İnternetten alışverişte taklit sitelere dikkat!

Vatandaşların bankaların veya güvenli alışveriş sitelerinin adreslerine benzer adları veya logoları kullanan taklit sitelere yönlendirilerek kandırılabildiği belirtildi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER) Hukuk Komisyonu Üyesi avukat Bayram Yazıcı, internetten alışverişte mağdur olanların sayısının her geçen gün arttığını belirterek, tüketicileri özellikle taklit siteler konusunda uyardı. 

Yazıcı, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de internet kullanımının yaygınlaşmasına paralel olarak buradan yapılan alışverişin de arttığını dile getirdi. 

Tüketicilerin sanal ortamda alışverişe yönelmelerinin "bazı açıkgöz dolandırıcıların iştahını kabarttığını", bu kişilerin yasal boşluktan istifade ederek internetten alışverişi tercih eden onbinlerce kişiyi mağdur ettiğini aktaran Yazıcı, "Birçok sosyal paylaşım sitelerinin içerisine kadar giren sahte sanal mağazalar tüketiciyi yanıltmakla kalmıyor, dolandırarak mağduriyetlerine de neden oluyor" dedi. 

Yazıcı, çoğu zaman buralardan satın alınan ürünlerin taklit veya farklı gönderildiğini, bazen de hiç gönderilmediğine işaret ederek, "Üstelik cep telefonu yerine salatalık gönderen satıcı, şikayetini bildiren tüketiciye 'affedersiniz, yanlışlık olmuş, biz aslında size domates gönderecektik' diyerek alay edebiliyor" diye konuştu. 

"Yasalar uygulanmıyor" 

Yazıcı, internetten alışverişte mağduriyetlerin azalması için tüketicilerin de dikkatli olması ve bilinçli alışveriş yapması gerektiğine dikkati çekti. 

Satış yapan internet sitesinin ana sayfasında, 6502 sayılı Tüketici Kanunu'na göre, hızlı irtibat kurulmasına imkan veren, fiziksel erişim için kargo iletilebilecek sabit adres, elektronik posta, telefon numarası ve sorumlu ticari muhatap bildirilmesi gerektiğini vurgulayan Yazıcı, ayrıca "cayma hakkı" konusunda açıklama bulunmasının yasal zorunluluk olduğunu ancak bu kuralın ihlal edildiğini söyledi. 

Yazıcı, internetten ticaret yapacak kişi ve kuruluşların kapıdan satış firmaları gibi Gümrük ve Ticaret Bakanlığından izin alma zorunluluğu bulunmadığını hatırlatarak, böylelikle arama motorlarına verilen ilanlarla bu internet sitelerinin tüketicilere ulaşmayı başardığını, taklit veya sahte ürünleri tüketicilere satarak kandırdığını dile getirdi. 

"Düşük maliyetle internet sitesi kuruluyor" 

Oldukça düşük maliyetle internet sitesi kurabilen sahtekarların genellikle ön ödemeli cep telefonu numarası üzerinden satışlarını gerçekleştirdiğini anlatan Yazıcı, bu kişilerin bir süre sonra da ortadan kaybolduğunu ve telefon hattını kapattığını aktardı. 

Yazıcı, "Bunların yanı sıra bir diğer mağduriyet de alışveriş sitelerindeki güvenlik sistemlerinin yok denecek kadar düşük seviyede olmasından kaynaklanıyor. Dolayısıyla kredi kartı ile veya banka havalesi ile yapılan ödemelerde müşterinin finansal bilgileri de kötü niyetli kişilerin eline geçebiliyor" diye konuştu. 

"Benzer isimlerle taklit siteler" 

Tüketicilerin en çok dikkat etmesi gereken konulardan birinin taklit siteler olduğunu, bankaların veya güvenli alışveriş sitelerinin adreslerine benzer ad veya logolar kullanılarak vatandaşların dolandırılabildiğini, kandırıldığını kaydeden Yazıcı, bu şekilde kurulan tuzaklarla kişilerin şifreleri ve finansal bilgilerinin ele geçirildiğini, dolandırıcılar tarafından kullanıcı adı ve şifrelerinin öğrenilmemesi için tüketicilerin uyanık olması gerektiğini söyledi. 

Yazıcı, tüketicilerin cep telefonlarına gelen SMS ve elektronik posta adreslerine gönderilen hepsi aslında birer tuzak olabilen cazip önerilere kulak asmaması gerektiğine işaret etti. 

"Hatta tüketiciye kendisinin şifresi ile işlem yapılmak istendiğine dair e-posta gönderilerek şifre değişikliği yapılması önerilmekte" diyen Yazıcı, böylece kişinin sahte sitelere yönlendirildiğini, bilgilerinin ele geçirildiğini ve mağdur edildiğini söyledi. 

"Mağdur olmamak için uyulması gereken 10 altın kural" 

Yazıcı, bu tür mağduriyete uğramamak ve dolandırılmamak için tüketicilerin de kendi güvenliklerini düşünerek bazı hususlara dikkat etmesi gerektiğine dikkati çekerek, güvenli alışveriş için uyulması gereken 10 altın kuralı şöyle sıraladı: 

"Tüketiciler, ürün veya hizmet satın almadan önce satıcı firmanın ticari unvanı ile özellikle iletişim bilgilerini bulmalı ve gerçekten böyle bir firmanın olup olmadığını araştırmalı, teslimden itibaren 14 gün zarfında cayma hakkı konusunda bilginin yer almaması halinde o siteden alışveriş yapmamalı. 

Satın alınması düşünülen ürünün özellikleri hakkında araştırma yapılmalı, ürün hakkında kargo ve vergiler dahil toplam fiyatı ve özelliklerine dair detaylı açıklama yapılmamışsa ürünü almaktan vazgeçilmeli. 

Ödemeye ilişkin birden fazla bankaya ait bilgiler bulunmuyorsa şüphelenilmeli, çekimser yaklaşılarak firma hakkında arama motorlarında şikayet araştırması yapılmalıdır. Bankalar bu tür ticaret yapan kişi ve kuruluşlara pos cihazı verirken bir ön inceleme yapmakta, bazı durumlarda teminat almaktadırlar. 

Kredi kartı bilgileri sanal ortamda paylaşılmak yerine imkan varsa kapıda ödeme suretiyle sipariş verilmeli, teslim anında paket açılıp, ürün de görülerek ödeme yapılmalı, beğenilmediyse teslim alınmamalı. Kredi kartı ile ödeme yapılacaksa SSL sertifikasına dikkat edilmeli veya tek kullanımlık sanal kartlar tercih edilmelidir. 

Tüketicilerin ürünün sitedeki toplam fiyatını görerek almaları gerekir. Gelen üründe herhangi bir sorun varsa bu durum teslim fişinde belirtilmeli, bunun belgelenmesini sağlayacak kayıt yaptırılmalı. Böylelikle ürün ile ilgili olarak yaşanacak mağduriyet azalır. 

Faturalar çift nüsha olarak düzenlenmeli, iade esnasında bir sureti ürünle birlikte gönderilmeli, diğeri muhafaza edilmeli. 

İnternette alışveriş yapılırken tüketiciler banka ve finansal bilgilerini korumak için herkesin kullanımında olan bilgisayar yerine iş yerinde veya evdeki kişisel bilgisayarlarını tercih etmelidir. 

Her şeye rağmen güvenilir olmayan sitelerden alışveriş yapılmış ve cayma hakkı kullanılmak isteniyorsa ürünü firmanın bildirdiği adrese göndermeden bedel iadesi güvence altına alınmalı. Aksi halde ödenen bedelin yanında o beğenilmeyen ürün de elden çıkmış olur. 

Satın alınan ürün 14 gün zarfında cayma hakkı kullanarak iade edilecekse, cayma bildirimi satıcıya yazılı şekilde yapılmalı, kredi kartı kullanıldıysa bankaya da yazılı başvuruda bulunulmalı. 

Sorunla karşılaşıldığında satıcıyla telefon yerine yazılı iletişim kurulmalı, sorun giderilmediği ve anlaşma sağlanamadığı takdirde 3 bin 300 liraya kadar tüketicinin veya satıcının ikametinin bulunduğu yerdeki Tüketici Hakem Heyeti'ne başvurulmalı." 

Hiçbir gerekçe göstermeden 14 günde cayma hakkı 

Yazıcı, binlerce mağdur tüketicinin satıcıya ulaşamadığı veya uğraşmayı göze alamadığı için parasını kurtaramadığını ve hakkını alamadığını belirterek, şunları kaydetti: 

"Tüketiciler açısından en önemli konu, satın aldıkları ürünü hiçbir gerekçe göstermeden 14 gün içinde cayma bildiriminde bulunabilmeleridir. Cayma bildirimi telefonla arama yerine yazılı olarak firmaya e-posta, faks veya iadeli taahhütlü mektupla gönderilmeli. Firmanın sitede belirtilen banka hesabına kredi kartıyla ödeme yapıldıysa, aynı anda bankaya da mutlaka yazılı şekilde başvurulmalı." 

Bu konularda ilginizi çekebilir