Çetin Doğan yargılamanın yenilenmesini istedi
Balyoz Planı davasında 20 yıl hapis cezası onanan emekli Orgeneral Doğan'ın avukatı, Başbakan Erdoğan'ın 'paralel devlet' olarak ifade ettiği bir yapı olduğu iddialarına dayanarak, yargılamanın yenilenmesini talep etti
İSTANBUL - Balyoz Planı davasında aldığı 20 yıl hapis cezası onanan emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın avukatı, yargılamanın yenilenmesini istedi.
Doğan'ın avukatı Hüseyin Ersöz tarafından İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesine verilen dilekçede, temyiz incelemesinden geçerek kesinleşen kararlara karşı, CMK'nın 311. maddesi çerçevesinde, yargılamanın yenilenmesi yoluna gidilebildiği belirtildi.
Dilekçede, 237 sanığa verilen ağır cezaların ardında "örgütsel bir yapının olduğu ve bu kişilerin üretilmiş delillere dayanan bir iftirayla karşı karşıya kaldıkları" yönündeki değerlendirmenin, soyut bir iddiasının ötesinde siyasi iktidarda söz sahibi olan yetkili kişiler tarafından da ifade edildiği savunuldu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Siyasi Başdanışmanı Yalçın Akdoğan'ın tespit ve değerlendirmelerinin bu yönde önem taşıdığı belirtilen dilekçede, "Erdoğan bu yapıyı 'paralel devlet' olarak ifade etti, emniyet ve yargı içinde uzantılarının olduğunu söyledi. Akdoğan, 24 Aralık'taki yazısında 'Kendi ülkesinin milli ordusuna, milli istihbaratına, milli bankasına, milletin gönlünde yer edinen sivil iktidarına kumpas kuranların bu ülkenin hayrına bir iş yapmış olmayacağını çok iyi bilir" değerlendirmesinde bulundu" ifadeleri yer aldı.
Akdoğan'ın tanık olarak ifadesi alınsın
Dilekçede, İstanbul merkezli operasyon sürecinde görevden alınan polis müdürleri ve alt kademe personeli arasında, Balyoz Planı soruşturmasını yürütenlerinde bulunduğu öne sürülerek, şunlar kaydedildi:
"Bu çerçevede, siyasi iktidar tarafından çok ciddi bir tehdit olarak görülen bu kişilerin Akdoğan'ın ifadesi ile 'Kendi ülkesinin milli ordusuna... kumpas kuranlar' arasında bulundukları anlaşılmaktadır. Bu noktada Sayın Akdoğan'ın tanık olarak ifadesinin alınması, dosyanız sanıklarının nasıl bir iftira ile karşı karşıya kaldıklarının tespiti ve maddi gerçeğin ortaya konulması noktasında önem taşımaktadır"
Dilekçede, Akdoğan'ın CMK'nın 320/1. maddesi uyarınca, bizzat mahkeme ya da görevlendireceği bir naip hakim veya istinabe yoluyla tanık sıfatıyla ifadesinin alınmasına, sanıkların infazının geri bırakılmasına veya durdurulmasına karar verilmesi istendi.