Makine ihracatçısı kayıpların telafisinde zorlanıyor

Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran, “Yıl sonu hedeflerimiz tutmayacak. Geçen yılki rakamlarla aynı seviyeyi koruyabilirsek iyi. Mevcut pazarlarda ciddi bir düşüş söz konusu” dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

GÜLAY SOYDAN PEHLEVAN - BURSA

Son yıllarda Türkiye ekonomisinin ve ihracatının yükselen yıldızı olan Türk makine sektörü, mevcut pazarlar Rusya, Ortadoğu ve Türk cumhuriyetlerindeki ciddi düşüşler nedeniyle yeni pazar arayışlarına girse de kayıpların telafisi noktasında umutlu değil. 

Geçtiğimiz yıl 158 milyar dolar olarak gerçekleşen toplam Türkiye ihracatından yüzde 10 pay alan ve ihracatını 2013’e oranla yüzde 5.4 artırarak 15 milyar dolara çıkaran Türk makine sektöründe başta Rusya ve Ortadoğu pazarlarındaki daralmalar nedeniyle karamsarlık hakim. “Kayıpları telafi edemiyoruz. Mevcut durumu korumak için yeni pazarlara ihtiyaç duyuyoruz ama makine çok hızlı bir şekilde yeni pazarlara girebilecek bir sektör değil” diyen Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği (MAİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran, “Yıl sonu hedefl erimiz tutmayacak. Geçen yılki rakamlarla aynı seviyeyi koruyabilirsek iyi. Mevcut pazarlarda ciddi bir düşüş söz konusu. Özellikle Rusya, Ortadoğu ve Türk cumhuriyetlerinde. Rusya’da yüzde 10’a yaklaşan bir pazar vardı ama şu anda çok düştü. Rusya her yıl yüzde 5 küçülüyor. Dolayısıyla yatırım yok. Sektör olarak Rusya’daki daralmamız yüzde 50’nin üzerinde” ifadesini kullandı. 

‘Yurtiçinde yatırımlar yüzde 30 geriledi’ 

Yurtdışının yanı sıra yurtiçinde de yatırımlarda yüzde 30-40 civarında gerileme yaşandığının bilgisini veren Dalgakıran, tüm dünyada ekonomik sıkıntının hakim olduğunu ve bu durumdan sektörlerinin ciddi biçimde etkilendiğini aktardı. Avrupa Birliği ülkeleri, Rusya ve ABD ağırlıklı olmak üzere yaklaşık 200 ülkeye ihracat yapan Türk makine sektörü için şu an çok da hızlı büyüyen bir pazar bulunmadığına dikkati çeken Dalgakıran, “Makineciler için Uzakdoğu önemli ama orada da ciddi gümrük duvarları ile karşı karşıyayız. Bu sıkıntılar içinde yürüyoruz. Makine ihracatı çok hızlı bir şekilde yeni pazarlara girebilecek bir sektör değil. Yeni pazarlarda kendinizi göstermeniz, anlatmanız, güven sağlamanız lazım. Satış sonrası hizmetleri oluşturmanız gerekiyor. Ayrıca çeşitli standartlar aranıyor. Ürünlerin pazarlara uyum sağlanması zorunluluğu, maliyetleri var” diye konuştu. 

Katma değeri yüksek ürün çeşitliliği hedefleniyor 

Yüzde 50 Avrupa ağırlıklı ihracat yaptıklarını ifade eden Dalgakıran, Avrupa’nın büyümeye geçmesinin ve mevcut pazarlarının yeniden hareketlenmesinin sektör için çok önemli olduğunu vurguladı. Diğer yandan makine sektörünün ürün çeşitliliğini artırması gerektiğine dikkati çeken Dalgakıran, “Katma değeri yüksek yeni ürünler oluşturarak mevcut pazarlardaki çeşitliliğimizi artırmamız lazım. Çalışmalarımızı daha çok bu doğrultuda yürütüyoruz” değerlendirmesinde bulundu. 

Türk makine sektörünün son 10 yıllık dönemde ortalama yüzde 17.1 ihracat artışı ile ihracat artışı sıralamasında dünyada 4. sırada yer aldığını ve Avrupa’nın 6. en büyük makine imalatçısı olduğunu anımsatan Dalgakıran, sektör sorunlarının başında vasıfl ı eleman ihtiyacının geldiğini ve mevcut eğitim sisteminin ihtiyaçlarını karşılamadığını sözlerine ekledi.

Bu konularda ilginizi çekebilir