Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a demokrasi eleştirisi

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Eğer demokrasiden söz ediyorsak karşıt düşünceleri dinleme tahammülümüzün olması gerekir" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Demokrasiden söz eden bir kişinin ana muhalefet partisi başkanını dinlemesi gerekir mi, gerekmez mi? Demokrasi bu mu? Eğer demokrasiden söz ediyorsak karşıt düşünceleri dinleme tahammülümüzün olması gerekir" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, TİM'in 18. Olağan Genel Kurulu'nda konuşmasını yapıp salondan ayrılmasından sonra kürsüye çıkan Kılıçdaroğlu, demokrasiden, özgürlükten, hukukun üstünlüğünden söz edildiğini belirterek, şunları söyledi:

"Demokrasiden söz eden bir kişinin ana muhalefet partisi başkanını dinlemesi gerekir mi, gerekmez mi? Demokrasi bu mu? Eğer demokrasiden söz ediyorsak karşıt düşünceleri dinleme tahammülümüzün olması gerekir. Karşıt düşünceleri dinlemeyip kendi kendinize propaganda yapıp sonra meydanı bırakıp gidiyorsak bu olmaz. Önce bir doğrunun altını çizmemiz lazım. Muhalefet önemli. Ben de biliyorum önemli. Her ülkede iktidar olur ama sadece demokrasilerde muhalefet olur. O nedenle demokrasi söylemimizin inandırıcı olması için eylemlerimizle söylemlerimizin tutarlı olması lazım. Konuşacağım ama konuştuğumun gereğini yapmayacağım. Kusura bakmasınlar birbirimizi kandırmayalım."

Kılıçdaroğlu, 2023'de 500 milyar dolarlık ihracat hedefini desteklediklerini, Mecliste ihracatçıların önündeki engellerin tümünün karşısında olacaklarını, her türlü desteği vereceklerini kaydetti.

Kılıçdaroğlu, seçim sürecinde ekonomiyle ilgili zamanında alınması gereken kararların alınmadığını, seçimden sonraya bırakıldığını savunarak, "Bağımsız özel kuruluşla seçim sürecinde karar almadılar. Ne zaman karar aldılar? Ekonomiyi ne zaman soğutmaya başladılar, seçim bitti ondan sonra. Demek ki bu kurumlar bizim anladığımız anlamda kurumlar değil. Siyasal iktidarın güdümüne giren kurumlar sağlıklı çalışamazlar. O zaman en büyük zararı iş adamları görür" diye konuştu.

İlk kez sorunlu bir meclis açılıyor

"Türkiye tarihinde ilk kez sorunlu bir meclis açılıyor" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Sorunları olan bir meclis açılıyor. Dönüp bakmamız lazım. Bu sorunları yaratan kim. Anamuhalefet partisi mi yoksa iktidar mı? Peki bu sorunlar bilinmiyor muydu, biliniyordu. Peki bu sorunların çözülmesi için neden çaba sarf edilmedi. Demokrasi açığımız büyüyor arkadaşlar. Yasama, yargı, yürütme denilen 3 kurum var. Çağdaş demokrasilerde 4. kurum da medyadır. Kim bana söyleyebilir Türkiye'de medyanın üstünde baskı yoktur. Hiç kimse söyleyemez. Medyada baskı varsa, halkın sağlıklı bilgi alma hakkı yoktur. İki yasama yargı yürütme. Yargının bağımsız olduğunu kim söyleyebilir. Bana bir Allahın kulu çıkıp desin ki (Türkiye'de yargı bağımsızdır)." 

Siz Cumhuriyet tarihinde olmayan şeyleri yapıyorsunuz

Herkesin seçme ve seçilme hakkı olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Seçme seçilme hakkı vardır her yurttaşın. Seçme seçilme özgürlüğü vardır. Cumhuriyet başsavcılığına başvurup (aday olmak istiyorum aday olmama da engel bir şey var mıdır yok mudur) dediniz ve kağıdınızı aldınız. İstediğiniz partiden aday oluyorsunuz. YSK bakıyor belgelere, (senin aday olmanda bir engel yok) diyor. Kararını alıyor ve Resmi Gazete'de yayınlanıyor. Halkın iradesini biliyoruz. Halk seni milletvekili seçiyor. YSK onaylıyor adını milletvekili diye yazıyor. Resmi Gazete'de yayınlanıyor. Ayrıca YSK TBMM'ye de yazını gönderiyor. Siz tutuklusunuz mahkum değil. Hakkınızda verilmiş bir hüküm yok. Sadece tutuklusunuz. Neden tutuklusunuz o da meçhul. Ama tutuklusunuz. Şimdi bu kişinin parlamentoda gelip yemin etmesi lazım. (Efendim sen kusura bakma TBMM'ye gidip yemin edemezsin...) Niçin, (deliller toplanmadı) 3 yıldır deliller toplanmadı. Onun günahı ne? Kim delilleri toplamadı. İktidar ne güne duruyor. Ve daha büyük bir facia deliller toplanmadı ama seni yargılıyorum. Peki yarın bir delil çıkar da, beraat ederse ne olacak. Hiç dünyada böyle bir yargı sistemi gördünüz mü? Hukukun üstünlüğü diyoruz. Efendim kanunlar böyle. Hukuk devletinde, özel yetkili mahkeme olmaz. Ne demek özel yetkili mahkeme. Geldiğimiz nokta şudur, herhangi bir milletvekili bugün öğleden sonra terörle mücadele ekipleri tarafından gözaltına alınabilir. Öğleden sonra yargılanabilir, akşama doğru da hapse atılabilir. Yeniden ifadenizin alınması için de aradan belli bir süre geçmesi gerekir. Böyle bir şey olabilir mi? Demokrasinin kalitesi bu mu? Siz Cumhuriyet tarihinde olmayan şeyleri yapıyorsunuz."

Kılıçdaroğlu, "Siz hiç yasama organını, yürütme organının eline veren bir ülke duydunuz mu? Ben söyleyeyim Türkiye Cumhuriyeti. Parlamentonun toplanacağı günü bile, Sayın Erdoğan Avrupa'dan açıkladı. Bir Meclis Başkanı çıkıp, 'bir dakika Sayın Başbakan bu benim görevimdir', diyemedi. Biz böyle bir yasama organı istemiyoruz. Yasama organı halkın çıkarlarını savunmalı, halk için çalışmalı" diye konuştu.

Bu konularda ilginizi çekebilir