Merkez, faiz koridorunu daralttı

İSTANBUL - Politika faizi değiştirmeyen Merkez Bankası, küresel parasal genişlemeye işaret ederek, faiz koridorunun üst sınırını 1 puan indirdi. Daha önce %5 - 12.5 olan faiz koridoru %5-11.5 seviyesine çekildi. 

Alınan bu kararı kimileri sürpriz olarak yorumlasa da bazı bankacılar TCMB'nin zaten son dönemde piyasası yüzde 12-12.5'ten fonlamadığını hatırlatıyor.

Buna karşın ilerleyen dönemde koridorun üst sınırının beklenen de önce aşağı çekileceği beklentisinin oluştuğu belirtiliyor.

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, bugün gerçekleştirdiği Şubat ayı toplantısında politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 5.75’te, gecelik borçlanma faiz oranını yüzde 5’te sabit tutarken, gecelik borç verme faiz oranını yüzde 12.5’ten yüzde 11.5'e düşürdü.

Kurul, açık piyasa işlemleri çerçevesinde piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkanı faiz oranını ise yüzde 12’den yüzde 11’e indirdi. Merkez Bankası, zorunlu karşılık oranlarında herhangi bir değişiklik öngörmedi.

"İç ve dış talep arasındaki dengeleme öngörüldüğü şekilde sürüyor"

Kurul, son dönemde açıklanan verilerin iç ve dış talep arasındaki dengelenmenin öngörüldüğü şekilde sürdüğünü teyid etti. Yurt içi nihai talep yavaşlarken net ihracatın büyümeye katkısının arttığını vurgulayan Kurul, bu çerçevede, önümüzdeki dönemde ekonomideki dengelenme eğiliminin süreceği ve cari işlemler açığının kademeli olarak azalmaya devam edeceği öngörüsünde bulundu.

"Çekirdek enflasyon şubat ayında düşer"

Olumlu maliyet unsurlarının etkisiyle Şubat ayından itibaren çekirdek enflasyon göstergelerinin aşağı yönlü bir eğilim sergilemesinin beklendiğini ifade eden Kurul, küresel ölçekte son dönemde alınan parasal genişlemeye ilişkin kararları da göz önüne alarak faiz koridorunun üst sınırının bir miktar indirilmesini uygun gördü. Bununla birlikte Kurul, enflasyon görünümünün orta vadeli hedeflerle uyumlu olması için para politikasındaki temkinli duruşun bir müddet daha sürdürülmesi gerektiğini ifade etti.

"Para politikasında esnekliğin korunması uygun olacak"

Öte yandan, küresel ekonomiye dair belirsizliklerin devam etmesi nedeniyle para politikasında esnekliğin korunmasının uygun olacağını belirtti. Bu doğrultuda, alınan tedbirlerin krediler, yurt içi talep ve enflasyon beklentileri üzerindeki etkileri dikkatle takip edileceğini belirten Kurul, bir hafta vadeli repo ihalesi ile yapılan Türk lirası fonlamasının miktarı gerekli görüldüğünde aşağı veya yukarı yönlü ayarlanacağını bildirdi. Kurul, Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin, Kurul’un geleceğe yönelik politika durusunu değiştirmesine neden olabileceğini vurguladı.

Repo ihalesinde üst sınırı 1 milyar lira artırdı

Bu arada Merkez Bankası, 2012 yılı Para ve Kur Politikası metninde yer alan likidite yönetimi stratejisi çerçevesinde başlanan bir ay vadeli repo ihaleleri  ile 24 Şubat-29 Mart 2012 döneminde açılacak her bir ihale miktarına ilişkin üst sınırın 5 milyar TL'den 6 milyar TL'ye yükseltildiğini açıkladı.

Kur ve sepet yükseldi, faiz geriledi

MB’nin faiz karalarının ardından Dolar/TL yükselirken, gösterge faiz yüzde 9 seviyesinin altını test etti. PPK kararları öncesi 1.7490 seviyesinde olan Dolar/TL, 1.7555'e kadar yükseldi. Şu sıra en iyi alış/satış 1.7515/1.7535 TL düzeyinde.

Öte yandan PPK öncesi yüzde 9.11 seviyesinde olan gösterge tahvilin bileşik faizi kademeli olarak 20 Ekim'den bu yana en düşük olan yüzde 8.97'ye kadar geriledikten yüzde 9.07 seviyesinde.

İMKB’de ise satıcılı seyirle birlikte 61.000’in üzerinde kalma çabası var. Bileşik Endeks 440 puan eksiyle 61.004 seviyesinde.

PPK açıklaması sonrası ekonomistlerin Reuters'a verdikleri görüşler şöyle:

Garanti Yatırım Ekonomisti Gizem Öztok Altınsaç :

"Faizde yüzde 9 seviyesine gelmiş durumdayız. Şu aşamada teknik olarak bankaların fonlama maliyeti muhtemelen çok değişmeyecektir (yüzde 7.5-8.5 bandı). Çünkü TCMB bir süredir yüzde 12-12.5'ten fonlamıyordu piyasayı. Fakat bu hareket beklenti yaratacaktır. İlerleyen vadede, enflasyon düştükçe ve TL bir miktar daha değer kazandıkça, bandın üst seviyesinin beklenen de önce daha da gerileme ihtimalinin olduğunu gösteriyor. Bu beklenti ile faizde yüzde 9'ların altına kayma ihtimalimiz yüksek. Bankanın bu hareketiyle piyasada muhtemelen para politikasında gevşeme eğilimi de fiyatlanmaya başlanacak. Bunlara ilerleyen dönemde azalan cari açık ve görece düşen enflasyon da eklenecek. Bu resmi bozacak tek gelişme global tarafta ciddi olumsuz bir etki gelme ihtimali.Bir sonraki toplantıda olmasa da, koridorun üst bandında aşağı yönlü hareketin yıl içinde devam edeceğine kesin gözüyle bakıyoruz."

Finansbank Başekonomisti İnan Demir:

"TCMB'nin açıklamasında olduğu gibi gelişmiş ülkelerdeki parasal genişlemenin TL'yi desteklemek için gerekli olan faiz seviyesine izin verdiğini söylüyor. Son zamanlarda faiz koridorunun tavanından işlem geçmiyordu. Bugünler için bağlayıcı olmayan bir faiz oranını düşürmüş oldu. Bu da çok kısa vadede bir şey fark ettirmiyor. Piyasanın fonlandığı faiz seviyesi açısından yüzde 12.5 zaten kullanılmıyordu, TL için negatif bir sinyal olarak değerlendirilebilir çünkü artık TCMB TL'yi desteklemek için gerekli faiz seviyesi yüzde 11.5 olduğunu söylüyor."