Elektrikte rekabet artıyor
2010'da sektörde özel sirketlerle ikili anlaşmalar 8 kat artarken, sektörün rekabete açıklık oranı da yüzde 30'a ulaştı
ANKARA - Elektrikte rekabetçi piyasa gelişirken, toptan satış piyasasında tamamı özel şirketler olan ikili anlaşma miktarı 2010 yılında 8 katına çıktı.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, doğal gaz ve petrol piyasası raporlarının ardından ilk defa elektrik piyasasında faaliyetleri ve değerlendirmelerin yer aldığı ''Elektrik Piyasası 2010'' raporunu yayımladı.
Raporda, uluslararası elektrik piyasası ve öngörüler, uluslararası elektrik piyasaları ile ilgili değerlendirmeler, Elektrik Piyasası mevzuatında 2010 yılında gerçekleşen değişiklikler ve önümüzdeki yıllara ilişkin öngörüler, Türkiye'de elektrik üretim ve tüketiminin gelişimi, ithalat ve ihracat faaliyetledi, elektrik iletim tarifelendirme ve iletim sistemi işletmeciliği faaliyetleri, dağıtım ve perakende satış faaliyetleri, OSB'lerin elektrik piyasası faaliyetleri ana başlıkları altında kapsamlı olarak değerlendirmeler yapıldı.
Tüketimde ortalama altı, talepde ise üstündeyiz
Rapora göre, Türkiye'nin fosil kaynaklara özellikle de doğalgaza olan bağımlılığı dünya ortalamasının üzerinde bulunuyor.
Türkiye'de kişi başına düşen elektrik tüketimi (kişi başına 1,30 ton eşdeğeri petrol) gelişmiş ülkelerin ve dünya ortalamasının, altında olmasına karşın enerji talebi artışı dünya ortalamalarının çok üstünde bulunuyor.
Fiyatlar açısından AB ve Türkiye elektrik piyasalarına bakıldığında Türkiye'de mesken ve sanayi fiyatları, AB ortalamasının altında seyrediyor. Türkiye'de elektriğin üzerindeki vergi oranları da AB ortalamasının altında bulunuyor.
Rapora göre, EPDK tarafından 2010 yılında toplam kurulu gücü 2769 megavat olan 119 adet lisans verilirken, lisans alan santrallerin kurulu güç ortalamasının düştüğü görüldü.
2010 yılında 4800 megavata yakın kapasite işletmeye alındı. Bu miktar 2009 yılının yaklaşık yüzde 60 üzerinde gerçekleşti. İşletmeye giren kapasitede doğalgazın payı önemli oranda azaldı. Türkiye'nin toplam kurul gücü 2011 yılı Şubat ayı itibariyle 50 bin 3 megavata ulaştı.
Öte yandan lisanslama sürecinde 70 bin megavattan fazla kurulu güç talebi bulunuyor. Bunun yarıya yakın kısmı inceleme ve değerledirme aşamasında. Bu miktarın da önemli kısmını da rüzgar kaynaklı lisans başvuruları oluşturuyor.
2010 yılında Türkiye büyük oranda ekonomik toparlanma sürecine girerken, puant talep artışı yüzde 11,1, enerji talep artışı da yüzde 7,9 olarak gerçekleşti. Geçen yıl puant talep 33 bin 392 megavat, baz yük ise 13 bin 513 megavat oldu.
Raporda yer alan bilgilere göre:
Sistem kısıtlarının toplam maliyeti 1 milyar liraya yaklaşırken, bunun yarıya yakın kısmı Piyasa Yönetim Sistemi yazılımı tarafından üretilen talimatlardan oluştu, dağıtım şirketleri ortalama olarak tüketimlerinin yüzde 85 civarındaki kısmını ikili anlaşmalar ile temin etti serbest tüketici limiti 2011 yılı başında yıllık 30 mwh'a düşürülürken, teorik piyasaya açıklık oranı ise yüzde 78'e ulaştı.
2010 yılı için yıllık 100 mwh olarak belirlenen serbest tüketici limitine göre hesaplanan teorik piyasa açıklık oranının yaklaşık yüzde 63 olmasına karşın elektrik sektörünün rekabete açık kısmının, üretim tarafı itibariyle kurulu güçler dikkate alındığında tüm piyasanın yüzde 30,7'si olduğu, tüketim tarafı itibariye ise 2010 yılında serbest tüketici hakkını kullanan tüketicilerin gerçekleşen tüketimleri dikkate alındığında fiili piyasa açıklık oranının en yüksek yüzde 17 olarak gerçekleştiği görüldü.
İthalat ve ihracatın üretimdeki oranı yüzde 2'den az
Türkiye Elektrik Sisteminin ENTSO-E sistemi ile 18 Eylül 2010 tarihinde 1 yıllık deneme senkron paralel işletme aşamasına geçildi.
Türkiye Elektrik Sistemi, ENTSO-E üyeleri olan Bulgaristan Elektrik Sistemine 2 adet 400 kV iletim hattı ile Yunanistan Elektrik Sistemine ise bir adet 400 KV iletim hattı ile bağlandı.
2010 yılı ithalat ve ihracat rakamları sırasıyla 1148 GWh ve 1921 GWh olarak gerçekleşti. İthalat ve ihracatın Türkiye toplam üretimdeki oranı yüzde 2'nin altı gerçekleşti.
En fazla kayıp enerji Dicle Elektirik Dağıtım Bölgesi'nde
Dağıtım özelleştirme ihaleleri 2010 yılında tamamlanırken, özelleştirmeden elde edilecek toplam tutar 15,889 milyar dolara ulaştı.
Kayıp kaçak oranı düşmesine karşın, artan enerji talebi nedeniyle kayıp enerji miktarı azalmadı.
En yüksek kayıp-kaçak oranı ve kayıp enerji miktarı Dicle Elektrik Dağıtım bölgesinde gerçekleşti.
İkinci tarife dönemi olan 2011-2015 dönemi için yaklaşık 9 milyar lira yatırım bütçesi Kurul tarafından onaylandı.