‘Madenciler günah keçisi ilan ediliyor’ isyanı

İSTANBUL - İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Başkanı Ali Kahyaoğlu, son zamanlarda yaşanan talihsiz olaylar nedeniyle, madencilerin tek suçlu olarak gösterilmesini eleştirdi. Ne çevreden ne de madenlerden vazgeçilebileceğini belirten Kahyaoğlu, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi ‘çevreci madencilik’ yapmak için devleti, üniversiteleri ve çevrecileri sektörle işbirliği yapmaya çağırdı. 

İstanbul’da Kilyos ile Arnavutköy arasında eski bir kömür madeninin ağaçlandırılarak çevreye kazandırıldığı Milten Park’ta gazetecilerle piknik düzenleyen Kahyaoğlu, madencilerin sanıldığı gibi eline baltayı alıp ağaçları kesmediğini söyledi. 

Ali Kahyaoğlu, “Kesilecek ağaçları Orman İdaresi belirliyor ve kendisi kesiyor. Madencilerden ise başka alanlara dikim için kesilen her ağaç için çok yüksek bedel alıyor. Ayrıca metrekare değeri 1 TL olan arazi için 2-3 katı kira bedeli ödüyoruz. Eğer ağaçlandırma yapılmıyorsa sorumluluk onların. Kamuoyundaki bu yanlış anlamayı gidermek için Orman Bakanlığımız çıksın bugüne kadar madencilerden ne kadar ağaç parası alındığını, bunların ne kadarıyla nerelere kaç tane ağaç dikildiğini açıklasın. Bakanlığımız bunu neden söylemiyor bilemiyorum. Böyle olunca da kamuoyu madencileri infaz ediyor” dedi. 

‘Ağaç parası alınmasın dikim şartı getirilsin’ 

Ekonomik ömrü biten ocakların olduğu gibi bırakılmasının çok eleştirildiğine de değinen Kahyaoğlu, “Yasalara göre bu sorumluluk devlete ait. Biz sadece o bölgeyi ağaçlandırmaya uygun hale getirmekle yükümlüyüz. Bu sistem işlemiyorsa suçlusu biz değiliz” dedi. Devletin kendilerinden ağaç parası almamasını isteyen Kahyaoğlu, “Ancak kesilen her ağaç için başka bir alana 10 ağaç dikme zorunluluğu getirsin ve bunu da ciddi şekilde denetlesin. Yapmayanı cezalandırsın. Ayrıca madenler ekonomik ömürlerini tamamladığında orayı yeniden ağaçlandırma şartı getirsin. Bugün Türkiye’de bunu yapan firmalar var. Ancak sayıları 10’u bulmaz. Çünkü yapılan iş çok maliyetli” diye konuştu. 

‘Madene karşı olan telefon kullanmasın’ 

“Çok önemli bir sektörü temsil ediyoruz. İnsanlık için olmazsa olmaz bir sektör bu” diyen Kahyaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Günlük hayatımızda kullandığımız her şeyin hammaddesi maden. Çevreciler madenlere karşı olduklarını söylüyor. O zaman bırakın elinizdeki cep telefonunu, otomobile binmeyin. Bir otomobil için 7 ton maden kullanıldığını kimse biliyor mu? Çatal kaşıkla yemek yemeyin veya elektrik kullanmayın. Bunların hammaddesini madenciler çıkarıyor. Kimse bunlardan vazgeçmiyor. Sonra çıkıp o madenleri çıkaranları ‘kötü’ ilan ediyor. Burada bir samimiyetsizlik var. Madenler olmazsa insanlık Adem ile Havva dönemine döner.” 

Maden ocağında piknik! 

İMİB, madenciliğin çevreyle barışık yapılabileceğini gösterebilmek amacıyla geçtiğimiz hafta sonu İstanbul’da bir piknik düzenledi. Ancak, etkinlik benzerlerinden biraz farklı oldu. Çünkü pikniğin düzenlendiği alan 1950’li yıllardan bu yana Kilyos ile Karaburun arasındaki 40 kilometre sahil hattında faaliyette bulunan kömür ocağıydı. 25 yıl önce ocağın ekonomik ömrünü tamamlayan bölümünü ağaçlandırmaya başlayan Milten Grubu, kendi imkanlarıyla bir orman oluşturdu. Bir zamanlar kömür kamyonlarının ve iş makinalarının bulunduğu alan şimdi karaca, geyik, yaban domuzu gibi çeşitli yaban hayvanlarına ev sahipliği yapıyor. Milten Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Genç Madenciler Derneği (GEMAD) Başkanı Cemil Ökten, maden alanlarının geri dönüştürülebileceğinin görülmesi ve kamuoyundaki madencilere yönelik yanlış algının kırılabilmesi için bu ormanı oluşturduklarını söyledi. Ökten, “Devletin taraf olduğu bir konuda kendinizi ifade edebilmeniz çok zor. Toplum sizi sömürücü olarak algılıyor. İşte bunun düzeltilmesi için bu adımı attık. Kömüre ulaşmak için kaldırdığımız toprağı getirerek bölgeye döktük. 300 hektar alana 2 milyondan fazla ağaç diktik. Bu yüksek maliyetine karşın getirisi olmayan bir iş. Yine de çok memnunuz. Bu alanın yanında faaliyette bulunan bir ocağımız daha var. Ekonomik ömrü 3 yıl sonra bitecek. Orayı da ağaçlandıracağız” dedi.