G-20 masasında Balkanlar'ın sesiyiz
Babacan, "Balkanlar'da ne yapıyorsak, ona inanmalıyız. Dışarıdakiler tarafından empoze edilen çözümler istemiyoruz" dedi.
NEW YORK - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Balkanlar'ın kendi çözüm ve yaklaşımlarını üretecek gücü ve mirasının olduğuna inandıklarını vurgulayarak, dışarıdan empoze edilen çözümler istemediklerini belirtti.
Balkan Amerikan Dernekleri Federasyonu (FEBA) ve Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu tarafından birlikte düzenlenen "Balkanlarda Ticaret ve Yatırım: Fırsatlar ve Zorluklar" başlıklı toplantıda konuşan Babacan, Balkanlar'ın dünyanın çok kritik bir bölgesi olduğuna işaret etti.
Balkanların, kapladığı alan bakımından çok büyük olmayabileceğini, ancak içerdiği çeşitlilikler, stratejik önemi, istikrar açısından taşıdığı önem bakımından değerlendirildiğinde çok önemli bir bölge olduğunu ifade eden Babacan, Balkanlar'ı gerginlikler ve çekişmelerle hatırlanan değil, refah ve zenginlik alanı olarak görmek istediklerini vurguladı.
"Tarih bize gösterdi ki, Balkanlar'da refah ve istikrar mümkün" diyen Babacan, bir Balkan ülkesi olarak Türkiye'nin de bölgesinde dikkatli ve yapıcı bir siyaset izlediğini belirtti.
Türkiye'nin Balkan politikası
Türkiye'nin, Balkanlar'a ilişkin dış politikasının 4 boyutunun olduğunu kaydeden Babacan, bunları, "herkes için güvenlik", "üst düzey siyasi diyalog", "ekonomik açıdan karşılıklı bağımlılık" ve "bölgenin çok etnikli, çok kültürlü, çok dinli sosyal yapısının muhafaza edilmesi" olarak sıraladı.
Babacan, nasıl bir Balkan politikasından sözedilirse edilsin, bölgesel sahiplenmenin büyük önem taşıdığını kaydederken, Türkiye'nin bu bağlamda yaklaşık 10 yıl önce Güneydoğu Avrupa Ülkeleri İşbirliği Süreci'ni başlattığını hatırlattı.
"Dışarıdan çözüm istemiyoruz"
Bu çerçevede tüm ilgili ülkelerin bakanlarının yılda en az bir kere biraraya geldiğine, zirveler düzenlendiğine işaret eden Babacan, "Balkanlar'da ne yapıyorsak, ona inanmalıyız. Dışarıdakiler tarafından empoze edilen çözümler istemiyoruz. Balkanların, kendi çözüm ve yaklaşımlarını üretecek gücü ve mirası olduğuna inanıyoruz" diye konuştu.
Bölgesel sahiplenmenin yanında, kapsayıcı olmanın da önem taşıdığını ifade eden Babacan, "Hep birlikte yaşıyoruz ve hep birlikte yaşamaya devam edeceğiz. 100 yıl önce de böyleydi, 100 yıl sonra da böyle olacak. Yaklaşımlarımızın herkesi kapsadığından emin olmamız gerekiyor" dedi.
Babacan, Türkiye olarak Balkan ülkelerinin NATO ve AB süreçlerine çok büyük destek verdiklerini ve bu yolda çaba harcadıklarını da vurguladı.
Büyük çeşitliliklerin olduğu bir yerde, ortak değerler ve ortak ilkeler geliştirmenin çok önemli olduğunu belirten Babacan, AB ve NATO'nun bunun gerçekleşmesini sağlayacak doğru yapılar olduğuna inandıklarını ifade etti.