Deprem MGK'nın gündemini değiştirdi
Çankaya Köşkü'nde yapılan Ekim Ayı Olağan Toplantısı, yaklaşık beş saat sürdü. Milli Güvenlik Kurulu toplantısında Van'da yaşanan deprem felaketi öncelikli gündem maddesi oldu. MGK'da bir diğer önemli konu da son dönemde artan terör saldırıları oldu.
ANKARA - Milli Güvenlik Kurulu toplantısında Van'da yaşanan deprem felaketi öncelikli gündem maddesi oldu. Toplantıda deprem mağduru vatandaşların ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli tüm tedbirlerin hiçbir fedakarlıktan kaçınılmaksızın alınmaya devam edileceğine vurgu yapıldı.
MGK Toplantısının ardından yayınlanan bildiride toplantıda diğer MGK'ların aksine terör değil depremin öncelikli gündem maddesi olduğu vurgulandı.
Bildiride şu ifadelere yer verildi:
"Vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini temin etmek, acil barınma, iaşe ve benzeri ihtiyaçlarını karşılamak için gerekli tüm tedbirlerin, hiçbir fedakarlıktan kaçınılmaksızın, alınmaya devam edileceği teyid edilmiştir. Deprem felaketinde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı, yaralananlara acil şifa dilekleri ve bölgede büyük fedakarlıklarla görev yapan tüm ekiplere yönelik takdir hisleri dile getirilmiştir. Aynı şekilde, deprem felaketi nedeniyle insani bir dayanışma örneği sergileyerek, kapsamlı yardım çabası içine giren uluslararası camiaya şükran duyguları ifade edilmiştir. Deprem felaketi sonrasında aziz milletimizin sergilediği dayanışma ve yardımlaşma konusundaki büyük hassasiyetten duyulan memnuniyet özellikle vurgulanmıştır."
Teröre karşı ortak söylem vurgusu
MGK'da bir diğer önemli konu da son dönemde artan terör saldırıları oldu. Bildirinin terörle ilgili başlığında "Son dönemde güvenlik güçlerimizi, kamu görevlilerimizi, kadın ve çocuklar dahil tüm vatandaşlarımız hedef alan menfur terör saldırılarının, terör örgütünün vahşi ve acımasız yüzünü bir kez daha tüm dünyaya gösterdiğine işaret edilmiştir" denildi.
Bildirinin devamında son saldırılar ve yürütülen harekatlar sırasında şehit olan güvenlik güçleri ile hayatını kaybeden vatandaşlara yönelik başsağlığı ve yaralılara acil şifa temennileri de vurgulanarak şu ifadelere yer verildi:
"ülkemizin birlik ve bütünlüğünü, milletimizin kardeşlik ve huzurunu hedef alan ve insanlarımızın canına, malına, hak ve özgürlüklerine kasteden bu terörist faaliyetlerin önlenmesi amacıyla yurt içinde ve sınır ötesinde, güvenlik güçlerimizce cesur, kararlı ve fedakarane şekilde ve başarıyla gerçekleştirilen son dönemlerin en büyük kara ve hava operasyonları bağlamındaki gelişmeler değerlendirilmiştir. Diğer yandan, terör örgütünün istismar kaynaklarını ortadan kaldırmak amacıyla sosyal, ekonomik, kültürel, psikolojik ve diplomatik boyutları da içerecek şekilde yürütülen kapsamlı çabaların, devletimizin tüm imkan ve kabiliyetleri kullanılarak ve demokrasiden, hukuk devleti anlayışından ve evrensel değerlerden taviz verilmeksizin kararlılıkla devam ettirileceği kaydedilmiştir. Sabır ve sağduyu gerektiren terörle mücadelede, sivil toplum kuruluşları, medya, siyasi partiler ve kanaat önderlerinin teröre karşı ortak bir duyarlılık, söylem ve tutum sergilemelerinin önemine işaret edilmiş, aziz milletimizin ortaya koyduğu birlik ve kardeşlik anlayışının, her türlü kirli oyunu bozacağına ve terör örgütünün hedeflerine ulaşmasına izin vermeyeceğine olan kat'i inanç teyit edilmiştir.
Terör örgütüne destek veren, lojistik imkan sağlayan, teşvik eden, faaliyet alanı açan çevreler veya ülkelerin, bir insanlık suçu olan hiçbir haklı ve meşru gerekçeye dayandırılamayacak ve hiçbir şekilde kabul edilebilir bir hak arayışı olarak görülemeyecek terörün doğurduğu olumsuz sonuçlara ortak olacaklarına işaret edilmiştir. Bu çerçevede, dost ve müttefik ülkelerin, terör örgütü ve yandaşlarının ülkelerinde faaliyet göstermelerine mani olmaları, terörün maddi kaynağının kurutulması için gerekli tedbirleri almaları ve Türkiye'nin terörle mücadelesine etkin destek vermelerinin beklendiği kaydedilmiştir."