Köprünün adı "Barış" olsun

ANKARA – CHP, 3. Boğaz Köprüsü’nün adının “Barış Köprüsü" yapılması için kanun teklifi verdi. Teklifin gerekçesinde, "Ülkemizde yaşayan milyonlarca Alevi ve Türkmen’i incitecek bir ismin, oldubittiyle tercih edilmesi yerine, İstanbul’a yapımına başlanan 3. Boğaz Köprüsü’ne ‘Barış Köprüsü’ ismi verilmesi amacıyla bu kanun teklifi hazırlanmıştır" denildi. 

CHP İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz, TBMM Başkanlığına “İstanbul 3. Boğaz Köprüsü’nün Adının Barış Köprüsü Yapılması Hakkında Kanun Teklifi"ni sundu. 
Teklifin gerekçesinde, dünyanın en büyük ve en önemli metropollerinden biri olan İstanbul ve tüm Türkiye’nin, Boğaza yapılması planlanan üçüncü köprüyü her yönüyle tartıştığına dikkat çekilerek, “İhale süreci büyük sıkıntılarla geçen köprünün, İstanbul’un trafiğini rahatlatmak işlevini gerçekleştirmeyeceği üzerine uzmanlarca çeşitli uyarılar yapılmıştır. Ayrıca; Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı (DPT), köprünün güzergâhına itiraz etmiş, trafik hesaplarını doğru bulmamış ve bu nedenlerle köprüye rezerv koymuştu ki Hükümet DPT’yi devreden çıkaracak yasal düzenlemeye imza atmıştır" denildi. 
Köprüyle ilgili “yaşam kalitesini düşürmesi, doğayı yok etmesi, temiz su kaynaklarını kirletmesi tartışmalarına İstanbul’un fethinin 560. yılı olan 29 Mayıs 2013 tarihinde temel atma töreninde bir yenisi daha eklendiği" savunulan gerekçede, şöyle devam edildi: 
“Hükümet, ismine barış süreci dediği, kamuoyunun ve siyasilerin bilgi sahibi olmadığı gelişmelere mesaj vermek amacı taşıdığı izlenimi vererek tartışılan bir gelişmeye imza attı. 3. Boğaz Köprüsü’nün ismi Yavuz Sultan Selim olarak açıklandı. 
Yavuz, Osmanlı padişahları içerisinde en çok tartışılanların başında gelmektedir. Özellikle Anadolu’da yaşayan Alevilerin hatıralarında baskıyı ve ölümü hatırlatan padişahın isminin köprüye verilmesi, özellikle ülkemizin hassas zamanları olan bugünlerde doğru olmayacaktır. 
Birleştirme görevi olan köprüye, bu kadar tartışmalı bir kişinin isminin verilmesi yerine, barış, sevgi, hoşgörüyü çağrıştıran ve tarihimize mal olmuş kişilerin ismi düşünülebilirdi. Örneğin; Hacı Bektaş-ı Veli, Yunus Emre, Mevlana gibi tarihimizde barışı, sevgiyi ve hoşgörüyü çağrıştıran isimler bu anlamda tercih edilebilirdi. 
Ülkemizde yaşayan milyonlarca Alevi ve Türkmen’i incitecek bir ismin, oldubittiyle tercih edilmesi yerine, İstanbul’a yapımına başlanan 3. Boğaz Köprüsü’ne ‘Barış Köprüsü’ ismi verilmesinin amacıyla bu kanun teklifi hazırlanmıştır."