“Kendimizi uluslararası pazarlara entegre etmeliyiz”

Samsun Ticaret ve Sanayi Odası meclis üyesi Ümit Ayla, Türkiye’nin yeni ticari geleceğine bakıldığında artık eski ticari yöntemlerin ve birçok ticari geleneğin değiştiğini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ercan ÜSLÜ

SAMSUN - Gelişmekte olan ülkelerin dünya ticaretine olan yüzde 32’lik katkısının son yedi yılda iki kat artarak yüzde 59 seviyesine ulaştığını belirten Samsun Ticaret ve Sanayi Odası meclis üyesi Ümit Ayla, 2020 yılında toplam hacmin yüzde 64'ünü gelişmekte olan ülkelerin oluşturacağını ifade ederek, “Bu değişimde, artık dünyanın en büyük e-ticaret pazarına sahip olan Çin’in etkisi büyüktür. Yanı başımızda kabına sığmayan bu ticaret pazarı için hazır olmalı ve kendimizi uluslararası pazarlara entegre etmeliyiz” dedi.

Samsun Ticaret ve Sanayi Odası meclis toplantısında söz alan Ümit Ayla, e-ticaret hakkında sunum yapıtı. Kürsüde yaptığı konuşmasında, Türkiye’nin yeni ticari geleceğine bakıldığında artık eski ticari yöntemlerin ve birçok ticari geleneğin değiştiğini anlatan meclis üyesi Ayla, “Teknoloji ile paralel hareket eden birçok yeni ticaret modeli ve ticari ürünü görmezden gelmek yok olmak demektir. Türkiye’de global perakende e-ticaret hacmi 2016 itibarıyla 1.6 trilyon dolar seviyesine ulaşmıştır. 2011 yılında gelişmekte olan ülkeler hacmin yüzde 32'sini oluştururken, bugün bu oran yüzde 59 seviyesine gelmiştir. 2020 yılında ise toplam hacmin yüzde 64'ünün gelişmekte olan ülkeler tarafından oluşturulması beklenmektedir. Bu değişimde, artık dünyanın en büyük e-ticaret pazarına sahip olan Çin’in etkisi büyüktür” dedi. Türkiye’de ise 2013-2016 yılları arasında ortalama yüzde 34 büyüyen perakende e-ticaret hacminin, 2016 yılı itibarıyla TÜBİSAD ve ETİD'in hazırladığı çalışmaya göre 17,5 milyar TL'lik bir hacme ulaştığını kaydeden Ayla, “Çin kuşakyol projesi yani tarihi ipek yolu projesi ile Türkiye ve Çin arasında veya Türkiye ve Avrupa arasında yeni bir ticaret hattı ortaya çıkmaktadır. Ülkemizin gelecek vizyonunda önemli bir pay edinmesi beklenen bu yeni pazarın ekonomik hacmi 21,6 trilyon dolar. Türkiye 2016’da Çin’e 2.3 milyar dolar ihracat gerçekleştirdi. Buna karşı yaklaşık 25 milyar dolar ithalat yaptı. Yanı başımızda kabına sığmayan bu ticaret pazarı için hazır olmalı ve kendimizi uluslararası pazarlara entegre etmeliyiz” diye konuştu.

Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi'ni model alabiliriz

İstanbul Ticaret ve Sanayi Odası bünyesinde faaliyete geçirilen Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi’nin (BTM) ekonomiye sağladığı faydaları anlatan Ayla, “BTM, yeni iş fikirlerinin ticarileşmesi ve ticarileştikten sonra büyümesi süreçlerinde her türlü desteği profesyonel bir hizmet anlayışı ile sunan ve bunların yaygınlaşması için mücadele eden sosyal bir yapıdır. BTM birbiriyle entegre üç adet birim ile çalışmalarını sürdürmektedir. Girişimcilik ve ticarileştirme ofisi, iş geliştirme ve yenilik ofisi ile marka ve patent ofisi” dedi. BTM ofisinin bu güne kadar yaptığı çalışmaları aktaran Ayla, “1’nci çağrı döneminde 152 iş fikri, 358 girişimci ve 24 sektöre hizmet veren ofis son olarak 3’ncü çağrı döneminde ise 173 iş fikri, 373 girişimci, 26 sektöre hizmet etmiştir. Bu projeyi bize bir rol model olması ve ışık tutması adına sizlerle paylaşma gereği duydum. Çağa uygun adımlar atan güçlü bir vizyonu olan ve şehrimizde ‘sosyal girişimciliğin’ öncüsü olmasını arzu ettiğim odamız ile ilgili şahsi öngörülerimden bir tanesidir. Odamızın kendi imkanlarına uyarlayarak revize edebileceğimiz bu çalışmanın odamız bünyesinde kabul görmesi halinde ‘yerinde inceleme komisyonu’ kurularak uygulayıcıları ile değerlendirilmesi gerektiğini düşünmekteyim” dedi.

Bu konularda ilginizi çekebilir