Her iki çalışandan biri iş ararken işverenleri en çok ne zorluyor?

Çalışan bağlılığından yetenek kıtlığına, işverenler de çalışan bulma konusunda farklı alanlarda zorluklarla karşılaşıyor. Edenred tarafından paylaşılan istatistiklere göre günümüzde her iki çalışandan biri aktif olarak iş arıyor. Çalışan bağlılığının düşen seviyeleri, Z kuşağının iş dünyasını dönüştüren beklentileri ve yaklaşan yetenek kıtlığı krizi, istihdamla ilgili kritik üç sorun olarak dikkat çekiyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ticket Restaurant Edenred Türkiye CMO'su Zeynep Ege Dura ve Türkiye Çalışan Deneyimi Topluluğu'nun kurucusu, Çalışan Deneyimi ve Geleceğin insan Kaynakları isimli kitapların yazarı ve aynı zamanda Edenred Türkiye Marka Elçisi Orçun İrfan, iş dünyasının istihdama dair dönüşümünü ele alıp, şirketlerin benimsemesi gereken stratejik yaklaşımları ele aldılar.

Çalışan bağlılığında alarm zilleri çalıyor

Gallup'un küresel araştırma sonuçlarına göre 2024 yılı itibarıyla Türkiye'de çalışan bağlılığı oranı sadece yüzde 15. Zeynep Ege Dura, "Bu düşük oranın dört önemli nedeni var; yetersiz ücret ve yan haklar, iş-özel yaşam dengesizliği, gelişim fırsatlarının azlığı, takdir eksikliği. Her iki çalışandan biri aktif olarak iş arıyor ve işe giren her dört çalışandan biri kısa süre sonra ayrılıyor. Çalışanların yüzde 60'ı kalma ya da gitme kararını maaş ve yan haklara göre veriyor. Yüzde 62 ile kopuk ve yüzde 23 ile tamamen kopuk çalışanların oranı endişe verici" diyor.

İş dünyasının yeni hakemleri 

Orçun İrfan, “Rachel Wells’in Forbes’ta yayımlanan makalesine göre 2030'a kadar iş gücünün üçte birini Z kuşağı oluşturacak. Z kuşağının yüzde 74'ü için kırmızı çizgi, beceri setlerinin güncel ve rekabetçi olması. Bu neslin öncelikleri; açık iletişim, esnek çalışma, hızlı geri bildirim ve sürekli gelişim fırsatları. İş, Z kuşağı için tamamen bir araç ve sosyal hayatlarının önüne geçmesine izin vermiyorlar. Tam esnek çalışmayı yüksek maaşa tercih ediyorlar" diyor.

Z kuşağı çok hızlı karar veriyor

“Z kuşağında ilk izlenim kritik; gelişim ve geri bildirim eksikliği büyük risk” diyen Orçun İrfan şunları ekledi. "BambooHR Yazarı Sarah Edwards’ın Etkili Oryantasyonun 15 Olumlu Faydası adlı makalesine göre adayların yüzde 30'u işe girdikleri ilk hafta, yüzde 70'i ilk ay içinde şirketin kendileri için uygun olup olmadığına karar veriyor. Yeterli gelişim imkanı bulamayan ve geri bildirim alamayan çalışanların yüzde 63'ü ilk yıl içinde istifa ediyor.

Yetenek yönetimine dikkat! Yeni dönem başlıyor

Zeynep Ege Dura, "ManpowerGroup raporuna göre Türkiye'de yüzde 76 oranında yetenek kıtlığı var. Küresel araştırma şirketi Korn Ferry'e göre 2030'da 85 milyon kişilik beceri açığı oluşacak. Bunun dünya ekonomisine etkisinin 8,5 trilyon dolar olacağı tahmin ediliyor" diyor.

 Orçun İrfan'a göre şirketler üç noktaya odaklanmalı: Genç nesillerin beklentilerini karşılayan iş ortamları, başarıları kutlayan bir kültür ve güçlü bir işveren markası. İşveren markası artık yetenek savaşlarının cephe hattı. Geleneksel takdir yöntemleri ise yetersiz kalıyor; sürdürülebilir ödüllendirme sistemleri şart.