize vermiyor. Sen bunu vermiyorsan bundan sonra sen bizden herhangi bir teröristi istediğin zaman bu fakir buradayken o teröristi alamazsın.
"Kurmay subayım da ayrı bir cambaz"
FETÖ'cü alçaklar, masumla suçluyu birbirine karıştırarak yürütülen operasyonların, yapılan yargılamaların itibarını sarsmak için akla hayale gelmeyecek yollara başvurdular, başvuruyorlar. Benim kurmay subayım da, o da ayrı bir cambaz, şu anda psikiyatrik vaka olduğuna dair raporlar uydurmuş. Cezaevinden çıkabilmek için bu yollara da başvuruyorlar. Tabii tekrar bu noktada avukatlarımız sürece dahil oldular, böyle bir şey söz konusu değil ama bunlar her şeyi yapar. Masumların haklarını iade etmek, suçluları hak ettiği cezaya çarptırmak suretiyle bu mücadeleyi başarıyla sonuçlandıracağız.
"Artık karşınızda yepyeni bir ruh var"
Türkiye, hiç kimsenin kendi ülkesindeki iktidar oyununa meze olacak bir devlet değildir. Karşınızda ne Osmanlı'nın 'hasta adam'ı ne Cumhuriyetin 'çömez devlet'i ne 1970'lerin, 1990'ların güçsüz ülkesi var. Artık karşınızda cumhurbaşkanından muhtarına kadar 2023 hedeflerine kilitlenmiş, 2053 ve 2071 vizyonuna inanmış bir millet var. Artık bunların karşısında büyük ve güçlü Türkiye var.
"Devlet kurmak isteyenler avucunu yalar"
Her kim ki Suriye'den Irak'tan bize ne Balkanlar'dan Kafkaslar'dan bize ne diyorsa bilin ki istiklal ve istikbal kavramlarından da habersizdir. Gazi ne diyordu, Misak-ı Milli hudutları. Şu anda terör koridoru oluşturmak isteyenler var ya kuzey Suriye'de, işte oralar hep Misak-ı Milli'nin içinde olan yerlerdi. Bu hassasiyetlerimizi unutmayın. Onun için oralarda öyle devlet kurma vesaire bu yola tevessül edenler avucunu yalar, avucunu. Gereği neyse bunu görecekler. Kimse orada yeni bir devlet kurma gayreti içine girmesin."