Erdoğan'dan Akşener'e: Beni kendinle uğraştırma

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

İlk gün Kahramanmaraş'taydık, geçtiğimiz gün Hatay'daydık. İnşallah bu Cuma Gaziantep'te olacağımız. Cumartesi günü de Elazığ'da olmayı planlıyoruz. Burada hem yeni konutların temel atma törenlerini gerçekleştiriyoruz hem de vatandaşlarımızla iftarda buluşuyoruz.

Depremzede vatandaşlarımızı yalnız bırakmayacağız. 11 vilayeti dönüşümlü olarak ziyaret edeceğiz.

"Biz bir şeyi yapıyoruz dersek yaparız Meral Hanım"

Sağlık Bakanımı, Murat Kurum kardeşimi aradım. Bizzat eksikler olsa bile bizzat müdahale edeceğiz dedi ve müdahalelerini de yaptılar. Ondan sonra ekrandan bu haberi oraya koyanlar, çekip aldılar.

Yalana gerek yok. Biz bir şeyi yapıyoruz dersek yaparız Meral Hanım. Bizim adımıza dikkat et. Benim adım Tayyip, soyadım Erdoğan. Erdoğan'a da dikkat et, konuştuğun zaman buna göre konuş. 

Yanlış yere kafanı çarpıyorsun, dikkat et; beni de kendinle uğraştırma. 

Muhalefet herkesi kendisi gibi beceriksiz sanıyor. Deprem bölgesinde muhalefetin büyükşehir belediyesinden kimseyi göremedim. Partimizin bütün büyükşehir, ilçe belediyeleri istisnasız kardeş belediyeler ilan etmek suretiyle şu anda deprem bölgelerinde kendilerine zemin oluşturdular, çalışıyorlar. Çadır kent, konteyner kent kuruyorlar, prefabrik kuruyorlar. Bütün bu çalışmaları 7/24 ekipleri kurarak sürdürüyorlar. Sadece bunlar değil. Yemek, yiyecek, su... A'dan Z'ye...

Deprem bölgesinde yaşanan içme suyu sıkıntısı

Kullanma suyuyla içme suyunu karıştırmasınlar. Kullanım suyuyla içme suyu farklı. Biz oraya binlerce tırla içme suyu göndereceğiz. Onun için oralardaki suyu kullanmasınlar. İçme suyunda bizim gönderdiğimiz şişe sularını kullansınlar. Biraz sıkıntı yaşadık ama sonra aştık.

Ne derseniz deyin benim halkım askerine sahip çıkıyor

İnsanımızı devletine karşı tahrik etmeye çalışan bir muhalefetle karşı karşıyayız. Bugün bile hala benim askerim için yoklar burada diyorlar. Polisime, jandarmama burada yok diyorlar. Elinize dilinize dursun. Bizim şu an askerimiz, polisimiz, jandarmamızın hepsi orada. Bu askere böyle ihanet olur mu? Bu ihaneti bugüne kadar bir teröristler yaptı bir de muhalefet yapıyor. Zaten muhalefetin içindeki bazı ağızları biliyoruz. Zaman zaman halleri tutuyor, gelip askerimize saldırıyorlar. Ne derseniz deyin benim halkım askerine sahip çıkıyor.

Ey muhalefet: Size; askerime, Mehmed'ime, jandarmama hakaret etmekle ekmek çıkmaz. Avucunuzu yalarsınız.

Kentsel dönüşümle ilgili nasıl adımlar atılacak?

Hocalarımızla çalışıyoruz ama yeni dönemde daha teferruatlı şekilde ele alıp yasal düzenlemeleri yapmak suretiyle bir adım atabiliriz. Artık bu evde filanca oturuyor, ne olacak hali diye düşünmeden ne yapılacağının kararını yasa yoluyla vermemiz lazım.

İmar affıydı falan artık düşünemeyiz. Çünkü düşünmeye kalırsak şu andaki depremde yaşadıklarımızla karşı karşıya kalırız.​

Kılıçdaroğlu'nun HDP ziyareti

Askerimize hakarette bulunanlar vatan hainidir. Bunların vatanını, milletini sevmek gibi bir derdi yok.

Bay Bay Kemal, terörün Parlamento'daki uzantılarını ziyaret ediyor. Ana muhalefetin başı acaba buradan ne elde edecek?

Kandil'den yapılan açıklamalar ortada. Demek ki biz devlet olarak doğru yoldayız. Onlar eğer benim askerimi, iktidarı kötülüyorsa demek ki doğru yoldayız. Çünkü onlar bizim silahımızı kötülüyor. Bu silah, teröristler için kullanılıyor. Nerede bir terörist varsa biz bütün gücümüzle onların tepesine tepesine ineceğiz. Ana muhalefetin başındaki zat kimi kurtarmaktan bahsediyor? Demirtaş'ı, Apo'yu kurtarmaktan bahsediyor. Sen nerede dolaşıyorsun ya? Diyarbakır'daki o yavrularımızı öldürenler, Demirtaş'ın talimatıyla sokağa dökülmedi mi? Şu anda Meral Hanım da içinde olmak kaydıyla birlikte altılı masa -şimdi yedili oldular- bunları nasıl çıkaracaklarının planını yapıyor. Benim milletim vatana ihanet edenlere 14 Mayıs'ta yol vermeyecektir. Türk Silahlı Kuvvetleri milletin emrindedir. Depremin ilk anında da askerimiz hemen vatandaşın yardımına koştu.

İlk andan itibaren AFAD ve Kızılay deprem bölgesinde. Gözleriniz kör mü sizin? Çadırda AFAD'ın tabelası var onu görmüyor, 'AFAD orada yok' diyor.