Enerjide İsrail'le ortak çalışmalar askıda
2020 yılına kadar enerji portföyünde yenilenebilir kaynakların payının en az yüzde 30'lara yükseltilmesi hedefleniyor. Bu arada Rus lider Putin ve Azeri lider Aliyev, önümüzdeki hafta Türkiye'ye enerji için gelecekler
İSTANBUL - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Hedefimiz 2020 yılına kadar yüzde 30'lar civarında minimum yenilenebilir enerji kaynaklarından üretim yapabileceğimiz bir ülke olmaktır" dedi. Bakan Yıldız, son gelişmelerle birlikte enerjide İsrail ile ilgili süreç normalleşinceye kadar herhangi bir ortak çalışma düşünmediklerini duyurdu.
Yıldız, ABD Enerji Departmanı ve Amerikan-Türk Konseyi tarafından düzenlenen "Enerji Verimliliği Konferansı"nda yaptığı konuşmada, dünyadaki gelişmelerin enerji politikalarını da etkilediğinin ve değiştirebildiğinin altını çizerek, bu konuda değişmeyen tek şeyin enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji olduğunu söyledi.
Enerji verimliliği ile ilgili politikaların finansmanının projenin kendi içinden karşılanabildiğine dikkati çeken Yıldız, bu konuda değişimi yönetmek ve sabırlı olmak, işbirliklerinin görüş alışverişlerinin her zaman takip edilmesi gerektiğini ifade etti.
Enerji ihtiyacında önümüzdeki 20 yıl içinde önemli oranda artış beklendiğine işaret eden Yıldız, talep artışının dörtte üçünün fosil kaynaklar tarafından karşılanmasının öngörüldüğünü belirterek, bunun güvenli bir şekilde yapılabilmesi için 25 trilyon dolar civarında kaynağa ihtiyaç olduğunun söylendiğini hatırlattı.
Fosile olan talep artışının küresel sera gazı artışını da beraberinde getireceğinin altını çizen Yıldız, alışkanlıkların değiştirilmemesi durumunda bu seyrin mutlaka olumsuz etkileneceğine işaret etti.
Temiz enerjiye yatırım artıyor
Son yıllarda OECD ülkeleri arasında enerji verimliliği konusunda yıllık yüzde 1'ler civarında bir iyileştirme sağlandığını belirten Yıldız, AB'nin enerji verimliliği eylem planıyla 2020 yılına kadar minimum yüzde 20'ler civarında tasarruf sağlanmasını hedeflediğini bildirdi.
Yıldız, "Bizim 2008 yılına göre 2015'te minimum yüzde 15'ler civarında bir rakamı yakalamamız gerekmektedir. Aldığımız tedbirler bu tür bir hedefi desteklemektedir" dedi.
Dünyanın her yerinde ülkelerin enerji üretimlerinin yeni yollarını keşfetmek için birbirleriyle yarıştıklarını anımsatan Yıldız, şunları kaydetti:
"Temiz enerjiye yapılan yatırımların miktarı artıyor. Türkiye G20 ülkeleri arasındaki temiz enerjide yüzde 178'lik büyümesiyle ve son yıllarda yaptığı atakla önemli yere otuyor. 5 yıllık yatırım büyüme oranı da en yüksek olan ülkeler arasında. Bizim özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarında hemen hemen toplam üretim portföyünün yüzde 20'ler civarında hem hidro hem jeotermal hem rüzgar hem de benzer yenilenebilir enerji kaynaklarından gerçekleşmiş olması bu anlamda kötü bir noktada olmadığımızı gösteriyor. Ama bunlar yeterli değil. Bizim hedefimiz 2020 yılına kadar yüzde 30'lar civarında minimum yenilenebilir enerji kaynaklarından üretim yapabileceğimiz bir ülke olmaktır."
İsrail'e su yok
Enerji Bakanı Yıldız, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da yanıtladı.
İsrail ile yaşananların ardından enerji konusunda ilişkilerin nasıl bir seyir izleyeceğinin sorulması üzerine Yıldız, Manavgat'taki suyun kullanımı fizibilitesiyle ilgili veya Mavi Akım 2'in gaz taşımacılığı ile ilgili konularda herhangi bir süreci başlatmak niyetinde olmadıklarını belirterek, "Orada insan odaklı konulardan bahsederken bile zorlandığımız bir ortamda böyle projelerden bahsetmenin zamanı değildir. Bu ilişkilerin normalleşmesini ümit ediyorum. Bunun adımlarını Türkiye fazlasıyla atmıştır ama İsrail'den de daha fazla adımların atılmasını beklemek en tabii hakkımızdır, hele hele son iki günlük duyduklarımızın bizi daha da fazla sıkıntıya soktuğunu söyleyebilirim" diye konuştu.
Özel sektörün projelerini kapsayıp kapsamadığına ilişkin bir soru üzerine de Yıldız, "Hayır şu anda böyle bir yönlendirmede bulunmadık ben özellikle daha önce de bahsettiğim gibi Bakanlığım ile ilgili hususları masama istediğimde bununla alakalı konularda şu anda çalışmaktan daha ziyade bir teşhis koymamızın daha doğru olacağını söyledim" dedi.
Yıldız, özel sektörün irtibatlarıyla ilgili herhangi bir hususa değinmediğini bildirdi.
Şu anda bu iki projenin dizayn aşamasında olan projeler olduğunu anımsatan Yıldız, "Bunlarla alakalı herhangi bir çaba sarf etmeyi düşünmüyoruz" dedi.
Bölgede barış ve istikrar istiyoruz
Taner Yıldız, İsrail'in müdahalesinin uranyum takasıyla ilişkilendirildiğinin hatırlatılması üzerine, şunları söyledi:
"Bizim özellikle bölgemizde ve dünyada barışçıl amaçlı bütün çalışmalara katkı koyduğumuzu ve bununla alakalı bölgemizde başta İran olmak üzere bu barışçıl çabalara herhangi bir ülkenin istisnasının olmadığını, nükleer çalışmaların yalnızca enerji üretimi, teknoloji gibi dallarda kullanılması halinde teşvikkar olacağını, ama bunun savaş amaçlı kullanılması halinde karşı çıkacağımız ülkelerin istisnasının olmadığını söyledik. Brezilya ile birlikte barış sürecinin hızlandırılmasındaki temaslarımız, gerekse BM nezdindeki temaslarımızın ana temasını bu oluşturuyor. Enerji Bakanlığı olarak Küçükçekmece'deki tesislerimizin eğer bu konuda katkı koyabilecek bir yeri varsa buna her zaman hazır olduğumuzu belirttik. Bizim bir tek amacımız var özellikle bölgemizde istikrarın tesis edilmesindeki kilit ülkenin Türkiye olduğunun biz farkındayız. O yüzden bu sorumluluğumuzu eksilmeden devam edeceğini rahatlıkla söyleyebilirim."
Yıldız, son gelişmelerle birlikte enerjide İsrail ile ilgili süreç normalleşinceye kadar herhangi bir projenin gelişimini düşünmediklerini bildirdi.
"Bu konuyla ilgili İsrail'in bir ilişkisi olduğunu düşünüyor musunuz" sorusuna Yıldız, "Ben ilişkisi olmadığını ümit etmek istiyorum" dedi.
Bakan Yıldız, İsrail'in bu konuda özür dileyinceye kadar, "Ben bu konuda pişman oldum ve yanlış bir tasarruf kullandım" deyinceye kadar bu işin peşinin bırakılmayacağını, herkesin yaptığının yanına kar kalmayacağının bilinmesi gerektiğini vurguladı.
Putin ve Aliyev geliyor
Yıldız, önümüzdeki hafta Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Rusya Federasyonu Başbakanı Vladimir Putin ve Rusya Federasyonu Başbakan Yardımcısı Igor Seçin'in İstanbul'da olacaklarını söyledi.
Ziyarette, Azeri gazı anlaşmasının da konuşulacağını belirten Yıldız, Bakü'de yaptıkları çalışmaların İstanbul'da taçlandırılmasıyla ilgili mutabakat sağlandığını anımsattı. Yıldız, ''Bu konuda herhangi bir aksaklık olacağını düşünmüyorum. İnşallah hep birlikte Azeri gazının, 2016-2017'den sonra üretilecek Şahdeniz 2 gazının hem Türkiye'de kullanımı hem de Türkiye üzerinden Avrupa'da kullanımıyla ilgili bir anlaşma yapılmış olacak'' dedi.
Bunun bölgedeki en önemli anlaşmalardan biri olduğunun altını çizen Yıldız, toplantıda, şu anda kullanılan Şahdeniz 1 gazının fiyatı, bunların dağılımıyla ilgili bir kısım konuların da gündeme geleceğini söyledi. Yıldız, ''Azeri kardeşlerimizle karşılıklı işbirliğinin geliştirilmesi ve enerji dalında hususlar gündeme gelecek. Herhangi bir problem yaşanmayacağını düşünüyorum'' dedi.
Azeri gazında yeni fiyatlamanın nasıl olacağına ilişkin bir soru üzerine Yıldız, bu konuda herhangi rakam belirtmeksizin konunun prensipleri açısından bilgi verebileceğini söyledi.
Uluslararası değerlerin altında kalmaksızın iki ülkenin menfaatlerini dikkate alan, üzerinde mutabık kalabilecekleri bir fiyat mekanizması oluşturduklarını bildiren Yıldız, uluslararası arenada özellikle global kriz gibi değişimleri de takip edebilecek, revizyon hakları doğurabilecek noktalar koyduklarını anlattı.
''Rusya ve İran'dan alınan gazdan daha ucuz olacağını söyleyebilir miyiz?'' sorusuna, ''Tabii ki, birbirine göre daha ucuz daha pahalı kaldığı zamanlar var. Bunlar birbirine eşit fiyat mekanizmaları değil'' dedi.
Kömür ocakları, alternatif bulunmadan kapanmayacak
Kömür maden ocaklarının kapatılması görüşlerinin hatırlatılması üzerine Yıldız, şunları söyledi:
''Yerine bir çözüm ikame etmeden, oradaki sosyal yaşamı etkileyebilecek tasarrufta bulunmamız, yalnızca ekonomik düşünerek davranmamız söz konusu olamaz. Hem ekonomik hem sosyal hem de idari açıdan düşünmemiz lazım. Bununla ilgili çalışmalarımız var ama bugünden yarına olan konular değil. Bunun ithal kömürle ilgili de yönleri var. İthal oranlarını düşürelim derken... Meseleye 4-5 açıdan bakmamız lazım. Yalnız ekonomik açıdan bakmamız yeterli olmaz. Biz bu konunun üzerindeyiz, itina ile takip ediyoruz. Hem iş güvenliği ile alakalı hem de teknik açıdan denetimlerimizi devam ettiriyoruz.''
Nükleer, Meclis tatilinden önce geçecek
Taner Yıldız, nükleer santralde takvimin ne aşamada olduğunun sorulması üzerine ise hükümetler arası anlaşmanın imzalanmasından sonra TBMM Genel Kuruluna aktarılacağını hatırlatarak, ''Umut ediyorum Meclis tatile girmeden önce onu mutlaka genel kurul gündeminden geçiriyor olmamız lazım ve ondan sonra diğer sürelere devam etmemiz lazım'' dedi.
Enerji nakil hatlarındaki iyileştirme konusunda politikalara ilişkin Yıldız, bunun temel politikalarından biri olduğunu söyledi.
Bunları tercih ediyor olmalarının nükleer santralden vazgeçecekleri anlamına gelmediğinin altını çizen Yıldız, şöyle devam etti:
''Türkiye'nin büyüme hızı bütün saydığımız kalemlerin hepsinden daha yüksek seyredecek. O yüzden hem iletim hatlarındaki iyileştirmelerden hem dağıtım hatlarındaki kayıp kaçakların azaltılmasını hem nükleer santrallerle ilgili çeşitlendirmeyi, yeşil enerji dediğimiz kaynakları artırmayı, arama faaliyetlerimizin devam etmesini, hepsini birer birer uygulamamız lazım. Kamuoyunu dikkatli ve doğru bilgilendirdiğimizde ben bu tür çıkışların azalacağı kanaatindeyim. Saygıyla karşılıyorum herkesin aynı gönüllülükle nükleer enerji santralına katkı koymasını beklemiyorum ama bizim yolumuza devam etmemiz lazım. Bu kadar büyük hedefi olan, iradesi olan bir ülkenin özellikle küçük noktalarda boğulmaması gerekir. Biz nükleer güç santrallerinin yapımıyla alakalı kararlılığımızı sürdüreceğiz.''