”Çantacıların işi kolay olmayacak”

Bakan Yıldız, HES konusunda gerçek yatırımcının daha fazla önünün açılacağını, spekülatif yatırımcının da önünün daha fazla kapanacağını belirtti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, hidroelektrik santraller (HES) konusunda bir netleştirmeye gitmeleri gerektiğini belirterek, "Gerçek yatırımcının daha fazla önü açılacak ama spekülatif yatırımcının önü daha fazla kapanacak. Bundan sonra çantacıların işi o kadar kolay olmayacak" dedi.

Bakan Yıldız, Okan Üniversitesi tarafından düzenlenen "Dünyada ve Türkiye'de Temiz Enerji" konulu panelin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

HES'lerle ilgili gelişmelerin sorulması üzerine Yıldız, şunları söyledi:

"Biz bu konuda bir netleştirmeye gitmemiz lazım. Hem madende hem HES'lerde, hem rüzgarda açıkça bir şey ilan ediyoruz; biz spekülatif kazanç sahibi olmak isteyen, 'üzerinden tüfek atayım, biraz para kazanayım' diyen yatırımcılarımızı sektörde gerçek yatırımcıların önünde bir mani olarak görüyoruz ve biz diyoruz ki gerçek yatırımcı varsa gelsin başımızın üstüne onun önü daha fazla açılacak ama 'ben lisans alayım, kamunun yerine ben lisansı satıp üzerinden üç beş bin para kazanayım', çantacı diye tabir ettiklerimizin işinin bundan sonraki bütün düzenlemelerde zorlaşacağını söylüyorum. Onlar kendilerine gerçek yatırımcılık işi bulsunlar."

Bunların nasıl tespit edileceğinin sorulması üzerine Yıldız, madende arama ruhsatları müracaatları çok kolayken, şu anda aramayı 4 safhaya böldüklerini anımsatarak, "O 4 safhaya da uyabilecek yapı içerisinde bize sağlasınlar. Buna güvenen varsa gelsin, ne kadar güzel biz de yardımcı olacağız. O yüzden ben bütün bu detayları bir cümleyle özetliyorum; gerçek yatırımcının daha fazla önü açılacak ama spekülatif yatırımcının öne daha fazla kapanacak" dedi.

Lisans iptallerinin söz konusu olup olmayacağına ilişkin de Bakan Yıldız, "Mükteseptlerine ve hukuka her zaman riayet edeceğimizi her zaman söylüyoruz. RES ve HES'lerde aynı şekilde mükteseptlerine riayet edeceğiz ama bundan sonra çantacıların işi o kadar kolay olmayacak" diye konuştu.

"Fazla elektriği Irak'a satmak için müracat ediliyor"

Taner Yıldız, bir gazetecinin "Fazla elektriği Irak'a satmak için bir çalışma başlatacaktınız. O konuda bir gelişme var mı?" şeklindeki sorusuna karşılık ise yatırımcılardan müracaat edenler bulunduğunu, onları da değerlendirdiklerini söyledi.

Yıldız, "Bin megavat civarında iletim hatları da müsait olduğu kadar yatırım yapmak isteyen yatırımcılarımız da çıkıyor" şeklinde konuştu.

İndirimli elektrikle ilgili bankalar ve otellerden sonra sitelerin devreye girdiğinin anımsatılarak bunun devamının gelip gelmeyeceğinin sorulması üzerine Bakan Yıldız, serbest tüketici limitinin bu işin sonunda sıfıra kadar ineceğini söyledi. Yıldız, "Biliyorsunuz bir milyon kilovat saat de oldu, 5 milyon kilovat saat de oldu. Bu tedricen inecek. İndikçe piyasa ne kadar serbestleşirse o kadar daha fazla bu tüketiciler indirimden faydalanmış olacaklar" dedi.

Yenilenebilir enerji kanunuyla ilgili olarak da Yıldız, 'Çalışılıyor, güneşe limit vereceğiz. Çok geniş vermeyeceğiz" diye konuştu.

Taner Yıldız, "2 ay içinde geliyor mu?" şeklindeki soruya karşılık, "İnşallah gelecek. Bizim genel kanun tasarılarının her birisi Genel Kurul gündeminden dolayı inemeyebilir ama Bakanlar Kurulu'na ve ilgili komisyonlara sevk etmiş olacağız bütün kanun tasarılarını" şeklinde konuştu.

Güneşte fiyat aralığının belirlenip belirlenmediğinin sorulması üzerine Yıldız, rakam belirlenmediğini söyledi.

"Nükleer santrallere başlamamız lazım"

Konuşmasının ardından soruları yanıtlayan Bakan Yıldız, Nabucco'nun faydalı bir proje olduğunu, Türkiye'den geçmesi durumunda çok faydası olacağını söyledi.

Türkiye'de nükleer kültürü bulunmadığını belirten Yıldız, şunları belirtti:

"1998 yılında eğer denseydi ki; elimizde 3 teklif var, bu teklifin en kötüsünü seçseydi, şu anda yüzde 40 daha karlıydık. Ana resmi kaçırdığınızda ufak detaylara boğulduğunuz anda bu işi yapamamış oluyorsunuz. Bir nükleer santralin yaklaşık 515 bin parçası var. Bunun direk ve dolaylı yoldan sanayimizde üretildiğini düşünün. Yerli sanayimizi geliştirebilmemiz yalnızca traktör yapmakla olmuyor, o yüzden diyoruz nükleer santrallere başlamamız lazım. Dedemiz yapsaydı şu anda torun kullanıyor olacaktı. Şu anda biz yaparsak oğlumuz, çocuğumuz rahatlıkla üretebilecek hale gelecektir. Türkiye'ye olan katkı bu. Bu manada sabırlı olmamız gerekiyor. Ama başlayarak sabırlı olmamız lazım. Başlamazsak sabır zulme dönüşür. O yüzden bizim burada bu kararlılığı göstermemiz lazım."

Bu tür işlerin bir devlet politikası haline geldiğini vurgulayan Bakan Taner Yıldız, "Nükleer santral, yenilenebilir kaynaklar da bunlardan bir tanesidir. Onun için biz bu tür hassasiyetlere dikkat ediyoruz. İnşallah uygulamasını hep beraber yapacağız bu kararlılığı göstereceğiz" diye konuştu.

Güneşin Türkiye için çok önemli yenilenebilir kaynak olduğunu belirten Yıldız, "Türkiye bir güneş cenneti. Biz o zaman bunu kullanalım dediğimizde bu doğru bir düşünce ve inşallah biz bunu yenilenebilir enerji kaynaklarıyla alakalı Yenilenebilir Enerji Kanunu'nda (YEK) da gündeme getireceğiz, fiyatını da belirleyeceğiz. İnşallah 2 ay içerisinde yasayı da TBMM Genel Kurul'una göndereceğiz" dedi.

Dünyanın gittiği yer ile Türkiye'nin gittiği yerlerin zaman zaman aynı zaman zaman farklı olabileceğini söyleyen Yıldız, "Dünyada yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanım oranı yüzde 16'lar civarında. Bizim hedefimiz 2030 yılına kadar inşallah bunu yüzde 30'lara kadar çıkarmak" diye konuştu.

Taner Yıldız, 2023 yılına kadar Türkiye'nin bütün yerli kaynaklarını harekete geçirmeyi düşündüklerini kaydetti.

Nükleer enerji santralleriyle alakalı yüklerin baz yükler olduğunu, onun üzerine kurulacak olanların daha stabil bir hal alacağını anlatan Yıldız, nükleer enerji santrallerini destekleyen bir kararın aynı zamanda dolaylı yoldan yerli, yenilenebilir kaynakları da desteklediğini vurguladı.

 

 

Bu konularda ilginizi çekebilir