Kocaoğlu'ndan liman tepkisi

İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir Limanı'nın taşınması yönündeki tartışmaları kentin gündemine daha uzun yıllar getirilmemesi ve tartışılmaması gerektiğini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İZMİR - 5. İzmir İktisat Kongresi kapsamında düzenlenen Akdeniz'de Marka Kent İzmir Zirvesi'nde konuşan Kocaoğlu, İzmir'in merkezi hükümete verdiğinden çok azını alabildiğini, bu durumun uzun yıllardır devam etmesi nedeniyle altyapı eksiklerinin doruğa ulaştığını, kentin artık kamu yatırımlarından daha fazla pay almak zorunda olduğunu savundu. 

İzmir Limanı'nın taşınması konusunda bu görüşü dile getirenlerin İzmir'i tanımadığını öne süren Kocaoğlu, "Tam tersine bu liman büyütülmeli, genişletilmeli ve yaklaşık kanalı derinleştirilmelidir. İzmir Limanının kruvaziyer limanı olması ve konteyner limanının kalkmasının bu kentin gündemine çok uzun yıllar kesinlikle ve kesinlikle gelmemesi ve tartışılmaması gerekir. İzmir'i tanımayan arkadaşların kendilerine özgü, laf olsun torba dolsun kavlinden sözleridir, öyle kabul etmek gerekir" diye konuştu. 

Kruvaziye limanına karşı olmadıklarını ancak bu amaçla yapılan projede alışveriş merkezinin kente büyük zarar vereceğine inandıklarını aktaran Kocaoğlu, gerekli iskelelerin gerekirse kendileri tarafından yapılmasını da önerdiklerini kaydetti. 

Kocaoğlu, EXPO 2020 alınsa da alınmasa da bu kapsamda öngörülen İnciraltı Sağlık Kampüsü projesinin hayata geçirilmesinin kenti ayağa kaldıracağını, yarımadanın da planlanması halinde Türkiye'yi kalkındırabilecek potansiyelde olduğunu ancak Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın bu planları ihmal ettiğini iddia etti. 

İzmir'deki Karayolları Bölge Müdürlüğü arazisinin satılmasına da tepki gösteren Kocaoğlu, Adalet Bakanlığı'nın mahkeme yapımı için kendilerinden arazi istediğini, yer yokluğundan fidanlığı bozduklarını, bu araziye 700 metre ötedeki Karayolları Bölge Müdürlüğü arazisinin ise satışa sunulduğunu belirtti. 

Kocaoğlu, "Ben yeşil alanı devletin ihtiyacı var diye binaya çeviriyoum, siz resmi tesisi, imar planlarında yeşil aks olarak belirenen alanı bakanlık eliyle imara açıyor ve satıyorsunuz. Hani istinat mahkemesine yer yoktu. Özelleştirme ayrı şey özelleştirme adı altında kent rantı almış kamu mallarının satılması apayrı bir iştir. Bu serveti tüketmek, miras yemek, kentleri boğmaktır. Biz kentimizin boğulmasını istemiyoruz" şeklinde konuştu.  

Kocaoğlu, İzmir'in kendi kaynaklarıyla marka kent olabilecek kapasitede olduğunu ancak en büyük uğraşı bürokratik engelere karşı verdiklerini de sözlerine ekledi. 

Doğrudan uçuş talebi 

İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, dünyada 8 bin 500 yıldır yaşamın aralıksız sürdüğü iki kentin Kudüs ve İzmir olduğunu belirterek, afet ve savaşlara rağmen bu kentte kesintisiz yaşamın sürmesinde limanın önemli etkisinin olduğunu, bu nedenle bazı kesimlerin dile getirdi limanın taşınması önerilerine katılmadıklarını söyledi.  

Demirtaş, THY'nin İzmir'den Avrupa kentlerine doğrudan uçuş seferleri koyması gerektiğini, bunu olmazsa olmaz olarak gördüklerini ifade ederek, "Ne kadar konuşursak konuyalım bir şehrin direkt bağlantısı yoksa dünya markası olması mümkün değil" dedi. 

Oturumu yöneten işadamı Uğur Yüce de İzmir Limanı'nın olmazsa olmaz olduğunu, mevcut hükümetin ise Çandarlı Limanına konsantre olduğunu belirterek, "Orada da bir limana ihtiyacımız var ama İzmir Limanını ihmal etmek, ikinci plana atmak anlamına gelmemeli. İzmir'i seven gönül vermiş her vatandaşımız mutlak suretle İzmir Limanı'na sahip çıkmalı" diye konuştu.  

Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar ise İzmir'deki OSB'lerde yapılacak yatırımların komşu ülkelere sağlanan teşviklerden yararlanmasını istediklerini belirterek İzmir gelecekte marka şehir olabilmesi için Hong Kong benzeri Serbest Şehir Projesi üzerinde çalıştıklarını söyledi.  

İstanbul'un obez büyümesi 

İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli ise İstanbul'un obez bir büyüme içinde olduğunu, bunun Türkiye'de İzmir gibi dünya çapında metropol olma kapasitesi bulunan kentlerin önünü kapattığını, bu kentler hakkında stratejik kararların da Ankara'dan alındığını ifade etti. 

Tüm büyük yatırımların İstanbul eksenli yürüdüğünü ifade eden Kestelli, "Bu durum İzmir gibi illerin elini zayıflattığı gibi tüm stratejik hedeflerin tek bir merkeze yığılması, bir dış tehdit ya da doğal afet durumunda, Türkiye'nin geleceğini de risk altına sokuyor" dedi. 

İzmir Esnaf ve Sanatkar Odaları Birliği Başkanı Zekeriya Mutlu da alışveriş merkezleriyle marka olmuş bir kentin olmadığını, İzmir'in tarihi ve kültürüyle marka olacağını söyledi. 

Bu konularda ilginizi çekebilir