Fransuva, Sarkozy'nin dilini koparırdı

ANKARA  - Fransa meclisi genel kurulunun, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının reddinin suç sayılmasını öngören yasa teklifini kabul etmesinin ardından Fransa'ya tepkiler arttı.

Tasarıya gelen ilk tepkiler şöyle:

Düzenleme AB hukukuna aykırı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik: "Tarihi gerçekleri bir kanunla değiştirebileceklerini zannediyorlar. Bütün AB standart, norm, hukukuna aykırı bir düzenlemedir bu. Bir zavallılık olarak görüyorum. Çünkü kendileri bunu seçime endekslediler. Kanuni Sultan Süleyman'dan yardım isteyen Fransuva, bugün bu tabloyu görse, kulağını çekmek değil dilini koparırdı Sarkozy'nin. Bunu Fransız halkı yapacaktır."

CHP PM'den kınama

CHP Parti Meclisi : "Genel Başkan Kılıçdaroğlu, CHP PM'de yapılan değerlendirmeler sonunda, Fransız Ulusal Meclisi'nin aldığı bu kararla, kendi tarihine ihanet ettiğini belirtilerek, tasarının kabul edilmesi kararının kınandığını açıkladı. Çalışmalarına devam eden CHP PM, bu konuyla ilgili gelişmelerin büyük bir dikkat ve sorumluluk duygusuyla takip edilmesini de kararlaştırdı."

Fransa Meclisi sınıfta kaldı

MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan: "Düşünce ve ifade özgürlüğünü hiçe sayan bir yasanın teklif edilmesi bile Fransa Meclisinin demokrasi anlamında sınıfta kaldığının açık işaretidir. Demokrasinin beşiği olduğunu iddia eden Fransa'nın, bu üzücü gelişmeyle dünyaya kötü bir örnek oldu."

Hazmedilebilir hiç bir tarafı yok

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı: Bunun neresinden tutarsanız tutun, lime lime elinizde kalır. Türkiye'nin arşivlerinin herkese açık olduğunu defalarca dile getirdik. Biz bunları ifade ederken Fransa'nın kalkıp 'Ermeni soykırımı yoktur demek suçtur' şeklindeki bir düzenlemesini aklın, mantığın, vicdanın kabul etmesi mümkün değildir. Bu ayrı bir konu ama insan onurunu, haysiyetini, şerefini her şeyin önünde tutan bir Türkiye, hiç bir zaman tarihin hiç bir evresinde insanlığa karşı bir insanlık suçu olarak nitelendirilecek bir eylemi olmayan bir millete böyle bir atıf yapmanın kabul edilebilir hazmedilebilir hiç bir tarafı yok.

Sarkozy'nin aczinin tezahürü

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar: Ben öncelikle bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, Türk olarak şunu ifade edeyim; bu Sarkozy'nin aczinin tezahürüdür. Ancak böyle bir işi aciz bir kul yapar, aciz insan yapar. Üzücü bir olay. İnsanlıkla, insanın düşüncesi ile düşünce özgürlüğü ile alakası olmayan bir olay. Son derece üzgünüz.

Türkiye, aşırı tepki vermemeli

Fransa Dışişleri Bakanı Alain Juppe, Ankara'nın açıkladığı tedbirlerden sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, "Dileğim, Türk dostlarımızın Fransız Meclisinin bu kararına aşırı tepki göstermemeleridir" dedi.

Bakan, Ankara'nın olası yeni tedbirleriyle ilgili soruya verdiği cevapta, "tedbirleri görüp değerlendireceklerini, mümkünse daha ileri gidilmemesini dilediklerini belirtti.

Paris Büyükelçisinin istişareler için Ankara'ya çağrılmasını "not alan" Bakan Juppe, "Fransa ile Türkiye arasındaki ilişkilerin yakın ve birçok alanı kapsayan ilişkiler olduğunu ve birlikte yapacak çok şeylerinin bulunduğunu" kaydederek, "bu ilk tepkiden dolayı üzgün olduğunu, sağduyu ve itidal çağrısında bulunduğunu" ifade etti.

Akıl tutulması

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay Avrupa'da parlamenter sıfatı taşıyanların özgür tartışma ve düşünce özgürlüğünü böylesine kısıtlayan yasa teklifini gündeme getirmesini eleştirerek, "Fransa gibi demokrasi ve özgürlük geleneği yüksek olan bu parlamentodan çok az sayıda oy ve katılımla bile olsa nasıl geçebiliyor? Bunu bir akıl tutulması olarak şaşkınlıkla izliyorum. Çok garipsiyorum, 'kınıyorum' bile demeyi yakıştıramıyorum" diye konuştu.

Söylenecek fazla söz yok

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de kararı değerlendirirken, "Söylenecek çok fazla sözün olmadığını" belirtti. Şimşek, "Ben şuna inanıyorum; Türkiye istikrarını korursa, bu güçlü  ekonomik performansını devam ettirirse, birlik ve beraberliğini korursa Fransa gibi ülkeler çok değil, bir süre sonra gelip özür dileyecekler. Bu kararları teker teker geri alacaklar" dedi.

Paris Büyükelçisi geri çağrıldı

Dışişleri Bakanlığı, Fransa Parlamentosu'nda 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının inkarını suç sayan yasa tasarısının kabul edilmesini kınadı.

Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, "Fransa Ulusal Meclisi'nin Türk halkını derinden yaralayan, tarihimizi tek taraflı yorumlara dayanarak karalayan ve bu haksızlığa karşı savunma hakkını elimizden almayı amaçlayan bir kanun tasarısını kabul etmesini şiddetle kınıyoruz. Söz konusu girişim haksızdır, isabetsizdir ve ilgili uluslararası hukuk kurallarına aykırıdır" ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Gelişme üzerine Paris Büyükelçimizi istişareler için Ankara'ya çağırmış bulunuyoruz. Sayın Başbakanımız ilk aşamada uygulanacak bazı tedbirleri bugün açıklamıştır. Gelişmelerin seyrine göre ilave tedbirler almayı da tabiatıyla öngörmekteyiz.

Fransa için bir sınav teşkil eden önümüzdeki süreçte, bu girişimin ikili ilişkilerimizde yol açmakta olduğu tahribat daha da vahim boyutlara varmadan harekete geçilmesini ve sonuçta aklıselim ile sağduyunun hakim olmasını temenni ediyoruz."

Fransa'nın büyük ayıbı

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Fransa  parlamentosunda kabul edilen düzenlemeye ilişkin, "Özellikle 'aydınlanma çağı bizden başladı' diyen Fransa'nın büyük bir ayıbı olmuştur. Bu, engizisyonun geri dönüşüdür" dedi.

Arınç, "İnanıyoruz ki, senatoda görüşülmez veya kabul edilmez. Ama her halükarda konuyu Türkiye açısından şiddetle kınıyoruz ve insan haklarına, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine, BM'nin tüm kararlarına aykırı bir düzenleme yapıldığına da inanıyoruz" diye konuştu.

Türkiye-Fransa Ortak Ekonomik ve Ticari Komite Toplantısı'na katılmıyoruz

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, ocak ayında Türkiye ve Fransa ekonomi bakanlarının eş başkanlığında yapılması planlanan Türkiye-Fransa Ortak Ekonomik ve Ticari Komite Toplantısı'na katılmayacaklarını bildirdi.

Çağlayan, yaptığı yazılı açıklamada, "Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin bir popülizm nöbetine tutulduğunu" belirterek, "Umarım bu gelişmeye karşı Fransa halkı gerekli tepkiyi gösterir. Bu aslında kıskançlık histerisidir, bu bir kıskançlık krizidir" dedi.