İşte felaketlerle sarsılan Japonya'nın ekonomisi

Japonya, ABD ve Çin'in ardından dünyanın en büyük üçüncü ekonomisi durumunda bulunuyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA -  8,9 büyüklüğündeki deprem ve depremden sonra meydana gelen tsunaminin ağır darbe vurduğu Japonya, ABD ve Çin'in ardından dünyanın en büyük üçüncü ekonomisi durumunda bulunuyor.

Uluslararası Para Fonunun (IMF) Dünya Ekonomik Görünümü Ekim 2010 raporundaki verilere göre, geçen yıl Japonya'nın gayri safi yurtiçi hasılası (GSYH) 5 trilyon 390 milyar dolar oldu. Böylece Japonya geçen yıl dünyadaki GSYH'nin yüzde 8,7'sini oluşturdu.

Küresel ekonomik kriz nedeniyle 2009 yılında yüzde 6,3 daralan Japon ekonomisi geçen yıl ise yüzde 3,9 büyüdü. Japonya'nın bu yıl ise yüzde 1,6 büyümesi bekleniyor.

Toplam nüfusun 127 milyon 368 bini bulduğu tahmin edilen Japonya'da 62 milyon 414 bin kişi istihdam ediliyor. Geçen yıl bu ülkede işsizlik oranı yüzde 5,1 olurken, cari işlemler fazlası ise 166 milyar 463 milyonu buldu. 

Japonya'nın kamu borcu 5,3 trilyon dolarlık GSYH'sinin iki katına yaklaşırken, bütçe açığı ise GSYH'nin yüzde 9'u seviyesinde bulunuyor.

Japonya ekonomisi, 1868 yılında Batı'ya açıldığı Meiji döneminde yöneticilerin piyasa ekonomisini kabul etmesiyle genişlemeye başladı. Bugün bilinen birçok teşebbüsün kurulduğu bu dönemde Japonya Asya'nın en gelişmiş ülkesi oldu. Japonya'da reel ekonomik büyümenin olduğu 1960'dan 1980 yılına kadar olan dönem "Japon mucizesi" olarak değerlendirildi. Ekonomi 1960 ve 1970'li yıllarda ortalama yüzde 7,5, 1980'lı yıllar 1990'lı yılların başlarında ise yüzde 3,2 oranında büyüme kaydetti.

"Kayıp on yıl" olarak adlandırılan 1990'lı yıllarda ise büyüme oranı önemli oranda düşerken, ortalama büyüme yüzde 1,7 seviyesinde seyretti. Bu yıllarda büyümenin yavaşlamasının en önemli sebebi varlık fiyatı balonu ile borsa ve emlak piyasalarında spekülatif aşırılıkları önlemeyi amaçlayan iç politikalar oldu. Japonya'da daha sonraki yıllarda ekonomik büyümede toparlanmayı sağlama çabaları önemli karşılık bulmazken, 2000 yılında küresel ekonomideki gerilemeyle daha fazla zarar gördü. Ekonomi yüzde 2,8 oranında büyüdüğü 2005 yılından sonra güçlü toparlanma sinyalleri verdi, söz konusu yılda bu büyüme oranı ABD ve AB'yi geçti.

Büyük bir sanayi kapasitesine sahip ve yüksek teknoloji gerektiren elektronik mallar, motorlu araçlar, büro makinaları, gemi, kimyasal ürünler, tekstil ve işlenmiş gıda ürünleri üretilen ülkede, arazinin yüzde 13'ü işlenebiliyor.

Pirinç, şeker pancarı, sebze, meyve, domuz, çiftlik hayvanları, süt ürünleri, yumurta ve balığın tarımsal ürünleri oluşturduğu Japonya, gıda ihtiyacının yüzde 60'ını ithal ediyor. Dünyanın en büyük balıkçılık filosuna sahip ülke, küresel balık avının yaklaşık yüzde 15'ini yaparak, bu alanda Çin'den sonra ikinci durumda bulunuyor.

İmalat, inşaat, dağıtım, emlak, hizmetler ve iletişimin önemli endüstriler olduğu Japonya'da, GSYH'nin yüzde 75,9'u hizmetler, yüzde 23'ü sanayi ve yüzde 1,1'i tarımdan oluşuyor.

Japonya, dünyanın en büyük bankalarından bazılarına ve şirketlerin piyasa değeri bakımından dünyanı ikinci büyük borsası olan Tokyo Borsası'na ev sahipliği yapıyor. 2010 yılında kamuya açık şirketlerin piyasa değeri 3 trilyon 537 milyar dolardı.

Geçen yıl itibariyle Forbes dergisinin dünyanın en büyük 2000 şirketi listesinde 210 şirketle Japonya ABD'den sonra ikinci sırada yer alıyordu.

Japonya'da 2008 yılı itibariyle enerjinin yüzde 46,4'ü petrol, yüzde 21,4'ü kömür, yüzde 16,7'si doğalgaz, yüzde 9,7'si nükleer santraller ve yüzde 2,9'u hidroelektrik santrallerinden üretildi. Elektrik enerjisinin yüzde 22,5'inin nükleer santrallerden elde edildiği ülke, enerjide önemli oranda dışa bağımlı olması nedeniyle kaynaklarını çeşitlendirmeye ve enerjide tasarrufu artırıcı önlemlere önem veriyor.

Karayolu ve demiryoluna önemli yatırımların yapıldığı Japonya'da, saatte 250 kilometre hıza ulaşan Shinkansen trenleri önemli kentleri birbirine bağlarken, düzinelerce demiryolu şirketleri bölgesel ve yerel yolcu ulaştırma piyasalarında rekabet ediyor. 173 havaalanının bulunduğu ülkede sadece yurt içi uçuşlarda kullanılan Haneda havaalanı, Japonya'nın en büyük ve Asya'nın ikinci en işlek havaalanı konumunda bulunuyor. Japonya'nın önemli uluslararası havaalanları arasında Narita, Kansai ve Chubu Centrair bulunuyor.

Ülkenin en büyük ve en işlek limanı Nagoya'da, Japonya ticaretin yüzde 10'u yapılıyor.

Önemli ticari ortaklar

Japonya'nın en önemli ticari ortaklarını Çin, ABD, AB, Güney Kore, Tayvan, Avustralya, Suudi Arabistan, Avustralya, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Tayland oluşturuyor.

Başlıca ihracat kalemleri motorlu araçlar, elektronik ürünler, yarı iletkenler, ulaştırma teçhizatları, bilgisayarlar ve kimyasal ürünlerden oluşan Japonya, en fazla ihracatını Çin, ABD, Güney Kore, Tayvan, Hong Kong, Singapur, Tayland ve Almanya'ya yapıyor. 2009 yılı itibariyle Japonya'nın Çin'e ihracatı yüzde 18,88, ABD'ye yüzde 16,42, Güney Kore'ye yüzde 8,13, Tayvan'a yüzde 6,27 ve Hong Kong'a yüzde 5,49 oldu. Japonya'nın geçen yıl 765.2 milyar dolar ihracat yaptığı tahmin ediliyor.

Geçen yıl 636.8 milyar dolar ithalat yaptığı sanılan Japonya'nın en önemli ithal kalemleri arasında ise petrol, ham madde, gıda ürünleri, kereste, makina ve teçhizat, kimyasal ürünler ve tekstil ürünleri bulunuyor.  

En fazla ithalatını Çin, ABD, Avustralya, Suudi Arabistan, Güney Kore, Endonezya ve BAE'den yapan Japonya'nın, yine 2009 yılı itibariyle Çin'den ithalatı yüzde 22,2, ABD'den yüzde 10,96, Avustralya'dan yüzde 6,29, Suudi Arabistan'dan yüzde 5,29, BAE'den yüzde 4,12, Güney Kore'den yüzde 3,98 ve Endonezya'dan yüzde 3,95 oldu.

Japonya, bu yıl ocak ayında Çin'e 11,2 milyar dolar ihracat, Çin'den 14,9 milyar dolar ithalat yaptı. Aynı dönemde ABD'ye ihracatı 9,1 milyar dolar ve ithalatı 5,6 milyar dolar olan Japonya, Güney Kore'ye 5,1 milyar dolar mal ihraç etti, bu ülkeden ithalatı ise 2,97 milyar doları buldu. Japonya'nın ocak ayında AB ülkelerine ihracatı 6,95, bu ülkelerden ithalatı ise 6,18 milyar dolar oldu.

Aynı dönemde Suudi Arabistan'a 409.9 milyon dolar, BAE'ye 462.9 milyon dolar mal ihraç eden Japonya'nın bu ülkelerden ithalatı sırasıyla 3,10 milyar dolar ve 3,93 milyar doları buldu. Bu iki ülkeyle yapılan ticarette ihracatın ithalattan fazla olmasında Japonya'nın ham petrol alımı önemli rol oynadı.

Dünyanın en hızlı yaşlanan nüfusuna sahip ülkelerden biri olan Japonya, aynı zamanda erkeklerde ve kadınlarda en yüksek ortalama yaşam süresine ve düşük doğum oranına sahip bulunuyor. Ülkede nüfustaki mevcut durumun sürmesi halinde çalışma çağındaki nüfusun gelecek 25 yılda yüzde 20'nin üzerinde azalacağı tahmin ediliyor.

Deprem ve tsunamide etkilenen şirketler

Japonya'da 11 Mart'ta meydana gelen deprem ve tsunami, otomotiv, elektronik, enerji, maden ve imalet sektöründe faaliyet gösteren birçok şirketin üretimini olumsuz etkiledi. Japon şirketlerinin üretimini durdurması ayrıca yarı iletken ve elektronik malzeme ile araç üreten Japonya dışındaki diğer küresel şirketler için malzeme tedariki endişesi yarattı.

Dünyanın en büyük otomotiv şirketi Toyota, 12 ana montaj fabrikasında üretimini 22 Mart'a kadar durdururken, bu 95 bin araçlık üretim kaybına yol açtı. Bu hafta Japonya'da yedek parça üretimi yapılan 7 fabrikada servis merkezleri için üretime yeniden başlayacağını açıklayan şirket, 21 Mart'tan itibaren ise denizaşırı ülkelerdeki montaj fabrikaları için araç parçaları üretimine başlayacak.

Honda, üretimi durdurma kararını 23 Mart'a uzatırken, Nissan, Japonya'daki dört montaj fabrikasından üçünde üretime ara verdi.  

Goldman Sachs'a göre, bir günlük üretim kaybı Toyota'ya 73,9 milyon dolara, Honda ve Nissan'a ise 24,6 milyon dolara mal oluyor.

Mazda, ülkenin güneybatısındaki iki fabrikasında üretimini 20 Mart'a kadar durdurdu. Fuji Heavy Industries şirketi, başkent Tokyo'nun kuzeyinde Gunma bölgesinde Subaru marka araçlarla ilgili parça üreten beş fabrikada faaliyetlerine ara verdi.

Fransız otomotiv şirketi Renault'nun Güney Kore birimi Renault Samsung, potansiyel parça sıkıntısı nedeniyle tam zamanlı üretimini durdurma kararı aldı. ABD'nin en büyük otomotiv şirketi General Motors da parça sıkıntısı nedeniyle Louisiana eyaletindeki pikap fabrikasının geçici olarak atıl duruma geleceğini açıkladı.

Elektronik şirketlerinden Sony, LCD'lerde kullanılan optik film üreticisi fabrikasında üretime başlarken, bazıları deniz aşırı müşteriler dahil diğer imalatçılar için malzeme sağlayan 7 fabrikasını kapalı tutmaya devam ediyor. 

Toshiba'nın, görüntü sensörleri ve mikro işlemciler için LSI çip üretilen Iwate bölgesindeki fabrikasında halen üretim yapılmıyor. Toshiba, akıllı telefonlar ve diğer cihazlar için küçük LCD üretilen fabrikanın da zarar gören makinaların onarımı için bir ay kapalı kalacağını belirtti.

Dünyanın en büyük dijital kamera üreticisi Canon, biri lens, diğeri yazıcılar için mürekkep ve üçüncüsü LCD ekran yapımı için ekipman üreten üç fabrikasında üretime bu hafta yeniden başlayamayacağını açıkladı. Canon, gerekli parçaları tedarik etme güçlüğüyle karşı karşıya bulunduğunu da kaydetti. Nikon da dört üretim tesisini kapalı tutmaya devam ediyor.

Panasonic, ülkenin kuzeyindeki üretim tesislerinde hasarın büyük olmadığını, ancak altyapının onarımı için bu tesislerde faaliyetlere başlamanın zaman alacağını bildirdi.

Dünyanın 5 nolu çip üreticisi Renesas, üretimini durdurduğu 8 fabrikasında üretimin ne zaman başlayacağına ilişkin bilgi vermedi.

Plastik PVC ve yarı iletken yapımında kullanılan silikon yonga plakasının dünyadaki en önemli üreticisi Shin-Etsu şirketinin, deprem ve tsunaminin vurduğu iki fabrikasında üretim halen yapılmıyor.  

Maruzen petrokimya şirketi Tokyo'nun doğusundaki Chiba'da, JX Holdings de Tokyo yakınındaki Kawasaki'de gazyağı üretim tesislerini kapattı. Kyokuto Petroleum şirketi günlük 175 bin varil petrolün işlendiği Chiba'daki rafinerisinde üretimi durdurdu.

Mitsubishi Chemical da Kashima'da enerji kesintisi nedeniyle gazyağı tesislerinde operasyonlarına ara verdi.

Sumitomo Metal Industries, Kashima'daki çelik fabrikasında çıkan yangın söndürülmesine rağmen üretimine henüz başlamadı.

JFE Steel şirketi, Tokyo yakınındaki Higashi Nihon fabrikasında iki maden eritme fırınında faaliyetlerine yeniden başladı, ancak elektrik kesintisi nedeniyle üretimine ara verdi.

Japonya'nın en büyük bakır döküm hanesi şirketi Pan Pacific Copper, elektrik kesintisi nedeniyle Hitachi rafinerisinde faaliyetlerini durdurdu. Mitsui Mining şirketinin, Hachinohe Zinc döküm hanesinde ve Mitsubishi Material şirketinin, Onahama bakır döküm hanesinde halen üretim yapılmıyor.

 

Bu konularda ilginizi çekebilir