Milli gelirde madenciliğin payı yüzde 1.2
Türkiye'de 50 dolayında madensel kaynak üretimi yapılıyor; yaratılan katma değer 2.5 milyar dolar.
ANKARA - Maden Mühendisleri Odası, Türkiye'nin doğal kaynaklar bakımından önemli bir potansiyel taşıdığını belirterek, Türkiye'de Gayrı Safi Milli Hasıla'da (GSMH) madenciliğin payının yüzde 1.2 düzeyinde olduğunu belirtti. Bu rakam, ABD'de yüzde 5, Almanya'da yüzde 4.0, Rusya'da yüzde 22, Şili'de yüzde 8.5, Güney Afrika'da yüzde 6.5 ve Brezilya'da yüzde 3 seviyesinde.
TMMOB Maden Mühendisleri Odası'nın yayımladığı Madencilik Sektörü ve Politikaları Raporu'nda madenlerin ekonomik açıdan önemine değinildi.
Raporda, Türkiye'de Gayrı Safi Milli Hasıla'da madenciliğin payının yüzde 1.2 düzeyinde olduğu ifade edilerek, çeşitli madenlerin bugün bilinen rezervlerinin, bugünkü tüketim hızıyla tükenme ömürleri açıklandı.
Buna göre kömür 400 yıl; alüminyum bin 27 yıl; antimuan 30 yıl; krom 143 yıl; bakır 75 yıl; altın 45 yıl; indiyum 13 yıl; kurşun 42 yıl; nikel 90 yıl; fosfor 345 yıl; platin 360 yıl; gümüş 29 yıl; tantalyum 116 yıl; kalay 40 yıl; uranyum 59 yıl ve çinkonun ise tükenme ömrünün 46 yıl olarak hesaplandığı belirtildi.
Türkiye 52'nci sırada
Türkiye'nin doğal kaynaklar açısından önemli bir potansiyel taşıdığının belirtildiği Raporda, ancak ülke ekonomisinde madenciliğin önemli bir yerinin olmadığı ifade edildi. Türkiye, üretilen madensel kaynak çeşitliliği açısından, 152 ülke arasında, 29 maden türünde yapılan üretim baz alındığında, 10. sırada yer alıyor. Ancak üretici ülkelerin dünya pazarı içi payları sıralamasında yüzde 0.16 oranı ile Türkiye 52. sırada.
Katma değerin GSMH içindeki payın yüzde 12
Raporda, 50 dolayında madensel kaynak üretiminin yapılmakta olduğu ve bu üretimin yarattığı katma değer niceliğinin 2-2.5 milyar dolara ulaştığı belirtilirken, bunun GSMH içindeki payının ise yüzde 1.5 dolayında olduğu söylendi.
Madencilik ve madene dayalı sanayi birlikte düşünüldüğünde oluşan katma değerin GSMH içindeki payının ise yüzde 12'yi bulduğu ifade edildi.
Bunun da 22 milyar dolarlık bir değer yaratıldığı anlamına geldiği söylendi. Raporda, dünya maden potansiyeli içinde Türkiye'nin payına bakıldığında, bor, toryum, linyit, mermer, manyezit, nadir toprak elementleri, zeolit, trona, barit, feldspat ve sodyum sülfat gibi madenlerde önemli miktarda rezerve sahip olunduğu ve Türkiye'nin rekabet gücünün yüksek olduğunun bilindiği savunuldu.