Eureko Sigorta, Türkiye'yi ikinci evi olarak görüyor
Sektörde ilk 5'e girmeyi amaçladıklarını belirten Genel Müdür Okan Utkueri hedeflerini DÜNYA'ya anlattı.
Yakup SAYAR
İSTANBUL - Garanti Sigorta'nın çoğunluk hissesini 2007 yılında satın alarak Türkiye'ye adım adan Hollandalı Eureko kısa sürede kendine haklı bir yer edinmeyi başardı.
Garanti Bankası ile birlikte sektöre birçok yenilik kazandıran şirket, Türkiye'yi merkezi bir konuma getirmeyi planlıyor. Eureko Sigorta Genel Müdürü Okan Utkueri, "Eureko grubunun gelecek planları arasında Türkiye merkezi bir konuma sahip. Eureko, Türkiye'ye odaklanıyor ve burada kalıcı olmak, Türkiye'yi ikinci evi yapmak istiyor"dedi
Okan Utkueri, Eureko Sigorta'nın planları, 2011 yılı hedefleri ve sektörün durumunu DÜNYA'ya değerlendirdi. Türk sigorta sektörünün 2008 ve 2009'u reel küçülmeyle kapadığını, 2010'u ise toparlanma dönemi olarak görerek çok daha iyimser başladığının altını çizen Utkueri, "Genel beklenti, 2010'da yüzde 10'luk nominal, yüzde 3'lük reel büyümeye ulaşmaktı.
Veriler ise bu öngörünün aşıldığını gösteriyor. Biz bu dönemde prim üretimimizi yaklaşık yüzde 12 artırarak sektördeki ilk 10 sigorta şirketi arasında bir önceki yıla göre en yüksek prim artışı sağlayan 5 şirketten biri olduk. Hayatdışı segmentindeki prim üretimimizi 536,6 milyon TL'ye çıkardık. Bununla birlikte kaza sigortalarında yüzde 17'lik prim üretimi artışına imza atarak bu branştaki sektör liderliğimizi rakiplerimize göre açık ara farkla koruduk" diye konuştu.
Hedef, ilk 5 içine yerleşmek
Eureko Sigorta olarak 2011'de de teknik kârlılıklarını koruyarak prim üretimi ve pazar paylarını yukarılara çıkarmayı hedeflediklerinin altını çizen Utkueri sözlerini şöyle sürdürdü: "Orta vadeli hedefimiz, hayatdışı segmentindeki yüzde 5'lik pazar payımızı yükselterek sektördeki ilk beş oyuncu arasına yerleşmek.
Garanti'yle güçlü iş birliğimize daha fazla yatırım yaparak banka sigortacılığındaki liderliğimizi korumak da hedeflerimiz arasında yer alıyor. Yatırımlarımızı bu liderliğimizi korumak ve geliştirmek için yapıyoruz. Sigorta sektörünün henüz gelişme aşamasında olduğu ülkemizde daha fazla insana ulaşmak, sigortayla ilgili farkındalık ve bilinç yaratmak için banka sigortacılığının çok önemli bir kanal olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle bu alana yönelik altyapı yatırımlarımıza önümüzdeki dönemde de devam edeceğiz. Ürün ve hizmetlerimizi, iş süreçlerimizi müşterilerimizin hayatlarını kolaylaştıracak şekilde tasarlama çalışmalarımızı sürdüreceğiz.
Önümüzdeki dönemde de ürünlerimizi, odaklanılan müşteri segmentlerinin ihtiyaçlarına uygun ve beklentilerin üzerinde olacak şekilde yapılandırılacağız ve yeni ürünler geliştireceğiz. Kaliteli hizmet ve müşteri memnuniyeti esasına bağlı olarak pazarlama birimi altında müşteri memnuniyeti için bir ekip kurduk.
Daha iyi ve eksiksiz hizmet için çağrı merkezi çalışan sayımızı artırdık. Bu tip stratejik adımlar ile müşteri odaklı yaklaşımımızı 2011'de de devam ettirmek üzere çalışacağız. 2010'da bizi gururlandıran bir diğer gelişme, 2005–2010 dönemindeki Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) İdareciliği görevimize Hazine Müsteşarlığı tarafından yürütülen seçim süreci sonucunda 2010–2015 dönemi için yeniden getirilmemiz oldu. DASK İdarecisi olarak orta vadeli hedeflerimiz arasında Zorunlu Deprem Sigortalı konut sayısını 5,5 milyona yükseltmek yer alıyor."
Matematiği olmayan fiyat rekabeti var
Türk sigorta sektörünün gelişmeye açık ve cazip bir pazar olduğunu belirten Okan Utkueri, aynı anda 33 şirketin faaliyet göstermesinin de sektörel bir rekabeti beraberinde getirmesinin normal bir durum olduğunu söyledi.
"Ancak, oyuncuların sayısal çokluğu ürün ve hizmet çeşitliliğini, yaratıcı rekabet ortamını oluşturmuyor" diyen Utkueri şunları söyledi: "Rekabet oldukça agresif, ancak sadece düşük fiyata odaklı. Burada altı çizilmesi gereken nokta, 2009 yılında yaşanan reel küçülmenin kriz ortamının etkilerinden ziyade yaşanan agresif fiyat rekabetinin bir sonucu olduğu gerçeğidir.
Sektör genelinde teknik esaslara dayalı, uzun vadeli ve sürdürülebilir büyüme stratejileri hayata geçirilmeyerek mevcutta olduğu gibi, ağırlıklı günü kurtarır nitelikte, matematiği olmayan fiyat rekabetine devam edildiği takdirde, kriz ortamı ortadan kalksa bile sektörün arzu edilen başarıya imza atması mümkün olamayacaktır."
Teknik kârda lideriz
Sektörün bir an önce yeni iş fırsatları yaratarak, ürün ve hizmetlerde kalite ve farklılığın üzerinde durarak ve bu sayede teknik kârlılığını artırarak büyümeye odaklanması gerektiğinin altını çizen Utkueri, "Eureko Sigorta olarak teknik kârlılıkta başarımızı dengeli ürün protföyümüze borçluyuz.
Çoklu dağıtım kanalı stratejisini benimseyen şirketimiz ürünlerini bu kanallar bazında önceliklendiriyor. Böylece dengeli bir portföy oluşturuyoruz. Sektör kaskoda yazılan zararlar nedeniyle teknik kârlılığını kaybederken biz bu alandaki liderliğimizi korumaya devam ediyoruz. Sektörün büyük bölümünün aksine, sadece trafik sigortası ve kaskoya odaklanmak yerine geniş ürün portföyümüzü en verimli şekilde kullanmayı hedefliyoruz.
Bu kapsamda önümüzdeki dönemde öne çıkacağını düşündüğümüz yangın, nakliyat, mesleki sorumluluk ve sağlık sigortaları odaklandığımız branşlar arasında yer alıyor" dedi.
Eureko Grubu'nun Türkiye hedefi
Türk sigorta sektörü sahip olduğu yüksek penetrasyon potansiyeliyle global şirketler için son derece cazip bir pazar olduğuna işaret eden Utkueri yabancı sermayeye yönelik şunları söyledi:
"Türkiye'nin ekonomik krizi daha az zararla atlatması, genç nüfusu ve hızla büyüyen ekonomisi sigortacılar için elverişli koşullar yaratıyor. Özellikle son beş yılda sektördeki uluslararası oyuncuların sayısı hızla arttı. Türkiye'deki faaliyetlerine 2007'de başlayan Eureko da bunlardan biri. Eureko grubunun gelecek planları arasında Türkiye merkezi bir konuma sahip. Yunanistan ve Rusya pazarında belirsizlik hakim.
Bu nedenle Eureko, Türkiye'ye odaklanıyor ve burada kalıcı olmak, Türkiye'yi ikinci evi yapmak istiyor. Biz de Eureko grubunun Türkiye'deki temsilcisi olarak bu hedefin gerçeğe dönüşmesi için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Banka sigortacılığındaki liderliğimizle rakiplerimizden ayrışıyoruz. Yüzde 20 oranında hissedarımız Garanti Bankası'nın Temmuz 2010'dan itibaren bunları satma opsiyonu bulunuyor.
Garanti Emeklilik'in yüzde 15 hissesine sahip Eureko B.V.'nin ise Haziran 2010 – Haziran 2012 arasında yüzde 35 hisse daha satın alma opsiyonu var. Eureko B.V., Türk sigorta sektörüne yoğunlaşma kararı doğrultusunda bu opsiyonları değerlendirmeye devam ediyor."
Banka sigortacılığını daha da ilerilere taşıyacağız
Banka sigortacılığında etkin olan Garanti'yle iş birliklerini güçlendirecek, banka şubeleri ve alternatif dağıtım kanallarını poliçe üretimi için daha efektif kullanmayı sağlayacak projelere imza atmaya devam ettikleri belirten Okan Utkueri, bu çerçevede yürüttükleri projelerle 2008'de ATM'den poliçe satışı gerçekleştiren ilk sigorta şirketi olduklarını ve 2008 yılında ATM'den satılan poliçe adedinin 77 bin, ürünlerin çeşitlendirilmesiyle de bu rakamın 2010'da 133 bine ulaştığını ifade etti. Banka şubelerine de değinen Utkueri, şubelerin piyasa koşulları, teknolojik altyapı, şirket öncelikleri gibi kriterlere göre farklı
sigortacılık çözümleri üretebildiğini, bu nedenle de banka sigortacılığının taşıdığı yüksek potansiyelle 2011'de yatırımları yönlendirecekleri öncelikli alanlar arasında yer aldığını belirtti.
"Eureko Sigorta'nın 2011 gündeminde banka sigortacılığının tüm süreçlerinin yeniden ele alınmasını içeren bir proje var"diyen Utkueri şunları söyledi: "Bankalar şu an prim üretimi açısından en büyük ikinci kanal olmasına rağmen halen alternatif dağıtım kanalları arasında değerlendirilmeye devam ediliyorlar.
Banka sigortacılığının bu büyüme hızının önümüzdeki dönemde de artarak sürmesini bekliyoruz.Garanti Bankası'yla güçlü iş birliğimiz sayesinde 2010'da da banka sigortacılığındaki liderliğimizi devam ettirdik. Yüzde 23'lük pazar payımızla bu alanda en yakın rakibimizin iki katından daha yüksek performans gösterdik. Bu proje kapsamında tüm hizmet süreçlerini iyileştirecek, Garanti Bankası ile entegrasyonu daha ileri seviyelere taşıyacağız. "
220 TL'ye KOBİ‘lere sigorta paketi
KOBİ‘lere yönelik risk uygulamalarını sorduğumuz Okan Utkueri, tüm ürünleri gibi KOBİ'lere yönelik sigorta paketlerini de banka şubeleri ve alternatif dağıtım kanallarından müşterilere sunulacak şekilde tasarladıklarını söyledi.
Garanti Bankası şubeleri ve alternatif dağıtım kanallarından satışa sundukları KOBİ'm Garantide ürünlerinin yoğun ilgi gördüğünü, işyerlerini risklere karşı sigortalamak isteyen KOBİ'lerin yılda 220 TL primi peşin ya da 2, 4 veya 8 eşit taksitle ödeyebildiklerin belirtti. "KOBİ'm Garanti'de ürününün KOBİ'lerden gördüğü yoğun ilgiden son derece memnunuz."diyen Utkueri sözlerini şöyle sürdürdü:
"2010 yılında yaklaşık 11 bin adet KOBİ'm Garantide poliçesi satarak 2,5 milyon TL prim üretimi sağladık. 2010'da bu know-how'ımızı kullanarak KOBİ Sağlık Sigortası ürünümüzü de Garanti Bankası ATM'lerinden satılan poliçelerimiz arasına ekledik. Daha çok acentelerimiz kanalıyla KOBİ'lere ulaştırdığımız Eureko İşyeri Sigortaları ise farklı sektörlerde faaliyet gösteren küçük ve orta ölçekteki işletmelerin binalarını ve içindeki mal varlığını olası risklere karşı güvence altına alıyor."
"Değişim yönetimi" kavramı
Sektördeki rekabet ortamı ve ülke genelindeki sosyo-ekonomik koşullar dikkate alındığında, yeni ve kârlı iş yaratabilme başarısını sağlayabilmenin önümüzdeki dönemde şirketlerin en önemli performans kriteri olacağına işaret eden Okan Utkueri, "Bu yüzden de sektörün mutlaka müşteri odaklı yaklaşımı benimseyen, hizmet kalitesini ön plana çıkaran ve güçlü bir stratejik planlamaya dayalı, kanal ve ürün bazında yeni, yaratıcı, farklı çözümleri ortaya koyabilen bir "değişim yönetimini" hayata geçirmesi gerekiyor.
Eureko Sigorta olarak son yıllardaki büyüme ve kârlılık performansımıza baktığımızda, sektör ortalamalarının çok üzerinde bir başarı sağladığımızı ve her iki kriter açısından da sektörün ilk sıralarında yer aldığımızı görüyoruz. Bunun altında yatan en önemli sebep, bahsettiğimiz bu değişim yönetimi sürecini büyük bir başarıyla hayata geçirebilmiş olmamızdır" şeklinde konuştu.