Kanser tedavisinde "sıcak kemoterapi" yöntemi
Prof. Dr. Ertem: "Son yıllarda dünyada tercih edilen bir yöntem haline gelen ve başarıyla uygulanan 'sitoredüktif cerrahi ve sıcak kemoterapi' sayesinde hastaların yaşam kaliteleri artıyor ve süresi uzuyor"
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
İSTANBUL - Acıbadem Kozyatağı Hastanesi'nden genel cerrahi uzmanı Prof. Dr. Metin Ertem, kanser tedavisinde son yıllarda dünyada tercih edilen bir yöntem haline gelen ve başarıyla uygulanan "sıcak kemoterapi" ile hastaların yaşam kalitelerinin arttığını ve süresinin uzadığını bildirdi. Ertem, yaptığı yazılı açıklamada, kalın bağırsak, mide, yumurtalık, karın zarı ve apandisit kanserlerinin ileri evrelerde vücuda yayıldıklarında karın içinde çok sayıda tümör oluşturabildiklerini belirtti.
Karın içine yayılan ileri evredeki kanserli hastalarda uygulanan cerrahi, kemoterapi, radyoterapi ve hormonoterapi gibi yöntemlerde zamanla yanıt alınamayan bir süreç başladığını aktaran Ertem, yaşamı sonlandıran dönemin de genellikle karın içine yayılan ve sayılamayacak kadar çoğalan bu tümör parçalarının bağırsak sistemini tıkayarak çalışamaz duruma getirmesi sonucu başladığını ifade etti. Ertem, bu noktada son yıllarda uygulanmaya başlanan "sitoredüktif cerrahi", yani tümör hücre sayısını azaltan işlem ve "sıcak kemoterapi" uygulamalarının hastanın yaşam kalitesini arttırdığını ve süresini de uzattığını belirtti.
Bu yöntemin karın bölgesine açık ameliyat yapılarak uygulandığını anlatan Ertem, şunları kaydetti: "Cerrahide amaç, karın içindeki tümör parçalarını mümkün olduğunca temizlemek ve sonrasında uygulanacak etkin kemoterapi tedavisine imkan sağlamak. Uygulaması oldukça zor olan ve yaklaşık 6-8 saat süren operasyonda karın zarı soyularak tümörler temizleniyor. İhtiyaç duyulduğunda kanserden etkilenmiş olan dalak, safra kesesi, kalın bağırsak, rektum, rahim ağzı, yumurtalık gibi birçok organ çıkarılıyor. Ardından sıra sıcak kemoterapi uygulamasına geliyor."
Prof. Dr. Ertem, sıcak kemoterapi uygulamasının da cerrahi işlem sonrasında, ameliyathanede, hasta genel anestezi ile uyurken uygulandığını ifade ederek, "Mevcut kanserin cinsine göre kemoterapi ajanları ortalama 42 dereceye kadar ısıtılıyor. Böylece kemoterapik ilaçların etkileri arttırılmış oluyor. Ardından pompa özelliği olan cihaz yardımıyla ilaçlar defalarca karın içinde dolaştırılarak karın içi yıkanıyor. Bu işlem sırasında karın içine yerleştirilen ısı probları ile hastanın vücut ısısı sürekli kontrol ediliyor" ifadelerini kullandı.
Kemoterapinin sıcak olarak verilmesinin amacının, sıcaklığın tümörleri daha iyi kontrol edebilme yetisine sahip olması olduğunu dile getiren Ertem, şunları kaydetti: "Tümörlerin karın içinde ortaya çıkması, hastalığın ileri evrede olduğunu gösteriyor. Maalesef bu dönemde tedavilerden artık pek yanıt alınamıyor ve hastalar çok hızlı bir şekilde hayatlarını kaybediyor. Ancak son yıllarda dünyada tercih edilen bir yöntem haline gelen ve başarıyla uygulanan 'sitoredüktif cerrahi ve sıcak kemoterapi' sayesinde hastaların yaşam kaliteleri artıyor ve süresi de uzuyor." Ertem, her hastanın bu yöntemden faydalanamadığını vurgulayarak, yöntemin sadece karın içinde yayılım gösteren ileri kanserlerde uygulandığını, ayrıca kanserin karın içinde de sınırlı olması, yani beyin, kemik veya akciğer gibi başka bir organa sıçramamış olması gerektiğini ifade etti.
Bu konularda ilginizi çekebilir