”İkinci yarıda kredi notu yatırım yapılabilir olarak görülebilir”
Yapı Kredi GM Açıkalın, sektörde görülen büyümenin yılın ikinci yarısında bir miktar hız kaybedeceğini söyledi.
İSTANBUL - Yapı Kredi Murahhas Azası ve Genel Müdürü Faik Açıkalın, her ne kadar mali kuralın ertelenmesi nedeniyle soru işaretleri olsa da ekonomik göstergelerde devam eden olumlu seyir sonucu önümüzdeki yılın 2. yarısında Türkiye'nin kredi notunun yatırım yapılabilir olarak görülebileceğini bildirdi.
Açıkalın, Bizden Haberler Dergisi'nde yayımlanan değerlendirmesinde, son 2 yılda dünya ekonomisinde yaşananların, oluşan balonların patlaması ya da sönmesinden ve şişkin değerle gerçek değer arasındaki farkın zarar olarak bilançolara yansımasından ibaret olduğunu ifade etti.
2010'un ilk yarısında Türkiye'nin, başta bütçe ve borç stoku rakamları olmak üzere önemli ekonomik göstergelerde kaydettiği iyileşme sonucu sağladığı performans ile Avrupa bölgesi ülkelerine göre ciddi ve pozitif bir ayrışma yaşadığının altını çizen Açıkalın, 2010 yıl sonu için büyüme beklentilerinin yüzde 7 seviyesinde olduğunu, 2011 yılı için ise yüzde 4-5 seviyelerinde bir büyüme olacağını öngördüklerini belirtti.
ABD ve Avrupa'da yaşanan krizlerin ardından hayata geçecek regülasyonların takip edilecek önemli konu olacağına işaret eden Açıkalın, "Her ne kadar mali kuralın ertelenmesi nedeniyle soru işaretleri olsa da ekonomik göstergelerde devam eden olumlu seyir sonucu önümüzdeki yılın 2. yarısında Türkiye'nin kredi notunu yatırım yapılabilir olarak görebiliriz" değerlendirmesi yaptı.
Sektörün ilk yarısında görülen ciddi büyümenin yılın ikinci yarısında bir miktar hız kaybedeceğini ve sektördeki kredi büyümesinin yıl sonunda yüzde 25 düzeyine ulaşacağını düşündüklerinin altını çizen Açıkalın, ilk 6 ayda sektörün karlılığı üzerinde belirleyici olan unsurların yılın kalan döneminde de etkisinin devam edeceğini ve 2010'un 2009 karlılık düzeylerini yakalayabileceğini tahmin ettiklerini kaydetti.
2011'de Merkez Bankası'ndan 125 baz puan civarında bir artış beklediklerine dikkati çeken Açıkalın, "Düşen faiz ve enflasyon, Türk bankacılığının ve bir ölçüde reel sektörünün yoğun olarak yatırım yaptığı devlet iç borçlanma senetlerinin cazibesini kademeli olarak azaltıyor ve azaltmaya devam edecek. Dolayısıyla 2011 ve sonrası, karlılığın gerçek müşteri işlemlerine dayandığı, kalitenin ve sürdürülebilirliğin ön plana çıkacağı gerçek bir rekabet dönemi olacak" dedi.
"Ekim başında şube sayısı 860'ı aştı"
30 Haziran 2010 itibarıyla 82 milyar lira tutarında toplam aktif büyüklüğe sahip olan Yapı Kredi'nin kredi kartı bakiyesinde yüzde 20,1'lik pazar payıyla liderliğini 19 yıldır sürdürdüğüne değinen Açıkalın, değerlendirmesinde şu görüşleri dile getirdi:
"2010'da krizi başarıyla yöneterek büyümeye devam ediyoruz. Bu kapsamda Yapı Kredi olarak, 2009'da ara verilen şube ağı genişletme planını yeniden devreye soktuk. Yıl sonuna kadar 60 şube açmayı planlıyoruz. Ekim ayı başında bankamızın şube sayısı 860'ı aştı.
Önümüzdeki dönemde de Yapı Kredi, seçtiği segment ve ürünlerde müşteri memnuniyetine, sürdürülebilir gelir büyümesine ve karlılığa odaklanarak, hacim/gelirlerde sektörün üzerinde büyümesini ve kontrollü gider yönetimi ile verimliliği ön planda tutmayı sürdürecek. Sektörün üzerinde büyüme hedefimizi gerçekleştirirken her alanda iddialı olmakla birlikte, sürdürülebilir gelir büyümesini de gözönünde bulundurarak özellikle KOBİ, ihtiyaç, konut, proje finansmanı kredilerine ve TL ticari kredilere odaklanacağız. Perakende odaklı iş modelinden destek alarak ve ticari verimliliği artırarak sektörün üzerinde büyümeyi hedefliyoruz."