İnce: Bakanlar kuruluna her partiden insan alacağım

CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, 24 Haziran’da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi Gündoğdu Meydanı alanını dolduran 1 milyonu aşkın kişiye seslendi.

Vatandaşlar ellerinde Türk bayrakları ile meydanı doldururken, denizden de Türk bayraklı ile donatılmış tekneler İnce’nin İzmir mitingine destek verdi. İnce, önce sahil tarafından seçim otobüsüyle halkı selamladı, ardından İzmir Marşı eşliğinde eşi Ülkü İnce ile birlikte kürsüye çıkarak halka hitap etti. İnce, cumhurbaşkanı olması halinde ilk 48 saati, ilk 100 günü ve ilk 500 günü İzmir’de anlattı, vaatlerini sıraladı. 

Saygı duruşunda bulundu 

Sözlerine “Elleriniz dert görmesin. Denizle uyuyan, denizle uyanan güzel İzmir. Hasan Tahsin’in, direnişin, bağımsızlığın, ilk kurşunun kenti İzmir” diyen İnce, 1 milyon kişinin sahne önünde, 1 milyon kişinin de sahnenin arkasında olduğunu söyledi. İnce ayrıca, dün İzmir’den şehit olduğunu hatırlatarak başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve bütün şehitlerimiz için meydanla birlikte 1 dakikalık saygı duruşunda bulundu. 

“Türkiye’de ilk kez bir seçimin kaybedeni olmayacak” 

49 günde 105 miting yaptığını kaydeden İnce, şunları söyledi: 
“Günlerdir konuşuyorum ama medya vermemekte ısrarlı. Hele hele bir TRT var, parayı bizden alıyor, Tayyip Erdoğan’ın borazanlığını yapıyor. Hepiniz telefonlarınızdan canlı yayın yapın. Bir yandan Tayyip Erdoğan’ın medyası, bir yandan milletin medyası. Türkiye’de ilk kez bir seçimin kaybedeni olmayacak. Benim cumhurbaşkanlığımda 81 milyon kazanacak. Kaybeden sadece anket şirketleri olacak. Tayyip Erdoğan bile kaybetmeyecek. Çünkü benim cumhurbaşkanlığımda dolar, faiz, enflasyon düşecek; milli gelir artacak, emekli cumhurbaşkanı maaşı da yükselecek. O da rahat edecek. Her iktidar kendine yakın insanları makul insan haline getirmiştir. İlk kez bu seçimden sonra 81 milyon makbul insan olacak. Annelere söz veriyorum; çocuklarınızı iyi eğiteceğiz. Onlara matematik, yabancı dil öğreteceğiz. Onları FETÖ benzeri tarikat yurtlarına muhtaç etmeyeceğiz. Gençlerimiz olimpiyatlarda madalya kazanacak. Fabrikalarımızın bacası tütecek. Eğitimimiz bütün okullarımız nitelikli eğitim verecek. Tarımda dışa bağımlı olmaktan kurtulacağız. Gelir dağılımı adaletsizliğine son vereceğiz. İşe alımda liyakat esas alınacak. Kimsenin başörtüsüne, sağcı mı solcu mu olduğuna bakmayacağız. Bürokratlara sesleniyorum; hiçbiriniz korkmayın eğer liyakatla geldiyseniz görevinize devam edeceksiniz ama kaymakamsanız, vali iseniz, AK Parti il başkanı gibi çalışıyorsanız sizin hiç şansınız yok. Recep Erdoğan’la Muharrem İnce arasında fark şu; Erdoğan saraylı, İnce milletin evladı.” 

“Burada taze kan var taze kan” 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2002’de “Milletvekilleri lojmanlarını satıyorum” dediğini, ardından subay evlerinde bir apartman dairesine taşındığını söyleyen İnce, sözlerini şöyle sürdürdü: 
“Millet ‘helal olsun’ dedi ama sonra bırak lojman dairesini, Çankaya Köşkünü bile beğenmedi, kendine saray yaptırdı. Bu Erdoğan halktan biri, garip gureba, milletin adamı değildir. Erdoğan Rizelidir ama Rizeliliğinden bile utandı. Rize çayını beğenmedi, kilosu 4 bin 500 liraya beyaz çay içiyor artık. Yola çıktığı arkadaşlarından hiçbiri artık yanında değil. ‘Kardeşim’ dediği kim varsa herkesi yarı yolda bıraktı. Esad’a, Gül’e ‘kardeşim’ dedi. Kime dediyse. 16 yılda dost kalabildiği bir kişi gösteremezsiniz. Erdoğan artık yorgun bir adam. Heyecansız bir adam. İnsanlara tepeden bakan bir adam. Kibirli bir adam. Bir yanda yorgun bir adam, öbür yandan taze kan var taze kan. O artık hayalleri olmayan bir adam. 2002’de adalet, kalkınma diyordu. Artık ‘adalet, kalkınma’ demiyor. ‘Ekonomi’ diyemiyor. Karşıma televizyona çıkamıyor. Erdoğan’ın çıraklığı fena değildi ama ustalığı rezalet. Bir insan kendine ‘usta’ der de, nasıl olur da ‘çırak’ dediğinin karşısına çıkamaz. Bu usta değil, çakma usta. Nasıl dünya liderisin? Cesaretin mi, bilgin mi, yüreğin mi yok? Gel karşıma Erdoğan gel. Son günlerde Tarzan zorda olunca bir baktım neler neler. Doktorlar arasında ‘çocukluğuna inmek lazım’ diye laf var ya; çocukluğuma bile indiler. Yakında 2. Dünya Savaşı’nı benden bilebilirler. ‘Menderes asılırken neredeydin?’ diyor. Dünyada yoktum. 64 doğumluyum. Menderes Allah rahmet eylesin 61’de asıldı. Üniversite diploması yok diyorlar ya acaba ortaokul diploması var mı bunu merak etmeye başladım.” 

“Bakanlar kurulunu sadece CHP’lilerden yapmayacağım” 

Hakkında dedikodu çıkardıklarını, cumhurbaşkanı olması halinde doğum yardımı, gebelik yardımı, dul maaşı, muhtaç asker ailesi yardımı, şartlı eğitim yardımı, öğrenci yardımı, kaymakamlık bursu, yoksullara kira yardımı, engelli bakımı ve fakir muhtaç yardımını kaldıracağının söylendiğini ifade eden İnce, “Namus sözü veriyorum; bu saydığım yardımları bırak kesmeyi, temmuz ayı içerisinde 100’er lira zam yapacağım. Hemen. Her şey hazır. Kadro hazır, ekonomi ile kim ilgilenecek, dış politikası ile kim ilgilenecek hazır. Zımba gibi ekip var. Cumhurbaşkanlığı yardımcılığına muhalefet parti genel başkanlarını teklif edeceğim. Bakanlar kurulunu sadece CHP’lilerden yapmayacağım. Bakanlar kuruluna her partiden insan alacağım” dedi. 

“4 milyon Suriyeliyi davulla zurna ile Suriye’ye göndereceğiz” 

Ekibiyle yoğun çalışma yaptıklarını dile getiren İnce, “Ben Türkiye’yi yönetme hazırlığı yapıyorum. 48 saat içinde OHAL’i kaldıracağız. Merkez Bankası bağımsız para politikası uygulayacak. Merkez Bankası Başkanı, parti genel merkezine davet etmeyeceğim. Ekonomik kurullar özerk olacaklar. Siyasetten arındırılmış ekonomi politikaları. Terörle mücadele; PKK, IŞİD ve FETÖ ile amansız mücadele edeceğiz. Ne yazık ki 2002’de Türkiye Dünya Kupasına katılmıştı, 3. olmuştu. Bugün Dünya Kupasında oynayamıyor. Çünkü spor siyasallaştı. Cumhurbaşkanı olduğumda Passolig’i hemen kaldıracağım. Bir hafta içinde Suriye ile ilgili çalışmalar ve 100 gün içinde Suriye’ye büyükelçi atayacağım. Barış politikaları ile 4 milyon Suriyeliyi davulla zurna ile Suriye’ye göndereceğiz. Yargıdaki düzenlemelere hemen başlayacağız. Cumhurbaşkanı yargıtayın salonuna girdiğinde ayağa kalkmayacak yüksek yargıçlar arıyorum. Söz veriyorum; özel hayatın gizliliği esas olacak. 100 gün içinde hiç kimsenin telefonu dinlenmeyecek. KHK’larla işten atılan yurttaşlarımız var. Haklarında dava açılmışsa dava sonucunu bekleyeceğiz. Açılmamışsa, KHK ile işten uzaklaştırılanları hemen işe iade edeceğiz. ‘Askeri okullarda FETÖ’cü var, ondan kapadım’ diyor. Hakimler, savcıların da 3’te 1’i FETÖ’cü. O zaman hukuk fakültelerini de kapatın. Böyle şey olmaz. Askeri okulları yeniden açacağım. Medya kendine çeki düzen verecek. Haberlerimiz ister ver, ister verme. Umurumda değil ama 24 Haziran’dan sonra kapı önünden de ayrılmaz bunlar. TRT Tayyip’in borazanı, ben seçildiğimde benim borazanım olmayacak. Beni eleştirecek gazeteler, televizyonlar arıyorum. Adam gibi bir medya arıyorum. Erdoğan Türkiye’nin en büyük medya patronudur. Erdoğan manşetleri atan adamdır, ben manşetlerle kavga ede eden gelen adamım” diye konuştu. 

“Biz Sünniler, Alevilere haksızlık yaptık” 

Sünnilerin Alevilere haksızlık ettiğini belirten İnce, “Biz Sünniler, Alevilere haksızlık yaptık, yapıyoruz. Açıkça söylüyorum. Aleviler vergi veriyor, askere gidiyor, şehit oluyor ama Diyanet İşleri Başkanlığı, imamların maaşını veriyor, Sünnilere hizmet ediyor ama Alevilere etmiyor. Cem evleri statüsünü ibadethane olarak 100 gün içinde düzenleyeceğiz. Cesurca, kararlı adımlar atacağız. Dokunulmazlık konusu gündeme geldiğinde kendi partimle bile ters düştüm. İlkeli siyaset yapacağız. Kürt mü, Türk mü, Alevi mi Sünni mi, başörtülü mü başörtüsüz mü, kadın mı erkek mi, sağcı mı solcu mu bakmayacağız. ‘İnsan’ diyeceğiz. Kamuda yükselme, müdür olma, kaymakam olma, genel müdür olma; devlet burada özel kurallar koyacağız. Etnisiteye, inanca, cinsiyete bakılmayacak. Sadece liyakata bakılacak. İşini iyi yapıyorsun, Erdoğan getirmiş seni, korkma ama partizanlık yaptıysan, liyakat sahibi değilsen, o işi bilmiyorsan gideceksin. Öğretmenlere, polislere, din görevlilerine, hemşirelere, 3600 ek göstergeyi 100 gün içinde vereceğiz. Hemen Avrupa’daki başkentleri tura çıkacağım. AB ile ilgili hızlı bir kampanya başlatacağım. Dünyadaki 200 devletin 50’si büyüktür, 50’sinin hemen hemen bütün büyükelçileri benimle görüşmek istedi” ifadelerini kullandı. 

“Hiçbir sınavdan ücret alınmayacak” 

Okullar için zorunlu bağışın artık olmayacağını, hiçbir sınavdan ücret alınmayacağını söyleyen İnce, şöyle konuştu: 
“Türkiye Cumhuriyeti çocuklarına bedava sınav yapamıyorsa o dükkanı kapat git. 19 Mayıs ve 29 Ekim’de üniversite öğrencilerine 500 lira gençlik, 500 lira cumhuriyet bursu verilecek. Öğretmenler, çocuklarımızı size teslim ettiğiniz için 24 Kasım’da her birinize bir maaş ikramiye vereceğiz. Kamuda mülakatı kaldıracağız. Mülakat olmayacak. Mazot, çiftçiye 3 lira olacak. Karadenizli kardeşim; fındık 15 lira olacak. Asgari ücret 2 bin 200 lira en düşün ekmekli maaş 1500 lira olacak. Ramazan bayramında emeklilere bin lira dediler kandırdılar 500, 700 verdiler. Kurban Bayramında her emekliye bir asgari ücret vereceğiz. Emeklilikte yaşa takılanların sorununu 100 güm içinde çözeceğiz. Çocuk bezindeki KDV’yi mutlaka gideceğiz.” 

“Memleketin düştüğü duruma bakın” 

Cumhurbaşkanı olması halinde ilk 500 günde yapılacak icraatları da sıralayan İnce, “Yargıda seçim ve yükselme ilkeleri objektif kriter koyacağız. Yasama yürütme yargıda güçler ayrılığını netleştireceğiz. Yerel yönetimleri güçlendireceğiz. Girişimcilik merkezileri kuracağız. Tekstil Moda Tasarım Akademisi açacağız. Marka için marka. Gençler, evlatlarım, öğrencilerim, kardeşlerim sizinle birlikte yapacağız. Eğitim, siyasetin toplum mühendisliği aracı olmaktan çıkarılacak, uzlaşma sağlanacak. Herkesin kabul ettiği yeni bir eğitim sitemi olacak. Türkiye’de yurt sorununu kökünden çözeceğiz. Otistik çocuklar başta olmak üzere engelliler için yaşam merkezi açacağız. Engelli kardeşlerime söz veriyorum; bu sarayperest, Marmaris’te 300 odalı yazlık saray yaptırıyor. Allah’ın huzurunda söz veriyorum; Marmaris’teki yazlık sarayı engellilere tahsis edeceğim. Çalışanların örgütlenmeleri ve hak arayışlarındaki tüm engelleri kaldıracağız. Aile sigortasını hayata geçireceğiz. Sanatçıların güçlü şekilde örgütlenmelerini sağlayacağız. Kültüre kaynak aktarımı sağlayacağız. Sporun temel alanlarında üniversite ligi kuracağız. Benim 30 sene önce yazdığım şiiri konuşuyor, montaj dublaj konuşuyor ama ekonomiyi konuşamıyor. Çık piyasaya bir çoban salata konuşsana. Soğan doları geçti. Soğan kuru dolar kurunu geçti. Kuru soğan 7 lira, domates 6 lira, biber 8 lira, hıyar 4 lira. Hani dolar lobisi vardı ya, faiz lobisi vardı. Şimdi de soğan lobisi var. Memleketin düştüğü duruma bakın” dedi. 

“Yarışmada kazandığı altını yolladı” 

İnce, konuşması sırasında kendisine 3. sınıf öğrencisi tarafından verilen mektubu okudu. İnce, “’Erdoğan 30 miting yaptı, sen 105 miting yaptın enerjiyi nereden buluyorsun?’ diyorlar. Enerjiyi işte bundan buluyorum; bu 3. sınıf öğrencisi Deniz Acar okulunda İstiklal Marşı yarışması düzenlenmiş. Bir gram altın kazanmış. 3. sınıftaki çocuk bir gram altınını ‘Muharrem Amca sana gönderiyorum’ diye göndermiş. Enerjim bu. Vitamin bu, bu çocuğa karşı sorumluluğum var” diye konuştu. 

“Çağı iyi yakalamamız lazım” 

Cumhurbaşkanlığında kalite ve girişim sözünün duyulacağını ifade eden İnce, “Yol yaptı, yol çöküyor. Hastanede yaptı, hemşire yok. Yeni dünyada o telefonların hiçbirini kullanmayacaksınız. Artık kuantum telefonlar geliyor. Tıp değişecek. 16 yeni meslek geliyor. İlkokulda okuyan çocukların önemli kesimi bugün olmayan mesleklerde çalışacak. 16 yeni meslek bugün gençler tarafından bilinmiyor. Sanayimiz, meralarımız, tarım alanlarımız, denizlerimiz atıl. Ama Erdoğan vatandaşa kemer sıktırıyor, kendisi sarayda yaşıyor. Benim dönemimde millet değil devlet kemer sıkacak. Bir ülkede faiz artıyorsa yönetim kötü demektir. Bir yılda faiz yüzde 122 artmış. Yani sen kredi kartına 10 bin lira öderken şimdi 22 bin ödüyorsun. Bugün ilkokulda okuyanların yüzde 65’inin çalışacağı meslek henüz piyasada yok. Önümüzdeki 10 yıl içinde insan gücünün yaptığı işlerin yüzde 30’unu makineler yapacak. İki sene içinde kendinizi geliştirmezseniz sizin yerinizi Macar işçisi alabilir ya da Avusturyalı biri. Çağı iyi yakalamamız lazım. Herkes iklim mühendisliği nedir, yapay organ geliştiricisi nedir buna bakın. İnsanlarla empati kuran oyunlar getirilecek. Bunlarla ilgilenin. Güneş enerjisi ile ilgilenin. Her yıl yüksek lisans için 10 bin öğrenciyi yurt dışına göndereceğiz” açıklamasında bulundu. 

“Her yıl 81 milyona hesap vereceğim” 

Cumhurbaşkanı olduğunda İktisat kongresini yeniden İzmir’de toplayacağının sözünü veren İnce, “Üreten, korkmayan bir Türkiye. Farklı bir cumhurbaşkanı olacağım. Hak’kını, halkını, haddini bilen bir cumhurbaşkanı. Ama haddini bilmeyenlere de haddini bildiren bir cumhurbaşkanı olacağım. Benim cumhurbaşkanlığımda camide ibadet, okulda bilim orduda görev ve liyakat olacak. Camiye, orduya, okula siyaset asla girmeyecek. Her yıl 81 milyona hesap vereceğim. Bir yıllık icraatımın, cumhurbaşkanlığı harcamalarının, kişisel mal varlığımın hesabını vereceğim” ifadelerine yer verdi. 

“Barışacağız, büyüyeceğiz, bölüşeceğiz” 

“Bu seçim eskinin son seçimi, yeninin ilk seçimi” diyen İnce, “Türkiye’yi normalleştirmeye, Türkiye’yi barıştırmaya. ‘3 B’ demeye hazır mıyız? Barışacağız, hemen barışacağız; büyüyeceğiz, hızla büyüyeceğiz; bölüşeceğiz, adil bölüşeceğiz. Bunu birlikte başaracağız. Cumhurbaşkanlığında ne kadar oy çıkar? 80? 85 yapın onu. Olur mu? Tamam mı? Söz mü? Pazar gününe kadar en az 3 kişiyi ikna etmenizi istiyorum. Pazar günü oyunu kullandın, okulda sandıklarda bekleyeceksin, sonra seçim kuruluna gideceksin. Ben de Yüksek Seçim Kuruluna gideceğim. Bunu birlikte başaracağız” dedi. 

Sahneden atılan işçiden çiçek 

İnce daha sonra alanda bulunan herkesin cep telefonu ışığını yakmasını istedi. Ardından İnce’nin İzmir Çiğli’deki programında sahneye atlayan ve korumaları tarafından sahneden atılan belediye işçisi İsmail Kalkan, sahneye çıkarak İnce’ye çiçek takdim etti. İnce, bir kez daha özür dileyerek işçiye sarıldı. Öte yandan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, mitinge 2 milyon kişinin katıldığını söyledi.