Devletin offshore paralarını ödemesi TMSF'yi sorgulatır

TMSF Başkanı Gül, devletin offshore paralarını ödemiş olmasının TMSF'yi sorgulatır hale getireceğini belirtti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
İSTANBUL - Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Şakir Ercan Gül, offshore meselesiyle ilgili olarak, bunun ilginç bir mesele olduğunu, dolaylı olarak, "bugünkü mekanizma itibariyle TMSF hisselerin yükümlülüğü çerçevesi içerisinde bankaların sadece mevduatlarını değil, diğer pasiflerini de yüklenmiş durumda" dediklerini ve TMSF'nin, bu çerçevede satılan varlıklarla ilgili olarak satıcılara böyle bir taahhütte bulunduğunu anlattı.
Gül, Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) üyeleri ile bir araya geldiği toplantıda, "Ben daha önce en son offshore ile ilgili ING bank aleyhine verilen kararı eleştirmiştim. Eleştirimin iki tane ayağı var; birincisi o zamanın TMSF'sinin yapmış olduğu bileşik Sümerbank'ın içerisinden belli aktiflerle pasifler seçilerek bir paket oluşturulmuş, bu OYAK'a satılmış, o da ING'ye satılmış. Fiyatı çok düşük olabilir, önemli değil, ama geleceğe yönelik böyle bir yüklenimin hem seçilerek aktif pasif veriyorsunuz alıcıya, hem de diyorsunuz ki 'bu hisselerle alakalıdır'... Zaten diğer kötüler sende kalmış. 'Orada bir yüklenme yapmanın anlamı yoktu' diyorum, bu açıdan o kararı eleştiriyorum" dedi.
Bu yüklenmenin yargı açısından da yanlış algılandığını düşündüğünü söyleyen Gül, bu yüklenmenin diğer hisse ile alakalı hususlarla ilgili olduğunu, offshore'un hiçbir zaman buna dahil olmaması gerektiğini düşündüğünü, offshore'un ayrı bir tüzel kişilik, ayrı bir banka olduğunu belirtti.
Gül, dünyada ve Avrupa'da bankalara likidite enjekte edilmesi ve başka tedbirler dikkate alındığında 2001'de Türkiye'de bankaların TMSF'ye devredilmesinin hata olup olmadığı yönündeki bir soru üzerine, bunun hatalı olan ve kaçınılmaz olan yanları bulunduğunu söyledi.
Gül, değerli varlıklara sahip ve sadece likiditeden kaynaklanan sıkıntılar yaşayan bir bankanın sorunlarını çözme yönteminin diğer mekanizmayla olabileceğini ifade etti. 
"Hepimizin cebinden çıkmaması lazım"
 
Gül, offshore konusundaki sorular üzerine, bankanın dışındaki bir mevduatı ödeme noktasında TMSF'nin sorumlu olmaması gerektiğini, ilgili hakim ortağın bir kusuru vesairesi varsa mahkeme kararlarının onlara yönelik olması gerektiğini söyledi.
Bunun toplumdan alınmaması gerektiğini ifade eden Gül, "Bu hepimizin cebinden çıkmaması lazım diye düşünüyorum. İlgili hakim ortağın mahkumiyeti olabilir, ondan istenebilir, biz yine aracı olabiliriz, aldığımız ölçüde oraya verebiliriz. Almadan vermek olmaz" diye konuştu.
"Dünyada offshore konusunda TMSF gibi kurumlara açılan dava var mı?" şeklindeki bir soru üzerine Gül, "Dünyada var mı? Olmaması gerekir diye düşünüyorum. Normal hukuk mekanizması içinde kalbinize, vicdanınıza, doğal hukuka başvurursanız böyle bir bir şey olmaması lazım" yorumunu yaptı.
"Umudumuz başka bir yargı kararı"
Offshore nedeniyle umutlarının başka bir yargı kararı olduğunu dile getiren Gül, hukuk devletinin, bir devletin devlet olması için en önemli unsurlardan birini oluşturduğunu, dolayısıyla hukuk mekanizması içinde bunun çözüleceğini düşündüklerini vurguladı.
Gül, "Hukukçularımızın özellikle yürüyen davalarla alakalı olarak meramımızı çok iyi anlatması ve mahkemelerin bu konuda bir direnme kararı vermesini arzuluyoruz. Bu çerçevede bir direnme kararı da çıktı. Bu direnme kararı çerçevesi içinde bu Hukuk Genel Kuruluna intikal edecek. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunda daha geniş bir şekilde tartışma imkanı bulunabilecek. Yakında belli olur. Bu çerçevede toplumu en azından offshore sıkıntısından kurtarma imkanı bulunur diye düşünüyorum" şeklinde konuştu.
TMSF Başkanı Şakir Ercan Gül, "en kötü senaryoya göre ne kadar para ödemek zorunda kalınır?" yönündeki bir soruya da "En kötü senaryoya göre 150 milyon dolar civarında bir para... 
Bu karar şöyle çıktı, bizden doğrudan istenmedi. ING Bank ihtilaflı, dolayısıyla ING Bank'ın bu yargı kararı ilama dönüştü, ilam çerçevesinde onu hacze gittiler. ING Bank'tan zorla aldılar. ING Bank da diyor ki 'ben ödedim, ben de sizden istiyorum.' Bunun olmaması, bunun ödenmemesini istiyoruz. Onunla ilgili hukuk mücadelemizi devam ettireceğiz" karşılığını verdi.
"Sözleşmenin yorumunda problem var"
Sözleşmenin yorumunda bir problem bulunduğuna dikkati çeken Gül, "Ben şunu söylüyorum; 'sözleşmenin yorumuna bu girmiş olsa o zaman offshore otomatikman bankanın bilançosunun bir parçası olur. O zaman offshore ayrı bir tüzel kişilik olmaz" dedi.
Gül, "Dava olarak bunun uluslararası bir boyuta taşınması söz konusu olabilir mi?" sorusuna da "Göreceğiz, önümüzdeki günlerde nasıl şekilleneceğini ben de merak ediyorum. Biz şu anda savunmadayız" yanıtını verdi.
Ada Menkul
Ada Menkulle ilgili son durumun sorulması üzerine Gül, biz şimdi 2 tane teklifi en az 1 milyon liralık teminat tutarını ölçü alarak yeniden ihaleye arz ediyoruz. Dolayısıyla şu an en az 2 tane 1 milyon lira yatıran istekli var. İhale bu ay içerisinde olur" diye konuştu.
Gül, teklif veren diğer firmanın isminin Güler Yatırım olduğunu bildirdi.
"Toprak Grubu'na opsiyon verdik" 
Şakir Ercan Gül, Toprak Grubu ile ilgili olarak da "2 senedir davalarla uğraşıyoruz. Toprak Grubu varlıklarını bir türlü satamamıştık. Her satış girişiminde dava ile engellendik. Sonuçta mahkemeler bizi haklı görmeye başladı, kendisi geldi anlaşmak istedi. Biz de ona bir opsiyon verdik, Ocak sonu itibariyle doluyor. Bu süre içerisinde herhangi bir mal varlığını satmıyoruz ama Ocak sonu itibariyle tahsilat sağlayamadığımız müddetçe şubattan itibaren varlıklarını satmaya başlayacağız" şeklinde konuştu.
Öte yandan TMSF Başkan Yardımcısı Rıdvan Çabukel, TMSF olarak şu anda kadar 20 milyar doların üzerinde bir tahsilat gerçekleştirdiklerini, 2012-2018 döneminde beklenen tahsilatın ise 2 milyar 113 milyon dolar olduğunu bildirdi.
Bu konularda ilginizi çekebilir