İmamoğlu: Benim anketim yüzümde saklı
CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, "Biz anket yapıyoruz. Ama biz oran açıklamıyoruz. Yüzümüzden belli olacak anketin ne olduğu. Güler yüzümüzü gördükleri her an bilsinler ki anketler çok iyi gidiyor. Benim anketim yüzümde saklı." dedi.
CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, "Biz anket yapıyoruz. Ama biz oran açıklamıyoruz. Yüzümüzden belli olacak anketin ne olduğu. Güler yüzümüzü gördükleri her an bilsinler ki anketler çok iyi gidiyor. Benim anketim yüzümde saklı." dedi.
İmamoğlu, Beylikdüzü Belediyesi Kariyer Merkezi'nde gazetecilere gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Ekrem İmamoğlu, TBMM Başkanı ve AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım'ın istihdam ile ilgili sözlerinin hatırlatılması üzerine, açıklamaya hiç şaşırmadığını belirterek, şöyle konuştu:
"Bugün TÜİK verileri açıklandı. Gençlerdeki işsizlik oranı çok acıtacak düzeyde. Ben neredeyse 5 gençten biri diyordum ama artık 4 geçten biri işsiz bu ülkede ve bunu açıklayan devletin istatistik kurumu TÜİK. Genel işsizlik oranında ise artı 4 milyona giden bir insan sayısı var. Bu çok can yakıcı. Sayın Yıldırım'ın bizim ne yapmak istediğimizi ya da nasıl bir sistem ortaya koymak istediğimizi anlamasını beklemiyorum. Bu sürecin, işsizlik yaratan ortamın en yetkili, en değerli makamlarından birinde şu anda. Biz şu anda kariyer merkezindeyiz, kariyer merkezini göreve gelir gelmez kurma şeklinde çalışmalar başlattım. Çünkü olaya şöyle bakıyorum; belediye başkanı olduğunuzda kapınızı çalan insanların yüzde 50'si iş için geliyor. Bu çok önemli. Bu veriyi ben yaşamış birisiyim. Ve bunun mutlaka çözüm bulması gerektiğini o zaman konuştuk ve kariyer merkezimizi kurduk.”
"4 bine yakın insana iş imkanı sağladık"
İmamoğlu, "350 bin nüfuslu yerde, 4,5 yıla yakın aktif süre içerisinde 4 bine yakın insana iş imkanı sağladık. İsterlerse gelirler, verileri burada incelerler. Bunun çok az bir kısmı belediye üzerinde yarattığımız iş imkanından faydalandı, büyük bir kısmı ise görüştüğümüz iş kaynağına uygun istihdam yaratan firmalarla buluşturma kabiliyetimiz. Bu aslında 4 bine yakın insana fiili planlı, programlı ve insanların sosyal haklarının güvencesinin olduğu kurumlarla buluşturma çalışması." dedi.
İmamoğlu, "Ben açıkçası Sayın Yıldırım'ın bunları anlamamasını ya da bir belediyeyi bu konuda yetkili ya da 'ne yapacak' şekilde tanımlamasını, 4 gençten birinin işsiz olduğu gençlerin ve kadınların bakış açısına emanet ediyorum." dedi.
Ekrem İmamoğlu, Binali Yıldırım'ın "Halcileri günah keçisi ilan etmeyelim." sözlerinin hatırlatılması üzerine, şunları anlattı:
"Bunu kime söyledi bilmiyorum, bana söylemedi herhalde. Kabzımallar ya da pazardaki gariban esnafımız neredeyse terörist ilan edildi. Bu hoş bir durum değil. Bu iyi polis, kötü polis oyunu gibi geldi bana. Gıdanın, sağlıklı, verimli ve ucuz erişimi konusunda çalışma yapacağımızı anlatıyoruz zaten. Biz kabzımalımızın da esnafımızın da yanındayız. Kurallara uymaları kaydıyla her vatandaşımızın yanındayız. Kurallara uyacağız. Kurallar nedir; bir gıdanın erişiminde, en doğru yöntemle üretilmesinde ya da satışı yaparken üzerine koyacağı kar miktarının makul ve insanların cebini yakmayacak olmasına varıncaya kadar ilgili olmaktan bahsediyoruz. 16 milyon insanın yaşadığı bir kentin yönetimine talipsiniz. Bu aslında Sayın Yıldırım ile ilgili duyarsızlık, ilgisizlik ve olaylara hakim olmama konusundaki bir ortamı gösteriyor. İşsizlere dönük söylediği söz gibi ya da kabzımallara söylediği gibi. Günah keçisi ilan etmemeliyiz. Edenlere sorsun o zaman."
İmamoğlu, Binali Yıldırım'ın trafik sorununun çözümü ile ilgili açıklamalarının sorulması üzerine ise şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bu çıkış bana bir çizgi filmi hatırlattı. Çizgi filmde arka arkaya dizilmiş arabaların aynı hızla giderken... Buna açıklama yapmak istemem. Bunun hiç kıymeti harbiyesi yok. Ama bizim İstanbul trafiğini çözecek yöntemimiz var. İçinde teknik ve bilim insanlarının olduğu ve içinde İstanbul ulaşımına erişimini kolaylaştıracak birçok konu var. Yani bir parkın bile ulaşıma katkılarını koyan bir sistemden bahsediyoruz. Sadece raylı sistem değil, İstanbul ulaşımıyla ilgili ortak aklın olduğu bir sistemle yapacağız."
"İstanbul'un bina güvenliği ve deprem sorunu, milli bir sorundur"
Kartal'da çöken bina ile gündeme gelen yanlış yapılaşma ile ilgili de konuşan İmamoğlu, şunları kaydetti:
"İstanbul'un bina güvenliği ve deprem sorunu, -her zaman altını çiziyorum- milli bir sorundur. Bu sorun palyatif konuşmalarla, cekle, cakla sürecini aşmıştır. Gölcük depremi üzerinden neredeyse 20 yıl geçti, hala 40 bine yakın yıkılmaya hazır binadan bahsediyorsak, milyona yakın insanı etkileyecek bir ortamdan bahsediyorsak hiçbir şey yapılmamış demektir. Yaklaşık 30 yıllık bir bina insanların tepesine çöktü. Vahim bir olay, insanlarımıza Allah rahmet eylesin. Deprem ve yapı güvenliğiyle ilgili gelir gelmez yapacağımız çok şey var. Hazırız, görecek insanlarımız mutlu olacaklar. Kentsel dönüşüm, yerinden dönüşüm ve sosyal konutlarla ilgili çalışmalarımız var. Deprem ve yapı güvenliği ile ilgili insanların sorunlarını tıkır, tıkır çözeceğiz. Göreceksiniz."
Partisinin kendisi için yaptırdığı anketlere de değinen İmamoğlu, "Biz anket yapıyoruz. Ama biz oran açıklamıyoruz. Yüzümüzden belli olacak anketin ne olduğu. Şu an yüzümü gören, anketin nasıl bir anket olduğunu anlar. Çok rakamlarla işimiz yok. Vatandaşlarla buluşacağız, konuşacağız. Güler yüzümüzü gördükleri her an bilsinler ki anketler çok iyi gidiyor. Rakiplerimizin yüzüne baksınlar bu arada, ikisini kıyaslasınlar. Benim anketim yüzümde saklı." diye konuştu.