İKV: Hollande'nin ziyareti büyük önem taşıyor

İSTANBUL  - İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın Türkiye ziyaretinin 22 yıl aradan sonra Fransa tarafından en üst düzeyde gerçekleştirilen resmi ziyaret olduğuna dikkati çekerek, ziyaretin bu yüzden büyük önem taşıdığını belirtti. 

İKV açıklamasında, Fransa'nın AB içinde en etkili ülkelerden biri olduğu vurgulanarak, önceki Cumhurbaşkanı döneminde Fransa'nın 5 faslın açılmasını bloke etmesi nedeniyle Türkiye'nin AB sürecinin ciddi biçimde sarsıldığı hatırlatıldı. 

Türkiye'nin AB üyeliği hedefi için diğer üye devletlerin yanında Fransa'nın desteğini almasının büyük önem taşıdığının altı çizilen açıklamada, Hollande yönetiminde Fransa'nın bölgesel politika ve yapısal araçların koordinasyonu faslının açılmasında engeli kaldırmasıyla bu faslın geçen kasım ayında açılmasının, Türkiye'nin AB müzakerelerinde yeni bir canlanmanın müjdecisi olduğu ifade edildi. 

Açıklamada, AB'nin siyasi anlamda en etkili ülkelerinden olan Fransa ile Türkiye arasında karşılıklı güven ve iş birliğine dayalı iyi ilişkiler kurulmasının, gerek AB üyeliği süreci gerekse Türkiye'nin içinde bulunduğu Ortadoğu ve Akdeniz'de istikrarın sağlanması açısından büyük önem arz ettiği kaydedildi. 

Son yıllarda siyasi ilişkilerde yaşanan sorunların ekonomik ilişkileri de etkilediği ve iki ülke arasındaki ticari ve ekonomik iş birliği potansiyelinin kısıtlandığı belirtilen açıklamada, siyasi ilişkilerin yeni bir düzeye taşınmasıyla ekonomik iş birliğinin de önünün daha fazla açılacağı ve önemli ölçüde olan karşılıklı ticaret ve yatırım ilişkilerinin gelişmesinin yanında iki ülkenin üçüncü ülkelerde de ortak projelerde bir araya gelmesinin mümkün olacağı ifadesine yer verildi. 

Son dönemde Arap Baharı, Suriye iç savaşı, Ortadoğu'da artan karışıklık ve terör olayları gibi gelişmelerin, Türkiye'nin AB perspektifinin önemini yeniden açık bir şekilde ortaya çıkardığı dile getirilen açıklamada, müzakerelerde 3,5 yıllık aradan sonra yeni bir faslın açılması ve geri kabul anlaşmasının imzalanması ile vize serbestisi diyaloğunun başlatılmasının, unutulmaya yüz tutan AB sürecinin yeniden gündeme gelmesini sağladığına işaret edildi.  

Türkiye için AB çıpasının öneminin yanında, AB için Türkiye'nin öneminin de bir kez daha vurgulanması gerektiğinin altı çizilen açıklamada, şöyle denildi: 

"AB içinde İsveç, İngiltere, Polonya gibi ülkelerin Türkiye'nin üyelik perspektifine verdiği destek çok değerli olmakla birlikte, Fransa gibi başından beri AB entegrasyon sürecinin direksiyonunda olmuş bir ülkenin desteğinin sağlanması kritik önemdedir. Ekonomik büyüme, iş ortamının esnekleştirilmesi, yeni istihdam alanları yaratılması gibi ekonomik öncelikleri olan AB'nin küresel trendlere uyum sağlaması açısından, dinamik ekonomisi, girişimci iş dünyası ve genç ve aktif işgücü ile Türkiye eşi bulunmaz bir ortaktır. Bu ortağın üye olarak AB'nin karar alma süreçlerinde yer alması Birliğin yenilenmesine ve küresel yönetişimde daha etkili bir aktör olmasına önayak olacaktır. 

AB sürecinin demokrasinin yerleşmesi, Türkiye'nin siyasi sistemini zora sokan bazı sorunlarını bertaraf ederek uzlaşma kültürünün yerleşebilmesi ve ekonomik altyapısını çağdaşlaştırarak küresel ekonominin etkin bir üyesi olması açısından önemi unutulmamalıdır. Fransa gibi Avrupa'nın önemli bir lider ülkesine düşen Türkiye'yi entegre ederek AB'ye de fayda sağlayacak bu dönüşüme önayak olmasıdır."