Mega Krizde 4. Perde Senaryosu
Bekir Kavruk , 4.boyut dijital teknolojilerin yol açtığı devrim ile global finansal kriz arası bağlantıları farklı bakış açılarıyla irdeliyor…
Toplumların gelişimine gerçekte ışık tutan derin felsefi konular 15. yüzyıla kadar Avrupa'da karanlıkta kalmış ancak Rönesans hareketinin yol açtığı demokrasi ve aydınlanma neticesi gün ışığına çıkarak insanlığa çığır açmışlardır. Bu aydınlanmalar ekonomi alanında da yeni fikir ve oluşumlara yol açmış ve Adam Smith öncülüğünde ekonominin bilimsel formatlarda ortaya çıkmasına neden olmuştur.
Günümüzde ise 2008 mega krizi ile beraber kapitalizm öyle karmaşık bir şekil almıştır ki piyasaları artık akademik / makro – mikro ekonomik mantık ve kalıplarda anlamak yada açıklamak neredeyse imkansız bir hal almıştır.
Kimilerine göre Kapitalizmin iflas ettiği iddia edilse de gerçekte dünya 4. boyut dijital teknolojilerin yol açtığı devrim süreci içersinde bulunmakta ve bu süreç içersinde 21.yüzyıl yeniden şekillenmektedir.
Konunun anatomik bütünlüğü hakkında tam açık ve net fikre sahip olmayan okuyucular için son 70 yıllık tarihi akışı ana hatlarıyla özetlemek başlangıç için yeterli olacaktır:
- 1945'te başkan Truman döneminde dünyada yürürlüğe sokulan Bretton Woods anlaşması ile dünya dövizlerinin ABD dolarına, doların ise altın karşılığına endekslenmesi öngörülmüştür.
- 1969'da Nixon döneminde Bretton Woods'un iptali ile başlayıp 80'li yıllarda Reagan döneminde başlatılan Neo-Liberal politikaların gereği devletin özel denetim ve kontrolünü kaldıran Deregülasyon dönemi başlatılmıştır.
- 90'lı yılların başında komünizmin çökmesi ve soğuk savaşın sona ermesi neticesi kapitalizmin küreselleşmesi büyük hız kazanmış ve geniş kapsamlı uluslararası yatırımlar sürecinde WTO, IMF ve Dünya Bankası gibi kuruluşlar önemli roller üstlenmişlerdir.
- 1999'da Clinton döneminde Glass Steagall yasasının kaldırılması neticesi mevduat bankacılığı spekülatif yatırım bankacılığının hizmetine sunulmuş, yaşanan süreçte finans piyasaları reel ekonomiye ezici üstünlük sağlayarak bu üstünlük kaldıraçlı finansal türev piyasalarıyla zirveye tırmanmıştır.
- Siyaset ve bürokrasilerde baş gösteren ciddi zaaflar ve yozlaşmalar sonucu ekonomik büyüme endeksli neo - liberal serbest piyasa ekonomisi kontrolsüz kapitalizme dönüşerek 2008'de ABD'de subprime mortgage krizi ile patlak vermiştir.
Ortaya çıkan ve dünyaya virüs gibi yayılan mega kriz 4 perdeli aşamadan geçmiştir:
- 1.Perde'de mega kriz önce ABD'de patlak vermiş ve ekonomi resesyona girmemesi için FED başkanı Bernanke Keynes felsefesini takip ederek piyasalara müdahale yolunu seçmiş karşılıksız olarak basılarak piyasalara sürülen trilyonlarca dolar ile yangın söndürülmeye çalışılırken kriz ve ortaya çıkacak enflasyon riski dünyaya dolar yolu ile ihraç edilerek hafifletilme stratejisi izlenmiştir.
- 2.Perde'de mega kriz AB'de Yunanistan'ın iflası ile borç krizi olarak ortaya çıkmış ve bu kriz AB'de Euro Birliği'nin geleceğini domino misali tehdit edebilecek boyutlara erişmiştir. Avrupa Merkez Bankası Almanya'nın uzun süreli haklı direncine rağmen Euro basarak genel hatlarıyla FED stratejisini izleme yolunu seçmiştir.
- 3.Perde ana pazarlar olan ABD ve AB'nin resesyona girmeleriyle beraber başta Çin ve Hindistan olmak üzere gelişmekte olan ülke ekonomilerinin gerileme süreci içersine girmeleri olup, bu süreç halen devam etmektedir.
- 4.Perde 2.dünya savaşı sonrası sanayi kapitalizminden hakimiyeti eline alan finans kapitalizminin 2008 krizi ile beraber tekelleşme süreci içerisine girmesini ve ekonomi politikalara artık devletlerden ziyade global finans piyasalarının dikte etme sürecini içermektedir. Almanya, Rusya, Çin, Türkiye gibi devlet gelenekli ülkelerde devlet inisiyatifi kaybedilmemiş olmasına karşın dünyada artık ekonomi politikaları demokrasi gereği seçilen iktidarlar değil aslında serbest piyasa kurallarına tamamen aykırı olarak global finansal piyasaları dikte etmeye başlamış bulunmaktadır.
SONUÇ:
80'li yıllardan itibaren uygulamaya konulan neo liberal / borç - tüketim politikaları sonucu deregülasyona tabi tutulan "küresel - federal" ekonomik yapılar yanında politik ve kültürel yapılar da "depolitizasyon" politikaları ile yeni küresel ekonominin gereklerine uygun olarak formatlanmış ve yeni nesiller toplumsal sorunlar yerine günlük borç - tüketim odaklı marka, jöle gibi kişisel haz ve egolara yönlendirilmiştir.
Dünyayı ekonomik, siyasi ve kültürel çekim gücü kapsamına alan yüksek kaldıraçlı 700 trilyon dolarlık (e)- sanal ekonomi dünyanın yıllık GSMH'sının 10 katı olup, tüm ülkeleri borç batağına sürükleyen bu devasa sistemi ne doyurmanın ne de mantıksal açıklamanın imkanı yoktur.
Diğer taraftan Batılı merkez bankalarınca "tamamen kural dışı" sağlam - çürük, dürüst - sahtekar ayrımı yapılmadan basılıp ısrarlı ve doyumsuz global finansal piyasalara enjekte edilen trilyonlarca dolarlık likit paraların zorlamasıyla krize rağmen ve yine serbest piyasa kurallarına aykırı olarak varlık fiyatlarının suni şişirilmesine ve global piyasaların suni tırmandırılmasına devam edilmekte ve bu durum pek hayra alamet bir görünüm çizmemektedir.
Mega krize çare olarak kısa vadeli parasal önlemlerle finansal piyasaları uzun vadede idare etmek pek mümkün görünmemekle beraber zaten kolaylıkla her türlü provokasyonlara açık olan Ortadoğu'da yeni ve ciddi sıcak gelişmelerin yaşanması halinde petrol fiyatlarının tırmanması varsayımı altında global piyasaların daha uzun soluklu takviyeler alması söz konusu olacaktır.
Bekir Kavruk Hakkında Bilgi ve Eski Yazıları