”Mali kurallar mucize ilaç değil”
TEPAV'ın politika notunda, mali kuralların sayısal bir denklemle sınırlandırıldığında işe yaramayacağı belirtildi.
ANKARA - Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), "mali kuralların sayısal bir denklemle sınırlandırıldığında işe yaramayacağını, denklemin işe yarayabilmesi için atılması gereken ilk adımın, kamu maliyesinde etkinliğin sağlanması olduğunu" bildirdi.
TEPAV Kamu Politikaları Eğitim ve Araştırma Enstitüsü Direktörü Doç. Dr. Ümit Özlale tarafından hazırlanan "Mali Kural, Keşke Sadece Denklem Olsaydı" başlıklı politika notu yayımlandı. Politika notunda, mali kuralların, Türkiye gündemine 2009 Eylül ayında açıklanan Orta Vadeli Program ile otursa da uzun süredir birçok ülkede, maliye politikasının temel unsurlarından birisi olduğuna işaret edildi.
Gelişmiş ülkelerde önceden sağlanmış olan mali istikrarın korunması için kullanılan mali kuralların gelişmekte olan ülkelerde kredibiliteyi inşa etmek amacıyla hayata geçirildiğinin görüldüğü belirtilen politika notunda, şöyle denildi:
"Giderek daha fazla sayıda ülkede uygulanması, bu kuralların başarılı olduğu izlenimini uyandırsa da, detaylı bir analiz, mali kuralların sayısal bir denklemle sınırlandırıldığında istenen sonuçları üretmeyeceğini göstermektedir. Bir başka deyişle, maliye politikasının esnekliğinden ödün vermeden 'çıpa' görevini görmesi için mali kuralların, dayandıkları kurumsal ve teknik altyapı açısından değerlendirilmesi gerekiyor. Bu açıdan yola çıkarak mali kuralın Türkiye'de uygulamasına iki açıdan bakmak mümkündür:
1- Mali kuralın başarılı olması için gerekli ön koşulların, kurumsal teknik altyapının, tam olarak sağlanamamış olması.
2- Ön koşulların sağlanması durumunda bile mali kural uygulamasının barındırdığı bazı dezavantajlar."
"Mucize ilaç değil"
TEPAV'ın politika notunda mali kuralların "mucize ilaç" olmadığı da vurgulandı.
Önümüzdeki dönemde maliye politikasının ana unsurunu oluşturacak olan mali kuralların kamuoyunda çoğunlukla sayısal bir denklem çerçevesinde değerlendirildiğine işaret edilen değerlendirmede, "ülke örneklerinin de açıkça gösterdiği gibi o denklemin işlevini yerine getirmesine imkan sağlayacak, gerekli teknik ve kurumsal altyapı sağlanmadan devreye konulan mali kuralların etkisiz olduğu" savunuldu.
Bu açıdan atılması gereken ilk adımın, kamu maliyesi yönetiminde etkinliği sağlamak olduğu belirtilen politika notunda, "Bu, mali kurallara işlerlik kazandırmanın da ön koşuludur. Dolayısıyla, sürdürülebilir ekonomik büyüme ile mali disiplin arasındaki ilişki, sayısal bir denkleme indirgenmemelidir" denildi.