HDP'den boş çerçeve benzetmesi
Eş Genel Başkan Yüksekdağ, "Kürt sorununun çözümü için çerçeveyi çıkardılar, duvara astılar. Bizim o boş çerçevenin içine daha fazla bakmaya niyetimiz yok. O çerçevenin içinin artık doldurulması gerekiyor" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, hükümetin çözüm sürecine ilişkin çerçeve yasayı "boş çerçeve"ye benzeterek, "Bizim o boş çerçevenin içine daha fazla bakmaya niyetimiz yok. O çerçevenin içinin artık doldurulması gerekiyor" dedi.
Yüksekdağ, partisinin TBMM Grup Toplantısında yaptığı konuşmaya, Dünya Kadınlar Günü'nü kutlayarak başladı.
Kadınlar için her günün şiddet sarmalında geçtiğini ifade eden Yüksekdağ, kadına yönelik şiddetin toplumsal soruna dönüşmesinde siyasi iktidarın sorumluluğu olduğunu, bunun sonucunda her gün 5 kadının öldürüldüğünü savundu.
Toplumu infiale sürükleyen Özgecan Aslan cinayetinin kadınların kendi yaşamına sahip çıkma hareketini tetiklediğini anlatan Yüksekdağ, iktidarın bundan ders çıkarmadığını söyledi. Yüksekdağ, "İktidar bu acıyı kadınlar kadar hissetseydi, Özgecan'dan sonra 8 kadın daha öldürülmezdi. Daha dün, bir liseli kız çocuğuna tecavüzden mahkemeye çıkarılan erkekler adliyeden güle oynaya çıktılar. Bu suçların karşısında geliştirilecek ceza uygulamalarının takipçisi saraydaki olacaksa, kadınların vay haline" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Kadınlar size emanet" demesi sonucu erkeklerin kendini kadının sahibi olarak gördüğünü dile getiren Yüksekdağ, "Erkek kadının sahibi değildir. Cumhurbaşkanı da kadının sahibi, bu halkın sahibi değildir" dedi.
"Savaşları, krizleri erkek siyaseti çıkarıyor"
Yüksekdağ, kadınların istihdamda eşit konumlandırılmasının ve ev içindeki görülmeyen emeğinin karşılığının verilmesinin zamanı geldiğini belirterek, "Kadınların bütün Türkiye zenginliğinde payı var. Türkiye'nin zenginliğinin, bütçesinin yarısının sahibi kadınlardır. Bu yarının çeyreğinin çeyreğinin çeyreğini vererek sizi kırıntıya razı etmeye çalışanlara asla inanmayın" diye konuştu.
Meclis'in "erkekler Meclisi" olmaktan çıkmasını da isteyen Yüksekdağ, "Türkiye ve dünyada bütün savaşları, krizleri erkek siyaseti çıkarıyor. Bütün açmazlar, darboğazlar, bunalımlar, erkek siyaseti, rekabeti ve iktidarcı anlayışıyla, savaş ve kavgadan başka bir şey bilmeyen erkek siyasi anlayışıyla karşımıza çıkıyor" dedi.
"Ortadoğu liderliğinden anladığı..."
Mart ayının tarihsel acılar ve katliamların yaşandığı bir ay olduğunu belirten Yüksekdağ, "Gazi katliamının üzerinden 20 yıl geçti. Katliamın sorumluları hala hak ettiği cezayı almadı. Gazi katliamını unutturamayacaksınız" diye konuştu.
Suriye'de Kamışlı katliamına da AK Parti hükümetinin destek verdiğini öne süren Yüksekdağ, şunları söyledi:
"Esad rejimi bugünlere, Kamışlı katliamına verdiğiniz destekle geldi. AKP iktidarı, IŞİD saldırılarını engellemek için kılını kıpırdatmadığı gibi dolaylı ve doğrudan desteklemiştir. Türkmenler, Ezidiler katledildi, AKP hükümetinin sesi çıkmadı. Sizin tek derdiniz türbe miydi? Türbeyi YPG'nin desteğiyle taşıdınız. Sizin için dert, dava bitti mi? Hani siz bütün Ortadoğu'nun lideri olabilecek çapta devlettiniz? Ortadoğu halkları her gün kıyımdan geçirilirken kılını kıpırdatmamak, sizin siyasetinizin insanlığına yakışıyor mu? Sizin bölge politikasından anladığınız bu mu? AKP hükümetinin Ortadoğu liderliğinden anladığı şey, dar parti çıkarlarıdır. Kimse sanmasın ki AKP'nin Ortadoğu politikası halkların yararınadır. Hayır, kendi yararınadır. AKP hükümeti, partisinin yararına olmayan hiçbir çöpü yerinden alıp bir yere kaldırmaz. Kendi yararına olmayan siyaseti sürdürmez. Kendi yararı için bu kadar baskı politikası, ayrımcılık politikası geliştiren bir hükümet artık bütün bölge halkları için zararlı hale gelmeye başlamıştır."
"Paket daha fazla Berkin'in ölümüne yol açacak"
İç Güvenlik Paketi'ne yönelik eleştirilerini de sürdüren Yüksekdağ, hükümetin itirazlara rağmen yasayı gündemde tutmakta ısrar ettiğini, kendilerinin ise yasayı geçirmeme mücadelesinde kararlı olduklarını belirtti.
Tavırlarının bundan sonra ne olacağının sorulduğunu anlatan Yüksekdağ, "Bu daha başlangıç, mücadeleye devam. Kimse bu paket karşısında dolambaçlı siyaset yapacağımızı sanmasın. Bu tarz, hükümetin ve karşısındaki kifayetsiz muhalefetin tarzıdır" dedi.
Yüksekdağ, demokrasinin geliştirilmesi için verdikleri mücadeleyi Meclis'te de sokaktaki demokratik eylemlerde sürdüreceklerini vurguladı.
Hükümetin, paketin savunulacak yanı olmadığını kabullenmekte zorlandığını ifade eden Yüksekdağ, "Evirip çevirerek, 'revizyon, düzenleme' adı altındaki yaklaşımlarla, itirazları bertaraf edemezler, sorumluluktan kaçamazlar. Paket derhal komisyona geri çekilmelidir. Siyasi iktidar, Meclis esas ilgilenmesi gereken şeylerle ilgilenmeli. Demokrasi paketi çıkarmalı ve bu paket etrafında tartışmalarla gündem olmalıdır" diye konuştu.
Figen Yüksekdağ, Berkin Elvan'ın ölüm yıl dönümü olduğunu anımsatarak, "Bir yılda katillerin açığa çıkarılması için tek bir adım atılmadı. Cinayetin faillerini açığa çıkarmadığınız gibi daha fazla Berkin'in ölümüne yol açacak paketi dayatıyorsunuz" dedi.
"10 maddenin tartışılmasına geçilmeli"
Meclis'te Kürt sorununun demokratik çözümünü de içeren paketin tartışılması gerektiğini belirten Yüksekdağ, şöyle devam etti:
"Kürt sorununun çözümü için çerçeveyi çıkardılar, duvara astılar. O günden bu yana toplum duvardaki boş çerçeveyi seyrediyor. Daha ne kadar seyredecek? Siz her gün oturup, kalkıp o boş çerçevenin içine bakabilirsiniz. Kusura bakmayın, bizim o boş çerçevenin içine daha fazla bakmaya niyetimiz yok. O çerçevenin içinin artık doldurulması gerekiyor. Nasıl doldurulacak? 10 maddeden oluşan ve kısa süre önce açıklanan demokrasi paketiyle çerçevenin içinin doldurulması gerekiyor. Artık boş çerçeve siyaseti yapılamaz. İktidar en kısa sürede Kürt sorununun çözümü ve demokrasinin inşası amacına dayalı olarak 10 maddenin tartışılmasına geçmelidir. Biz 10 maddenin sonuna kadar arkasındayız. Bütün Türkiye'ye barışı, eşitliği, özgürlüğü ve demokrasiyi getirecek yolda, bu 10 maddeyi tartışarak ilerleyebiliriz. Bu 10 madde, devasa sorunların çözümü için yapacağımız esaslı bir giriştir. Bu tartışmaya girmeden koyduğumuz hedeflerin başarıya ulaşmasını sağlayamayız. Bu başlıklar tartışılmaya başlandığında sadece kürt sorunu çözülmeyecek. 10 madde içinde eşit yurttaşlık, ekonomik sosyal sorunların çözümü, yeni anayasa zemini, kadınların, doğa savunucularının talepleri var."
Yüksekdağ, HDP'nin yükselişini engellemeye çalışmanın "ucuz siyaset" olduğunu ifade eden Yüksekdağ, "CHP danışmanlarına, eğer biliyorlarsa bilirkişilerine çağrı yapmak istiyorum; genel başkanlarına görevini hatırlatsınlar. Genel başkanları, anamuhalefet lideri olduğunu çok sık unutuyor. İktidara karşı mücadele edeceğine, HDP'ye karşı söylem oluşturuyor. Bu anamuhalefet partisinin siyasi şaşkınlığının ifadesi olarak görülemez, anamuhalefet olamamanın yansımasıdır" diye konuştu.
CHP'nin iktidar olmak için mücadele etmesi gerektiğini belirten Yüksekdağ, "Anamuhalefet pozisyonunu kaptırmamak için bu kadar telaşa kapılmanın ne anlamı var? Yönünüzü şaşırıp HDP ile uğraşmanın ne yararı var?" dedi.