Erdoğdu: Çok borcumuz var, temel sorunumuz bu
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, "Çok borcumuz var, temel sorunumuz bu. Dış borcumuz miktar ve milli gelire oran olarak çok yüksek." dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, "Çok borcumuz var, temel sorunumuz bu. Dış borcumuz miktar ve milli gelire oran olarak çok yüksek." dedi.
Türkiye Sosyal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı (TÜSES) tarafından düzenlenen "Türkiye Ekonomisinin Z Raporu ve Gelecek Arayışı" konulu panelde konuşan Erdoğdu, Türkiye'deki milli gelir ölçümü üzerine çok çalıştıklarını, serinin, gelir artışının ve kamu borcunun doğru açıklanamadığını savundu.
Erdoğdu, "Çok borcumuz var, temel sorunumuz bu. Dış borcumuz miktar ve milli gelire oran olarak çok yüksek. 2002 yılında 130 milyar dolardı, şimdi 466 milyar dolar dış borcumuz var. Milli gelirimizden 15 yıl içerisinde 158 milyar dolar yabancıya faiz ödemişiz." diye konuştu.
Merkez Bankası'nın bir yıldan kısa vadeli borçların 181 milyar dolar olarak açıkladığını aktaran Erdoğdu, üzerine 55 milyar dolar cari açık da eklendiğinde 1 yıl içerisinde 235 milyar dolar dış kaynak bulunması gerektiğini kaydetti.
Daha önceki krizlerden farklı olarak kamunun üzerindeki borç yükünün reel sektörün üzerine olduğunu ve KOBİ'lerin borç yükünün arttığını ifade eden Erdoğdu, şöyle konuştu:
"Türkiye ekonomisinin temel derdi yabancılaşma. Bu yabancılaşma niteliksiz bir şekilde oluyorsa, bu yabancıya doğru kanama haline geliyor. AK Parti döneminde yabancıya bağımlılık oranımız çok yükseldi. Bizim varlıklarla yükümlülükleri birbirinden çıkardığımızda 390 milyar dolar Türk ulusu diğer bütün uluslara yükümlü. Korkunç bir küçülme var, Bütün endeksler yerlerde sürünüyor. 'Ekonomide kriz yok diyorlar', anlamak mümkün değil."
"Ekonominin gerçek resmini ortaya koyacağız"
İYİ Parti Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Durmuş Yılmaz da iktidara geldiklerinde inkar ve kibirden uzak duracaklarını söyleyerek, şunları kaydetti:
"Resmin tamamını görmüyoruz. Bize doğru resmi gösterecek olan uluslararası bir kuruluş var. Ben de IMF'nin Türk ekonomisinin yönetimine ortak olmasını isteyen bir vatandaş değilim ama işleri oraya getirirseniz, böyle bir şeye muhtaç olursanız, şuan da IMF'nin ekonominin kozmik odalarına girerek, gerçek resmi bize vermesi ve bununla toplumla paylaşılması gereklidir. Bunu McKinsey yapamazdı."
Hükümetin olayı sistemde bir likidite problemi olarak gördüğünü ve bunu aştığında sorunun çözüleceğine inandığını öne süren Yılmaz, bu sorunun bir likidite değil iflas sorunu olduğunu, olayı böyle görmeden bu sorunun üstesinden gelinemeyeceğini sözlerine ekledi.
"En büyük hatayı dış borçta yaptık"
Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi ekonomist Ergün Kaya, dış borca karşı olmadığını fakat doğru yerlerde kullanılması gerektiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Döviz üretecek yatırımlarda kullanırsınız ve onu rahatlıkla geriye ödersiniz. Fakat bu yapılmadı. IMF'ye olan borç sıfırlandı ama diğer kuruluşlara olan borç 17 milyar dolardan 40 milyar dolara çıktı. Milli gelirin aslında dış borçla şiştiğini düşünürsek, dış borç muslukları kesildiğinde Türkiye'nin milli gelirinin yarıya kadar düşeceğine inanıyorum. En büyük hatayı dış borçta yaptık. En büyük açığı dış ticaret açığı verecek."
HDP İstanbul Milletvekili Katırcıoğlu ise "Ekonomide merkezileşmeyi sağlayan kararlar aldılar. BDDK'dan Rekabet Kurumu'na kadar hepsini ilgili bakanlıklara bağladılar, merkezi hale getirdiler. Türk ekonomisinin yüzde 60'ını etkileme gücü olan kurumlardan bahsediyorum. Büyük bir borçlanma ve döviz üretemeyen ekonomiyle böyle bir krizin eşiğine geldik." ifadelerini kullandı.