Genç beyinler bilgi teknolojilerini tartışacak

"Akademik Bilişim 2014 Konferansı"na bu yıl Türkiye'deki birçok üniversiteden katılım gerçekleşecek. Konferansta, bilgi teknolojilerinin altyapısı, kullanımı ve eğitimi tartışılarak ortak bir politika oluşturulacak

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

MERSİN - Türkiye'deki birçok üniversiteden ilgili gruplar bir araya getirilerek, bilgi teknolojilerinin altyapısı, kullanımı, eğitimi ve üretimi ile bunların tanıtılması, tartışılması ve tecrübelerin paylaşılarak ortak bir politika oluşturulması için düzenlenen "Akademik Bilişim 2014 Konferansı" Mersin'de başladı.   

İnternet Teknolojileri Derneği Başkanı Doç. Dr. Mustafa Akgül, Mersin Üniversitesi (MEÜ) Çiftlikköy Kampüsü Prof. Dr. Uğur Oral Kültür Merkezi'nde  düzenlenen konferansın açılışında yaptığı konuşmada, gittikleri kentlerde bilişim fırtınası oluşturmaya çalıştıklarını vurguladı.  

"Sosyal ağ kullanımında her kurumun en iyi elemanı meşgul olmalı"

İnternet ve bilişim konularının çok dar bir kesime hitap ettiğini ve asıl amaçlarının tüm vatandaşları bu işin içine çekmek olduğunu söyleyen Akgül, "İnternet ve sosyal ağ kullanımında, her kurumun en iyi elemanının bu işlerle meşgul olması gerekiyor. Kurumu en iyi bilen insanların sosyal ağları kontrol etmesi şart. Bunu yapmadığınız takdirde Türkiye'nin bu konudaki hali ortada" dedi.  

Kendileri açısından internetin "sanayi devrimi" boyutlarında bir gelişme olduğunu ifade eden Akgül, şöyle devam etti: 

"İnternet toplumları yeniden yapılandırıyor. Bu yapılandırmaya, Türkiye'de özellikle üniversitelerin bir cevabını oluşturmak için bu konferansları gerçekleştiriyoruz. Türkiye'de internet algısı, internetin, 'sanayi devrimi' niteliğinde bir şey olduğunu algılamaktan ziyade, 'daha çok yararlı bazı araçlar var biz bunları kullanarak bazı pazarlamaları yapabilir, vatandaştan daha iyi vergi toplayabilir ve bir takım şeyleri kontrol edebiliriz' bakış açısı hakim. İnternetin, bilimde, özgürlük ortamında, farklı fikirlerin eşildiği ortamlarda, demokrasi ortamında gelişebileceğini anlayabilmiş durumda değiliz. Türkiye'de genellikle Steve Jobs, Bill Gates ve Mark Zuckerberg örnekleri verilir. Bu üçünün de üniversiteyi bitirmediklerini hatırlatmak isterim. Türkiye'de üniversiteyi bitirmeyene kız vermezler. Yani toplumumuzun o hoşgörüsü yok. Halbuki durum çok daha farklı. Aykırı düşüncelerin rahatça tartışılabildiği belli bir hoşgörünün olduğu ifade özgürlüğünün önem kazandığı bir ortamda internet ve yaratıcılık gelişebilir."  

MEÜ Rektörü Prof. Dr. Suha Aydın ise çok genç bir eğitim kurumu olmalarına rağmen çok hızlı ilerleyerek büyümüş üniversitelerle boy ölçüşür hale geldiklerini belirtti.  

Üç günlük program sayesinde değişik konuların irdeleneceğine dikkati çeken Aydın, şunları kaydetti: 

 "Teknolojiyi düzgün kullanmak çok önemli"

"Bugün çok hızlı gelişen bir teknoloji çağında yaşıyoruz. O kadar hızlı ki bir gün önce öğrendiğimizi zannettiğimiz şeylerin ertesi gün dünde olduğunu görüyoruz. Bazen o kadar şaşkınlık verici gelişmeler oluyor ki artık neler olacağının takibinde zorlandığımız oluyor. Yeni nesil bilişim teknolojileri açısından çok şanslı ama bu teknolojiyi düzgün kullanmaları çok önemli. Türkiye maalesef bunun kötü kullanım örneklerini yaşıyor. Kötü kullanımdan dolayı da maalesef dünyaya ayak uydurmak için gereken teknoloji veya buna benzer şeylere ulaşmamızı engelleyecek kötü önlemler alınmaya çalışılıyor. Bunları engellememiz lazım. Üniversite ve akademisyenler olarak gelişen teknolojinin doğru kullanılmasını sağlamak için çok büyük gayret göstermemiz gerekiyor. Kötü kullanımlara engel olmamız ve böylelikle de kötü maksatlı engellemelere engel olmamız gerektiğine inanıyorum."  

Açılış konuşmalarının ardından Biblio Program Direktörü Paul Andre Boran, katılımcılara, bilgi teknolojilerinin altyapısı, kullanımı, eğitimi ve üretimiyle ilgili sunum yaptı.  

Konferans cuma gününe kadar devam edecek.

Bu konularda ilginizi çekebilir