Fırtına denetimli serbestlik istedi

İSTANBUL  - "Balyoz planı" davasının tutuklu sanıklarından eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, bilim adamı Galileo'nun Engizisyon mahkemeleri tarafından yargılanmasını, Papa'nın zindana attırdığı Galileo'yu çiftliğine, köyüne gönderdiğini anımsatarak, "Dünyada ilk denetimli kontrolü Papa başlatıyor. 1992 yılında da Papa Galileo için yaptıklarından pardon diyor" dedi.

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada esas hakkındaki savunmasını yapması için söz verilen emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, avukatı olmadan savunma yapıyor olmasını etik bulmadığını, ahlaki görmediğini belirterek, avukatıyla savunma yapmak istediğini daha önce söylediğini kaydetti.

Mahkemenin kendisine "avukatınız özel, eğer istemiyorsanız barodan avukat isteriz" dediğini ifade eden Fırtına, "Ben de avukatımla temas kurmam gerekir diye düşündüm. 2 senedir bu kişilerle savunmam konusunda çalışıyorum. Avukatımla mahkeme arasında savunma nazarında farklılık var. Mahkeme suç duyurusu yapmış. Bir başka avukatla yoluma devam ediyorum demek daha ağır bir durum. 4 ay sonra 72 yaşını dolduracağım. Bu millet beni yetiştirdi. Bir çizgim var. Böyle bir şey yapamam. Etik de değil. Ahlaken de yanlış olduğunu düşünüyorum" dedi.

Dosyadaki 11, 16 ve 17 No'lu CD'lerle ilgili raporlara değinen Fırtına, raporlardan çıkan sonuca göre "Balyoz, Suga, Oraj, Sakal harekat planlarının" olmadığını söyledi.
Fırtına bu planları söylerken hatırlayamayarak "Jandarmanın bıyık planı" sözleri salonda gülüşmelere neden oldu. Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken, Fırtına'nın sözlerini "Çarşaf" olarak düzeltti.
Halil İbrahim Fırtına, raporlardan çıkan bir diğer sonuca göre de, 30 Ağustos 2003 tarihinden itibaren 2 yıl süreyle Hava Kuvvetleri Komutanı olduğu dönemde bu planların olmadığını, planların 2007 ve sonrasına ait olduğunu söyledi.
Fırtına, dosyadaki TÜBİTAK ve Emniyet Genel Müdürlüğü raporlarının ise bilimsellik açısından yetersiz olduğunu savundu.
Tutuklu sanıklardan emekli Orgeneral Ergin Saygun'un savunmasında "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın seminer kayıtlarını Aytaç Yalman'a verdiğini söylediğini" ifade ederek, "Bu bizim için bir şok. Bu kayıt bir tane midir. Başbakan bunu sadece Aytaç Yalman Paşa'ya mı verdi ? Bunu diğer komutanlarla paylaşmış mıdır? Ergin Paşa'nın dediklerini düşününce savcılığın mütalaasını bir kez daha gözden geçirmesi gerekir" diye konuştu.

Bizim tekliflerimiz, toplumu da rahatlatacak

Mahkeme, iddia makamı ile savunma ve sanıklar arasında giderek artan bir öteleştirme olduğunu, bunun kimseye bir faydası olmadığını ifade eden Fırtına, mahkemenin amacının doğru ve adil bir karar vermek olduğunu belirtti.
Fırtına, dosyanın bilirkişiye gönderilmesi şeklindeki taleplerine atıfta bulunarak, "Biz de bu taraftaki insanlar olarak adil karar verilmesi için, şu hususlar var, gelin şunu yapalım' diyoruz. Vicdanınızdaki şüpheleri eriteceği gibi toplumun yüreğinde oluşacak sorunları da ortadan kaldırma şansı var. Bizim tekliflerimizin sizin vereceğiniz karara pozitif etkisi olacak" şeklinde konuştu.
Fırtına hukukun burada yargılanan insanları koruma altında tutmadığını belirterek, 350 sanığın yargılandığını, ancak ailesi ve yakınlarıyla birlikte davanın 5 bin insanın etkilediğini anlattı.
"Biz açık yargılanıyoruz" diyen Fırtına, haklarındaki her konuda yorumlar yapıldığını söyledi.

Lisenin adı değişti

Ankara'nın Kazan ilçesinde görev yaparken öğrencilerin ihtiyacından dolayı Ankara Ticaret Odası tarafından Hava Orgeneral İbrahim Fırtına Lisesi'nin yaptırıldığını söyleyerek, "Sizin adınızı vereceğiz dediler. 25. Hava Kuvvetleri Komutanısınız, adınızı vererek hava kuvvetlerini anmaktır, diyerek beni ikna ettiler. Aradan 5-6 sene geçiyor. Bizimle ilgili belli konularda düğmeye basılıyor. Oradaki muhtarlık, Kazan Belediyesi'ne isim değişikliği öneriyor. Milli Eğitim Bakanlığı da ATO'ya soruyor. Lisenin isimi değişiyor. Bu çok önemli değil. İçeride kaldığımız, savunmadan yoksun olduğumuz süre içinde... Hakkınızda bir karar var mı, sebep var mı... Sebep şu: Darbeci, cuntacı, hükümeti devirecek denmesi. Öyle bir şey yok. Bunlar iddiadır. Bize yapılan eziyet. Ailelerimiz, çocuklarımız var."

Galileo

Bilim adamı Galileo'nun Engizisyon mahkemeleri tarafından yargılanmasını anlatan Fırtına, o dönemde Papa'nın ömür boyu zindana attığı Galileo'yu çiftliğine, köyüne gönderdiğini anlattı.
Fırtına, "Dünyada ilk denetimli kontrolü Papa başlatıyor. 1992 yılında da Papa Galileo için yaptıklarından pardon diyor. Papa (Galileo) inancına, düşüncesine, kendi kitabına ters düşmesine rağmen pardon diyor. Gelin siz de yardımcı olacak tekliflerimizi bir kez daha düşünün. Bu olduğu halde avukatımızla beraber duruşmalara katılırız" diyerek sözlerini tamamladı.